İlaç Zehirlenmesi

İlaç zehirlenmesi, kullanılan ilacın dozunu fazla içmek gibi durumlarda meydana gelen olay olup, tedavisinde; kusturma, mide yıkaması, tüm bağırsak yıkaması gibi yöntemler kullanılır.

İlaç Zehirlenmesi Nedir?

İlaç zehirlenmesi, bir ilacın bilerek ya da bilmeyerek, önerilen dozundan daha fazla miktarlarda çeşitli yollarla (sindirim yoluyla, doğrudan ciltle teması sonucu veya soluma yoluyla) alınmasıyla vücutta anormal ve istenmeyen durumlar oluşturmasıdır.

Günümüzde gelişmiş ülkelerde, intihar istemiyle alınan ilaçlarla zehirlenmeler, 15-24 yaş arasında görülen ölüm nedenleri arasında üçüncü sırada yer almaktadır. Bunun yanında bilinçsizce, doktor tavsiyesi olmadan tanıdık tavsiyesi üzerine alınan ilaç alımlarının da zehirlenmelere neden olduğu bilinmektedir.

Ülkemizde de ortalama olarak acile başvuran vaka sayılarının %0.7-5’ini zehirlenme vakaları oluşturmaktadır. 6 yaşına kadar olan vakalarda kazara ilaç zehirlenmeleri, daha ileri yaşlarda özellikle ergenlik döneminde intihar amacıyla olan ilaç zehirlenmeleri görülmektedir.

İlaç zehirlenmelerini de çok farklı başlıklar altında toplanabilir. Bunlar;

  • Klinik belirtilerine göre hafif, orta ve ağır şeklinde,
  • Kliniğin bulguların geri döndürülüp döndürülememesine göre,
  • Tüm sistemi veya vücudun sadece belli bir bölgesini etkilemesine göre,
  • Klinik belirtilerin ortaya çıkma süresine göre olabilir. Akut zehirlenme; klinik belirtiler 24 saatten daha önce ortaya çıkması durumudur. Subakut zehirlenme; Bulguların ortaya çıkma süresi birkaç günü bulabilir. Kronik zehirlenme; Küçük ve yineleyen dozlarda uzun süreli alımlara bağlı olarak gelişir. Madde vücutta birikerek toksik belirtilere neden olur. Bu zehirlenme şekli başa çıkılması en zor zehirlenme türüdür.
  • Sebebine göre de ikiye ayırmak mümkün. Gönüllü olarak, tamamen intihar düşüncesiyle olan zehirlenmelerdir. Kazara, istemeden olan zehirlenmeler, bunlar çok sık görülür. Genelde alkol veya başka bir ilaçla etkileşimden doğan zehirlenmeler ve yanlış ilacı vermek gibi durumlarda olabilir.
  • Giriş yoluna göre de çok farklı şekilde sınıflandırabiliriz. Bunlar; sindirim sistemi, deri yoluyla, direkt olarak damardan (intravenöz) veya soluma yoluyla olabilen zehirlenme çeşitleridir.

İlaç Zehirlenmesi Belirtileri Nelerdir?

Genel olarak ilaç zehirlenmesi belirtileri; baş dönmesi, baş ağrısı, kalp ve solunum hızında bozukluklar, ishal ve karın ağrısı, bulantı ve kusma, cilt döküntüleri veya kızarıklık şeklinde olabilir.

İlaç zehirlenmesinin belirtileri alınan ilacın etki etme mekanizmasına, alınış şekline ve miktarına bağlı olarak değişebilir. Bu yüzden belirtileri de ilaçlara göre sınıflandırmak daha doğru olacaktır.

Bazı belirtilere göre bu belirtilere sebep olan ilaç isimleri şunlardır;

