Meme Koruyucu Cerrahi Avantajları ve Tedavi Süreci


Meme koruyucu cerrahi, meme kanseri tedavisinde tümörün çıkarılması sırasında memenin büyük bir kısmının korunmasını sağlayan bir cerrahi yöntemdir. Bu teknik, özellikle erken evre meme kanseri hastalarında etkili bir tedavi seçeneği olarak öne çıkar. Memenin korunması, hastaların fiziksel görünümlerini ve özgüvenlerini desteklerken, kanser tedavisinin psikolojik yükünü hafifletir.

Meme Koruyucu Cerrahi Hangi Durumlarda Uygulanır?
Meme koruyucu cerrahi, tümörün boyutu ve meme dokusuna göre uygunluk gösterir. Genellikle erken evre (Evre I veya II) meme kanserlerinde, tümör çapının 5 cm’den küçük olduğu durumlarda tercih edilir. Meme büyüklüğü tümör oranına göre yeterli ise, cerrahi sonrası kozmetik sonuçlar daha başarılı olur. Ayrıca, tümörün meme başı veya deriye yakın olmaması, cerrahi sınırların temiz çıkma şansını artırır.

Cerrahi Öncesi Değerlendirme ve Hazırlık
Hastanın cerrahiye uygunluğunu belirlemek için mamografi, ultrason veya MR gibi görüntüleme yöntemleri kullanılır. Biyopsi ile tümörün tipi ve hormon reseptör durumu netleştirilir. Ameliyat öncesinde hasta, sigara kullanımını bırakmalı ve kan sulandırıcı ilaçları doktor kontrolünde kesmelidir. Anestezi öncesi genel sağlık durumu değerlendirilerek risk faktörleri minimize edilir.

Cerrahi Teknikler ve Süreç
Meme koruyucu cerrahide en sık kullanılan yöntem lumpektomidir. Bu teknikte, tümör çevresindeki sağlıklı doku ile birlikte çıkarılır. Cerrahi sırasında "negatif cerrahi sınır" sağlanması esastır, yani mikroskobik incelemede tümör hücresi kalmadığından emin olunur. Bazı durumlarda, koltuk altı lenf nodlarından örnekleme (sentinel lenf nodu biyopsisi) yapılır. Ameliyat genellikle 1-2 saat sürer ve hasta aynı gün taburcu edilebilir.

Avantajları ve Dezavantajları
Meme koruyucu cerrahinin en önemli avantajı, memenin bütünlüğünün korunmasıdır. Bu durum, hastaların beden imajını ve psikolojik iyilik halini olumlu etkiler. İyileşme süresi mastektomiye (tüm memenin alınması) göre daha kısadır. Dezavantaj olarak, cerrahi sonrası radyoterapi zorunluluğu ve nüks riskinin dikkatle takip edilmesi sayılabilir. Ancak erken evre hastalıkta, meme koruyucu cerrahi + radyoterapi ile mastektominin sağkalım oranları eşdeğerdir.

Ameliyat Sonrası Tedavi ve Takip
Cerrahi sonrası, patoloji raporuna göre ek tedaviler planlanır. Radyoterapi, kalan meme dokusundaki mikroskobik tümör hücrelerini yok etmek için standart olarak uygulanır. Hormon reseptör pozitif tümörlerde hormonoterapi, HER2 pozitif tümörlerde hedefe yönelik ilaçlar kullanılır. Hastalar ilk 2 yıl 3 ayda bir, sonraki 3 yıl 6 ayda bir düzenli kontrollerle takip edilir. Mamografi ve ultrason, lokal nüksün erken tespiti için kritiktir.

Hastaların Sık Sorduğu Sorular

  • "Meme koruyucu cerrahi sonrası kanser tekrarlar mı?"
    Erken evrede uygulanan cerrahi ve radyoterapi ile lokal nüks riski %5-10 arasındadır.
  • "Ameliyat izi belirgin olur mu?"
    İzler genellikle küçük ve meme yapısına uyumludur. Kozmetik dikiş teknikleri ile minimalize edilir.
  • "Radyoterapi ne kadar sürer?"
    Standart radyoterapi 15-25 seans arasında değişir ve 3-5 hafta sürer.

Meme Koruyucu Cerrahi ve Yaşam Kalitesi
Yapılan çalışmalar, meme koruyucu cerrahi geçiren hastaların beden algısının ve cinsel yaşam kalitesinin daha yüksek olduğunu gösteriyor. Memenin korunması, giyim tercihlerinde ve sosyal aktivitelerde hastaların kendilerini daha rahat hissetmelerini sağlar.

Kimler İçin Uygun Değildir?

  • Tümörün meme dokusuna yaygın olduğu çok odaklı kanserler
  • Hamilelik döneminde radyoterapi alamayacak hastalar
  • Bağ dokusu hastalıkları (skleroderma gibi) nedeniyle radyoterapi riski yüksek olanlar

Meme koruyucu cerrahi, multidisipliner bir yaklaşım gerektirir. Cerrah, onkolog ve radyasyon onkoloğunun koordineli çalışması, tedavi başarısını doğrudan etkiler.


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir