Bisinozis
Bisinozis, keten, kenevir ve pamuk parçacıklarının sürekli olarak özellikle mesleksel sebeplerle solunması sonucu ortaya çıkan bir akciğer hastalığıdır. İlk yapılması gereken hastalığa sebep olan toza maruziyeti kesmektir.
Bisinozis Hastalığı Nedir?
Bisinozis; keten, kenevir ve pamuk parçacıklarının sürekli olarak özellikle mesleksel sebeplerle solunması sonucu ortaya çıkan bir akciğer hastalığıdır. Diğer bir deyişle bisinozis mesleki bir astım hastalığıdır. Kahverengi akciğer hastalığı olarak da anılabilmektedir. Nadir görülen akciğer hastalıklarından biridir.
Bisinozis, çoğu yerde neredeyse sadece işlenmemiş pamukla çalışan kişilerde ortaya çıkar. En yüksek risk altında bulunan grupta pamuk işlenmesinin ilk aşamalarından biri olan pamuk balyalarının açımını sağlayan işçiler bulunur. Bunun dışında tarım işçilerinde görülebilen tarım işçisi akciğeri de denilen bir tür bisinozis de bulunmaktadır. Neredeyse daima en az 10 yıl pamuk sektöründe çalışan işçilerde ortaya çıkar ve sigara içenlerde hastalığın meydana gelme olasılığı daha yüksektir.
Bisinozis hastalığında sınıflama hastalığa ait belirtilerin ortaya çıkma sıklığına göre yapılmaktadır. Evre sıfır denildiğinde hastalığın belirtileri henüz ortaya çıkmamıştır. Evre ½ olduğunda bazı ilk çalışma günlerinde göğüste daralma ve öksürük olmaya başlar. Evre 1 olunca çalışmanın her ilk gününde hastada öksürük ve daralma görülür. Evre ikide sadece ilk gün değil tüm çalışma günlerinde belirtiler sık olarak vardır. Evre üç denilen durumda ise hastalık kronik akciğer hastalığına dönüşmüş demektir ve evre ikiye ayrıca evre üçte akciğerin solunum kapasitelerinde azalma eklenmiştir. En ağır evre, evre üç olarak değerlendirilmektedir.
Her ne kadar gelişmiş ülkelerdeki yasa ve yönergelerle birlikte bisinozis hastalığı riski en az düzeyde tutulmaya çalışılsa da gelişmekte olan veya gelişmemiş ülkelerde yeterli güvenlik önleminin alınmaması hastalığın daha yaygın görülmesine sebep olabilmektedir.
Bisinozis Hastalığı Belirtileri Nelerdir?
Bisinozis hastalarında belirtiler genellikle çalışmaya başladıktan kısa bir süre sonra ortaya çıkmaya başlar ve çalışılmayan günlerde de gerileme eğiliminde olur. Hastalarda genellikle işlerinin ilk günü olan pazartesi günleri belirtiler başladığı için pazartesi hastalığı olarak da anılabilmektedir. Hastalardaki belirtiler maruz kalınan toz miktarına bağlı olduğundan hafta boyunca maruz kalma durumunda hastanın şikâyetleri tüm hafta devam edebilir.
Bisinozis hastalığının belirtileri astım belirtilerine oldukça benzerlik göstermektedir. Bunlar nefes darlığı, göğüste sıkışma hissi, hırıltılı solunum, öksürük gibi belirtiler olarak görülür.
Hastalığın şiddetlenmesi durumunda genellikle grip benzeri bir tablo ile karşılaşılması olasıdır. Bu durumda ise hastada yüksek ateş, eklem ağrıları, kas ağrıları, titreme, yorgunluk, kuru öksürük gibi belirtiler ortaya çıkar.
Hasta toza maruz kalmaya devam ettiği süre boyunca belirtiler görülüp artmaya devam eder ve daha da ilerlerse akciğer fonksiyonlarında kalıcı bozulmalara yol açabilecekken, bisinozise sebep olan toz kaynağı ortadan kalkarsa belirtiler hafifleyip geçici olma eğilimindedir.
Bisinozis Hastalığı Nedenleri Nelerdir?
Bisinozis hastalığının en önemli sebebi genellikle tekstil işçiliğinde maruz kalınan pamuk tozlarının uzun süreli akciğere solunmasıdır. Ayrıca keten ve kenevir gibi maddelerle kalın ip yapımı da hastalığın yaygın görülen sebeplerinden biri olabilmektedir. Bu işlem daha çok evlerde yapılıp herhangi bir önlem alınmadığı için ortaya çıkar. Akciğerlere solunan bu tozlar akciğerlerden bazı maddelerin salınmasına ve bronşların daralmasına yol açar. Hava yollarında bazı etkilerle fazladan mukus salınımı olur ve bu mukus hava yolların daralmasına sebep olur.
Bu durum genellikle toza maruz kalınan ilk saatlerde ortaya çıkıp geçici olurken her gün devam eden maruziyet sonrası tekrarlayan toz solunumu bisinozise ve kronik akciğer hastalığı oluşumuna yol açar.