  • Antikolinerjik Sendromlar: Deliryum (çeşitli nedenlerle saldırganlık, bilinç bozukluğu, sayıklama ve halüsinasyonlarla olan tablo), midriyazis (göz bebeği büyümesi), görmede bulanıklaşma, taşikardi (kalp atım hızının dakikada 90’dan fazla olması), kuru ve kırmızı bir cilt, hafif ateş, fizik muayenede azalmış bağırsak sesleri, idrar retansiyonu (mesane dolu olmasına rağmen idrar yapamama) ve bazı ciddi olgularda disritmiler (kalbin normal ritminde atmaması) olabilir. Antihistaminik ilaçlar, antiparkinson ilaçlar, atropin, skopolamin, amantadin, antipsikotik ilaçlar, antidepresan ilaçlar, antispazmodikler, midriatik ajanlar, kas gevşeticiler, antiemetikler, antikonvülzanlar bu etkiyi yapan ilaçlar arasında sayılabilir.
  • Sempatomimetik Sendromlar: Paranoya, taşikardi, hipertansiyon (tansiyonun yükselmesi), hiperpreksi (ateşin çok fazla yükselmesi), diaforezis (anormal miktarda aşırı terleme), piloereksiyon (tüylerin diken diken olması), midriazis ve nöbet olayları görülebilir. Kokain, amfetamin, metamfetamin, dekonjestanlar sempatomimetik sendromlara yol açarlar. Amfetamin kullanımında bazen deri içinde böcek geziyormuş gibi his veren dokunsal (takdil) halüsinasyonlar olabilir. Bu halüsinasyon çeşidine haptik halüsinasyonlar da denilir.
  • Opiat, Sedatif intoksikasyonları: Akciğer ödemi, hipotansiyon (tansiyon düşüklüğü), epileptik nöbetler, koma, solunum merkezinin baskılanmasına bağlı olarak solunum zorluğu, bradikardi (kalp atıp hızının 60’ın altına inmesi) gibi durumlar görülebilir. Morfin, kodein, hidromorfin, meperidin, metadon, fentanil, nalbufin gibi opiatlar bunlara örnektir. Sedatiflerden de barbitüratlar diğerlerine göre daha fazla solunum baskılanması yapabilirler. Özellikle kısa etkili barbitüratlar hızlı etki etme nedenleriyle solunum depresyonuna yol açma ihtimalleri çok daha fazladır. Bu kısa etkili barbitüratlar şunlardır: Tiyopental, metoheksital, pentobarbital ve sekobarbital olabilir.
  • Kolinerjik Sendrom: Bilinç bulanıklığı (konfüzyon), tükürük ve gözyaşı salgısında artış, bradikardi ya da taşikardi, kas seyirmeleri, kramp tarzında karın ağrıları, akciğer ödemi ve nöbet olabilir. Fizostigmin, edrofonyum gibi ilaçlardır.
  • Salisilat (asetil salisilik asit) zehirlenmeleri: Akut alımlarda en sık bulantı kusma ve karın ağrısı yapar. Ayrıca kulak çınlaması, bilinç kaybı ve baş ağrısı görülebilir. Daha yüksek dozlarla olan zehirlenmelerde akciğer ödemi, beyin ödemi, kardiyovasküler sistem anormallikleri görülebilir.
  • Asetaminofen zehirlenmeleri: N-asetil-p-aminofenol zehirlenmeleri en yaygın zehirlenmelerdir. Başlangıçta asemptomatik (semptomsuz) daha sonraları ise bulantı kusmalar görülebilir. Tedavi olmayan hastalarda ise karaciğer ve böbrek yetmezlikleri gelişebilir.

İlaç Zehirlenmesi Teşhisi

Zehirlenmelerin genelinde hastadan alınacak öykü (anamnez), fizik muayene ve klinik belirtilere göre tanı konur. Yapılan laboratuvar incelemeleri ise çoğunlukla tanıya yardımcıdır.

  • Zehirlenme öyküsü: Zaman açısından fizik muayene ile eş zamanlı olarak anamnez alınmalıdır. Hasta eğer ki yanıtlayabilecek durumda iste öncelikli olarak hastadan daha sonra hastanın zehirlenmesiyle ile ilgili bilgi verebilecek olan bütün herkesten bilgi alınmalıdır. İntihar girişimi vakalarında, hastanın kendisinin cevaplarıyla doktorları yanıltabileceği unutulmamalıdır. Bu amaçla ilacın ismi, miktarı, ne zaman alındığı, hasta mesleği, hastanın davranış değişiklikleri, başka bir rahatsızlığı olup olmadığı ve sürekli olarak kullandığı bir ilaç olup olmadığı, alkolle beraber ilacı tüketip tüketmediği sorgulanmalıdır. İntihar girişimi olarak düşünülen vakalarda ise daha önce intihar girişiminin olup olmadığı, psikiyatrik bir hastalık tanısı alıp almadığı veya madde bağımlılığının olup olmadığının sorgulanması spesifik sorular olabilir.
  • Fizik muayene: Ciltteki enjeksiyon izleri, deride kuruluk, kızarıklık, solukluk renk değişiklikleri, hastanın ve elbiselerinin kokusu araştırılmalıdır. Baş-boyun muayenesinde ışık refleksi, pupil (göz bebeği) çapı ve travma belirtilerine bakılabilir. Göğüs muayenesinde hava yolu açıklığı, akciğerlerin eşit havalanması, bazı akciğer sesleri, kalpte herhangi bir üfürüm olup olmadığı veya kalpte aritmi olup olmadığına bakılabilir. Batın muayenesinde batında hassasiyet, kitle, organ büyümeler azalmış bağırsak sesleri saptanabilir.
  • Laboratuvar tetkiklerinde tam kan sayımı, elektrolitler, anyon aralığı, glukoz, kan üre azotu, kreatinin istenebilir. Kan tetkiklerinin yanı sıra EKG (elektrokardiyografi) ve gebelik testi de istenmelidir.