Bunlar dışında sigara içmek, astım ve alerjiler de hastalığın oluşma ihtimalini arttırıp riskli grubu oluşturur.
Bisinozis Hastalığı Teşhisi
Bisinozis hastalığının teşhisi için farklı yöntemlere başvurulabilmektedir. Ancak teşhis için en önemli basamaklardan biri hastanın öyküsü ve fizik muayenesidir. Hastaların neredeyse tamamında etken mesleksel tozlar olduğundan doktor, hastaya bazı sorular sorup öyküsünü almalıdır. Hastanın son zamanlardaki faaliyetleri ve işleri not edilmelidir. Öyküde şikâyetlerinin arttığı zamanların iş hayatıyla ilişkisi sorgulanmalıdır. Tekstil, pamuk, keten, kenevir tozlarına maruz kalınıp kalınmadığı öğrenilmelidir. Bu etkenlere ne kadar süre, ne zaman, ne sıklıklarda maruz kalındığı öğrenilmelidir.
Alınan ayrıntılı öykünün ardından akciğerleri değerlendirmek amacıyla fizik muayene yapılıp akciğerler dinlenebilir.
Ayrıca akciğerleri değerlendirmek için göğüs röntgeni ve bilgisayarlı tomografi testleri istenebilir. Akciğerlerin sağlığını değerlendirmek için akciğer fonksiyon testleri yapılıp akciğer kapasiteleri ölçülür.
Ayrıca hafta boyunca toza nerde ve ne zaman, ne sıklıkta maruz kalındığının değerlendirilebilmesi için hastaya akış ölçer verilebilir. Bu cihaz ile akciğerlerdeki havanın ne hızla dışarı atıldığını gösterir. Nefes alınmasındaki değişiklikleri kaydeden cihaz ile toza maruz kalınan zaman dilimleri belirlenmiş olur. Bu sayede hastalığın kaynağı ve teşhisi daha kolay olabilir.
Bisinozis Hastalığı Tedavisi
Bisinozis hastalığı için hastalığın şiddetine göre farklı yöntemler denenebilmektedir. Ancak tedavide mutlaka ve ilk yapılması gereken hastalığa sebep olan toza maruziyeti kesmektir. En önemli tedavi basamağı budur; çünkü maruziyet bazı hastalarda devam ettiği sürece uygulanan tedaviler bisinozis belirtilerinin önüne geçmeyebilir.
Hafif ve orta seviyede şiddetli olan bisinozis hastalığında hastaya astım tedavisinde de kullanılan bazı bronş gevşeten bronkodilatör ilaçlar verilebilir. Bu ilaçların kullanımı tozun sebep olduğu bronş daralmalarının gevşeyip açılmasını sağlar.
Daha şiddetli bisinozis hastalarında ise inhale kortikosteroidler verilir. Bu ilaç grubu akciğer enfeksiyonlarının oluşmasını engellemek amacıyla kullandırılır; ancak yan etki olarak ağızda ve boğazda bazı mantar enfeksiyonları oluşmaya başlayabilir. Bu risk ise ilacın alınmasının ardından ağzı su ile çalkalamakla önemli miktarda azaltılabilir.
Daha da şiddetlenen olgularda ise kan oksijen seviyelerinin azalmasına bağlı olarak destekleyici oksijen tedavileri uygulanır. Kronikleşen bisinozis hastaları için bir nebülizatör veya diğer solunum tedavileri uygun olabilmektedir.
Artan akciğer belirtilerini önlemek ve azaltmak için bazı nefes egzersizleri, hasta eğitim programları veya fiziksel aktiviteler özellikle kronikleşen uzun süreli hastalık durumunda planlanabilir.
Tedavi amacıyla hastanın işini bırakması gerekebilmektedir. Çünkü her ne kadar belirtiler haftanın sonuna doğru azalma eğiliminde olsa da kronik ve uzun süreli maruziyet zamanla akciğerlerde küçük küçük hasarların birikmesine ve sonucunda da hastada geri dönüşü olmayan akciğer hasarlarına neden olabilir ve işine devam eden bisinozis hastalarında bu risk artar.
Sigara içen bisinozis hastalarında sigaranın bırakılması da tedavide etkili ve önemli basamaklardan biridir.
Bisinozis Hastalığı Tedavi Edilmezse
Bisinozis genellikle maruz kalınan tozlar ortadan kalktığında gerilemeye başlar ve yok olma eğilimi gösterir. Kronik ve ölüm tehlikesi yatan bir hastalık olarak sınıflandırılmamaktadır. Fakat bunun için öncelikle bu hastalığa sebep olan etken belirlenmeli ve ortadan kaldırılmalıdır. Maruziyetin devam etmesi ve tedavi alınmaması halinde bisinozis ilerleyici olup kronik bir akciğer hastalığı halini alabilmektedir ve bu durum akciğerlerin solunum fonksiyonlarının azalmasıyla sonuçlanır. Hastalar nefes almakta zorlanmaya başlar. Bu da hastada bronşit veya amfizem gibi akciğer hastalıklarına yakalanmaya eğilim gösterir. Etkenin tespit edilip uzaklaştırılması aynı zamanda alınan tedavinin ardından hastalığın tekrar etmemesi açısından da oldukça önemlidir.
Bisinozis Hastalığı Ne İyi Gelir?
Bisinozis önlenebilir bir hastalıktır. Bisinozis hastalığının oluşumunu engellemek için özellikle çalışılan iş yerlerinde alınabilecek birçok önlem bulunmaktadır. Çünkü hastalığın temel sebebi çalışılan ortamlarda maruz kalınan toz parçacıklarıdır. Bu önlemlerin alınmasıyla hastalığın ve ilerlemesinin büyük oranda önüne geçilmiş olur. İş yerlerinde alınabilecek ve kişinin kendisinin alabileceği önlemler şu şekillerde sıralanabilir:
- Riskli pozisyonlarda çalışanlar özellikle çalışma saatlerinde ve toza yakın çalışma saatlerinde maske ve bazı koruyucu ekipmanlar kullanmalıdır.
- Riskli meslek gruplarında iş sahipleri çalışanlarına maske ve solunum cihazı sunmalıdır.
- İşe girerken gerekli muayeneler yapılmalıdır.
- Çalışanlara bazı aralıklı muayeneler kontrol amaçlı yapılmalıdır.
- Çalışma ortamlarında toz kontrolü sağlanmalıdır. Bu mekânlardan hava ve toz örnekleri alınıp kontrol edilmelidir.
- Ortamın temizliği vakum sistemi ile yapılmalıdır.
- Fabrikalarda hava akımı yukarıdan aşağı olacak şekilde yapılmalıdır. Bu sayede toz parçalarının solunum mesafesi arttırılmış olur ve hastalık riski azalır.
- Pamuk iplikleri yerine sentetik iplik kullanımı riski azaltmaktadır.
- FVC denilen bir akciğer kapasitesi ölçümü solunum fonksiyonlarını ve bronşlarda meydana gelen daralmaları göstermek açısından aralıklı taramalarda kullanılmalıdır. Bu sayede erken evrelerde hastalık teşhis edilir.
- Hastalık ilerlemesi açısından gerekli durumlarda iş değişimi yapılmalıdır.
- Maske kullanımı gibi bazı eğitimler verilmelidir.
- Sigarayı bırakmak da hastalığa iyi gelen yöntemlerden biridir.
Bisinozis Hastalığı Ne İyi Gelmez?
Bisinozis hastalığında alınan önlemlerle hastalığın büyük oranda önüne geçilebilecekken yeterli önlemlerin alınmadığı durumlarda bu risk oldukça artmaktadır.
- Temizliği ve havalandırması iyi yapılmayan yerlerde risk artar. Çünkü toza daha fazla maruz kalınır.
- Sigara hastalığın ağırlaşmasına sebep olur.
- Astım hastalarında hastalık daha ağır seyreder.
- Alerjiler bisinozis hastalığı riskini arttırır.
- Pamuk, keten, kenevir tozları gibi tozlar hastalığa kötü gelen etkenlerdir.
- Maske kullanmayan işçilerde risk artar.
Bisinozis Hastalığı İlaçları
Bisinozis tedavisinde her ne kadar bazı ilaçlar kullanılsa da temel tedavi yöntemi hastalık etkeninden uzaklaştırmaktır. Hastalarda kullanılan ilaç grupları ise:
- Bronkodilatörler: bronş ve bronşiollerde yani hava yollarında bulunan kasları gevşetip hava yollarında hastalığın oluşturduğu daralmaları azaltır. Bu sayede de nefes alışverişi kolaylaşmış ve nefes darlığı problemi çözülmüş olur. Genellikle inhalasyon şeklinde yani nefesle kullanılır.
- Kortikosteroidler: steroid tedavileri hava yollarındaki inflamasyonun önüne geçerek buradaki ödemi azaltmayı sağlar. Azalan ödemle nefes alımı rahatlar. Bazı yan etkileri olduğundan dikkatli kullanılmalıdır.
Bisinozis Hastalığı için Hangi Doktora Gidilir?
- Çalışılan ortamda pamuk veya diğer tozlara maruz kalındığında ve bisinozis belirtileri görülmeye başlandığında, solunum problemleri ortaya çıktığında göğüs hastalıkları uzmanına başvurulmalıdır.
- Bisinozis teşhisi konulan hasta, öksürük, nefes darlığı, yüksek ateş veya diğer akciğer enfeksiyonu belirtilerini gösteremeye başladıysa, grip olduğunu düşünüyorsa mutlaka doktora başvurmalıdır. Bisinozis hastalarında akciğerlerde hasarlanmalar söz konusu olabileceği için varsa enfeksiyon hemen tedavi edilmelidir. Bu sayede akciğerlerin daha fazla hasar almasının ve solunum problemlerinin güçlenmesinin önüne geçilmiş olur.
- Bisinozis hastalarında akciğer enfeksiyonları riskinde artış olmaktadır. Bu nedenle doktorla grip ve zatürree aşıları konusunda görüşülmelidir.
- Bisinozis hastalarının tedavilerine göğüs hastalıkları bölümlerinde bakılmaktadır.