İlaç Zehirlenmesi Tedavisi

İlaç zehirlenmelerinin tedavisinde birçok yöntem kullanılabilir. Bu yöntemlerde temel amaç ilacın vücuttan absorbsiyonunun (emiliminin) engellenmesi, absorbsiyonunun yavaşlatılması, birtakım antidotlarla (panzehir) ilacın vücutta etkisinin gerçekleştirmemesinin sağlanması, absorbe edilmişse de vücuttan eliminasyonunun (atılımının) kolaylaştırılması olabilir.

Bu amaçlarla;

  • Kusturma tedavisi yapılabilir. Ama kusturma tedavisinden sonraki geçilmesi gereken aşamalara geçiş zorlandığı için şu an önerilmemektedir.
  • Mide yıkanması (gastrik lavaj): Zehir ağız yoluyla alındıktan sonra 1 saatten az bir süre geçmişse, etkenin yüksek zehirleme gücü varsa ve alının ilaç aktif kömürü bağlamıyorsa bu yöntem tercih edilebilir. Bazı durumlarda yapılması sakıncalıdır. Bu durumlar: hasta konvülsiyon (havale) geçiriyorsa veya geçirme olasılığı varsa, hastada bilinç değişikliği varsa ya da bilinci kapalıysa, mide yıkanması esnasında gelişebilecek olan herhangi bir komplikasyona (tedavi esnasında ortaya çıkabilecek istenmeyen durum) müdahale koşullarının bulunmaması durumları olabilir.
  • Aktif kömür: Birçok madde ve ilacı bağlayarak onların sindirim kanalından emilmesine engel olur. Genelde zehirlenmeyi izleyen ilk 1 saat içinde verilir.
  • Tüm bağırsak yıkaması: Sürekli salıveren, enterik kaplı ilaçlar ve aktif kömürü bağlamayan ilaçların (Lityum, kurşun gibi) zehirlenmelerinde kullanılır.
  • Emilen maddenin atılımını kolaylaştırmak için de bazı yöntemler denenebilir. Bunlar: idrarın alkalileştirilmesi, hemodiyaliz, hemoperfüzyon, hemofiltrasyon ve plazmaferezdir. Alınan ilaca göre yöntemler değişebilir.
  • Özgül antidot tedavisi: İlaç emilmeden ya da emildikten sonra ilacın etkinliğini ortadan kaldıran maddelerdir. Her zehirlenmenin antidotu yoktur.

İlaç Zehirlenmeleri Tedavi Edilmezse

İlaç zehirlenmelerinin belirtileri alınan ilacın etki etme süresine, ilacın etkinlik gücüne, alınış şekline ve ne kadar alındığına göre değişeceği için tedavi edilmezse de vücudun ilacı ne derecede uzaklaştıracağı veya uzaklaştıramayacağı belli değildir.

Ancak bu belirtiler geri döndürülemez hasarlar verebileceği gibi ölüme varan zehirlenmeler olduğu için ilaç zehirlenmeleri çok önemlidir. Ayrıca kişi intihar amacıyla ilaç zehirlenmesi yaşamışsa bu durum da göz ardı edilmemelidir.

Çünkü bu kişinin tekrardan bir intihara kalkışma olasılığı da yüksektir bu amaçla ilk intihar girişiminde de mutlaka psikiyatri kliniğine gidilmesi gerekmektedir.

İlaç Zehirlenmesine Ne İyi Gelir?

İlaç zehirlenmelerinde doktora danışılıp hareket edilebilir veya acil servise uzak bir konumda olma durumunda toksik ilaç alımı kesinse ambulans gelene kadar yerel toksikoloji birimi aranıp bilgi alınabilir.

Bir doktora danışılmadan hasta kusturulmaya çalışılmamalıdır ya da hastaya herhangi bir şey yedirip içirilmemelidir. Hasta eğer ki intihar girişiminde bulunan bir hastaysa hastanın üzerine gidilmemelidir.

İlaç Zehirlenmesi İlaçları

İlaç zehirlenmesi tedavisinde kullanılan ilaçlar antidot tedavisi ilaçlarıdır. Farklı ilaçların farklı antidotları olabilir.

Bazı ilaçların antidotları şunlardır;

  • Atropin: Kullanıldığı yerler Alfa2 agonist (klonidin,guanabenz,guanfasin) zehirlenmelerinde, Alzheimer ilaçları (donepezil, galantamin, rivastigmin, takrin) zehirlenmelerinde, Pridostigmin zehirlenmesinde, beta blokör, kalsiyum kanal blokörü, kalp glikozidleri zehirlenmelerinde ve kolinerjik agonist zehirlenmelerinde (betanekol),
  • Dikobalt EDTA, Hidroksikobalamin: Siyanür zehirlenmelerinde,
  • Flumazenil: Benzodiyazepin zehirlenmelerinde,
  • Folinik Asit: Metotreksat zehirlenmelerinde,
  • Glukagon: Beta blokör ve kalsiyum kanal blokörü zehirlenmelerinde,
  • N-Asetil Sistein: Parasetamol zehirlenmelerinde,
  • Nalokson hidroklorür: Opiyat zehirlenmelerinde,
  • Oktreotid: Oral (ağızdan) alınan antidiyabetikler (sülfonilüreler, glipizid, gliburid) zehirlenmelerinde,
  • Protamin Sülfat: Heparin zehirlenmesinde,
  • Piridoksin hidroklorür: izoniazid zehirlenmelerinde,
  • Sodyum bikarbonat: salisilat, trisiklik antidepresan, metotreksat, fenobarbital, kinidin, klorpropamid zehirlenmelerinde,
  • K vitamini: Varfarin zehirlenmesinde,
  • Spesifik fab antikoru: Digital zehirlenmesinde kullanılır.

Yukardaki ilaçların kullanım dozuna süresine şekline karar verecek olan doktorlardır. Bu ilaçlar doktor kontrolünde olmadan kesinlikle kullanılmamalıdır.

Gebelikte İlaç Zehirlenmesi

Gebelik dönemi hem anne sağlığı açısından hem de bebeğin sağlığı açısından oldukça dikkat edilmesi gereken bir dönemdir.

Çünkü normalde kullanılan bir ilacın gebelikte etki etme süresi etki ediş şekli değişebilir. Bu yüzden ilaç dozları iyi ayarlanmalıdır.

Doktor tavsiyesi dışında hiçbir ilaç kullanılmamalıdır.

Çocuklarda İlaç Zehirlenmesi

Ülkemizde zehir danışma merkezine bildirilen olguların yarıdan fazlasını 5 yaş altı çocuk zehirlenmeleri, zehirlenmelerin de yüzde 60 civarını ilaç zehirlenmeleri oluşturmaktadır.

İlaç zehirlenmelerinden en sık parasetamol, antidepresan ve kas gevşetici ilaçları zehirlenmeleri görülür.

Bu yüzden evdeki ilaçlar çocukların ulaşamayacağı yerlere saklanmalı olası bir zehirlenme durumunda ise en yakın çocuk acil merkezine götürülmelidir.

İlaç Zehirlenmesi için Hangi Doktora Gidilir?

Nedeni açıklanamayan bilinç bozukluğu, şuur bulanıklığı ve baygınlık gibi durumlarda veya hastanın ilaç alarak intihar girişiminde bulunduğu da biliniyorsa ilaç zehirlenmesinden şüphelenilmelidir.

Bunun için yapılacak ilk adım sakin olup hastayı herhangi bir Acil Servise götürmektir.

Hastanın hangi ilacı aldığı biliniyorsa ilacın da beraberinde götürülmesi hastaya uygulanacak tedavi açısından hızlı ve faydalı olmaktadır.

Makaleyi faydalı buldun mu?
4
3
Makeleyi Paylaşın

İlaç zehirlenmesi ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular

İlaç Zehirlenmesinde Ne Yapmalı?

Olası bir ilaç zehirlenmesi ile karşı karşıya kalındığında hastaneye ulaşana kadarki sürede 114 zehirlenme hattını arayarak bir uzman tavsiyesiyle hastaya gerekli ilk yardım yapılabilir.  Bunu yapmak için her şeyden önce sakin kalmalı, telefonda kendini iyibir şekilde ifade etmek gerekir ve mümkün olduğunca hızlı davranmak gerekmektedir.

Dr. Elif Irmak

İlaç Zehirlenmesi Kaç Günde Geçer?

Her ilacın etki ediş şekli, vücuttaki yaptığı yan etkiler, ve bunun süresi ilaçtan ilaca ve kişiden kişiye değişmektedir.  Bu yüzden alınan ilacın zehirlenme belirtileri de çok farklı olacağı gibi geçip geçmeyeceği de uygulanan tedavi şekline, tedaviye ulaşma süresine göre değişebilmektedir.  

Ancak bazı ilaç zehirlenmelerinin de geri dönüşümsüz hasar bırakabileceği akılda tutulmalıdır.  Bu konuda en doğru bilgiyi ilaç zehirlenmesi tedavisini yapmış olan hekimin, hastanın ne derecede etkilendiğine dayanarak açıklaması daha doğru olacaktır.

Dr. Elif Irmak