Burun Eti Ameliyatı Nedir?

Burnun iç kısmında hava fonksiyonlarını işletmeye yarayan burnun etine, işlevlerini normal hale getirmek için cerrahi, lazer yada radyofrekans yöntemi ile müdahale edilir.

Burnun iç kısmında bulunan, hava alırken burun fonksiyonlarını işletmeye yarayan dokulara burun eti denir. Burun iç bölgesi duvarlarında (alt, orta ve üst kısımda) toplamda 3 adet burun eti dokusu vardır. Bu yapılara konka adı da verilir. İçeriden kemik iskelet ile dışarıdan ise yumuşak kıkırdak doku ile çevrelenir.

Burun Etinin İnsan Vücudu için Önemi

Burun etinin asli görevi; akciğerlere çekilen havanın ideal sıcaklığa erişmesini, belirli oranda nemlendirilmesini, filtrelenmesini ve transferini sağlamaktır. Filtrasyon özelliği ile havayı tozlardan ve mikro parçacıklardan arındırır. Sonuç olarak akciğerlere temiz havanın iletilmesi işlevinden sorumludur. Her nefes alışverişinde durmaksızın çalışır.

Burun Eti Hastalıkları ve Nedenleri

Konka Büyümesi: Burun eti ile ilgili en sık karşılaşılan rahatsızlık, konka büyümesidir. Bu durum konkanın alt kısmında ortaya çıkmaktadır. Büyümenin nedeni yumuşak konka dokusunun, bu dokuyu çevreleyen kemikle birlikte büyümesidir. Konka büyümesi, burun eti küçültme ameliyatı ile giderilebilmektedir.

Septum Deviasyonu (Burun Orta Bölümü Eğriliği): Deviasyon olarak da adlandırılan bu rahatsızlık, burundaki orta duvarın bulunduğu düzlemden kaymasıdır. Genellikle burun tıkanıklığı şeklinde belirti gösterir. Orta duvar olarak adlandırılan yapı, gebelik sürecinde oluşmaya ve büyümeye başlar. Büyüme süreci 18’li yaşlara kadar sürer. 18 yaşından sonra ise genetik faktörlere bağlı olarak veya burun bölgesine alınan darbeler sonucunda burun orta duvarında eğrilik meydana gelebilir.

Konka Kanlanması ve ÖdemBurun orta bölümünde eğrilik rahatsızlığı olan kişilerde, eğriliğin tam tersi yönünde burun boşluğu daha geniştir. Bu bölgedeki konka; söz konusu genişliği küçültmek ve solunumu daha rahat hale getirebilmek için yapısal değişime uğrar. Tıptaki adı "kompansatuar hipertrofi" olan bu rahatsızlık, gebelerde bazı hormonal değişikliklerden dolayı çeşitli semptomlara neden olur. Konkanın kanlanması ve ödem oluşumu bu semptomlardandır.

Konka Bülloza: Konka yapısında; iki burun deliğini birbirinden ayırmaya yarayan bir adet duvar vardır. Fakat doğuştan gelen bir yapısal farklılık nedeniyle bu duvarın iki adet olması, konka bülloza olarak adlandırılır. Bu bir hastalık değil, anatomik varyasyondur (doğuştan gelen bir kusur). Konka bülloza genellikle orta bölümde, nadiren de alt bölümünde gözlemlenir.

Burun Eti Ameliyatı Olunması Gereken Durumlar

Burun eti büyümesi (konka hipertrofisi), neredeyse tüm konka rahatsızlıklarının bir sonucudur. Yukarıda bahsedilen rahatsızlıkların nedenlerine ek olarak şu durumlar burun eti büyümesine neden olabilir:

  • Alerjik rahatsızlıklar
  • Sinüzit
  • Sigara tüketimi
  • Bazı ilaçların kullanımı
  • Hava kirliliği
  • Burun spreyi kullanma

Burun etlerinin büyümesi ve bu problemin uzun süre giderilmemesi durumunda, kişinin nefes alışverişi olması gerektiği gibi gerçekleşmez, yaşam konforu sekteye uğrar ve farklı sağlık sorunlarını gündeme getirebilir. Konka yapısında meydana gelebilecek kalıtımsal veya gelişimsel değişikliklerin birçoğu burun eti ameliyatı ile tedavi edilebilir. Burun eti ameliyatı olanlar, neredeyse tüm rahatsızlıklarından kısa bir süre içerisinde kurtulabilir.

Burun eti ameliyatı devlet hastanesi, özel hastaneler, çeşitli özel tedavi merkezleri ve sağlık kuruluşları tarafından gerçekleştirilebilir. Ayrıca Burun eti ameliyatı ve estetik, birbirleri ile bağlantılı operasyonlardır. Her ne kadar konka ameliyatları genellikle tedavi amacıyla gerçekleştiriliyor olsa da kimi durumda estetik amacıyla da başvurulabilmektedir.

Burun Eti Ameliyatı Nasıl Yapılır?

Konkadaki yapısal problemlerin büyük bir bölümü ameliyat ile tedavi gerektirir. Burun eti küçültme ameliyatı, günümüzde 3 farklı yöntem ile uygulanmaktadır:

Bu uygulamaların hepsi çoğunlukla genel anestezi, nadiren de lokal anestezi altında gerçekleştirilir. Burun etinin tamamen alınması veya burun etlerinin küçültülmesi amaçlanır.

  • Anestezi yapıldıktan sonra ameliyat süresi 30 dakika ila 90 dakika aralığında sürer. 
  • Burun eti ameliyatında burun etlerinin bir miktar küçültülmesi veya tamamıyla alınması işlemi gerçekleştirilir.
  • Burun etinin tamamıyla alınması, nadiren gerçekleştirilen bir uygulamadır. Çünkü burun eti, solunan havanın filtre edilmesini sağlar ve tamamıyla burun eti alınmış bir burun, işlevini tam anlamıyla gerçekleştiremez. 
  • Hasta konforunun ameliyat sırasında ve sonrasında sağlanabilmesi amacıyla genellikle tamponsuz cerrahi tekniklerine başvurulmaktadır. 
  • Burun eti ameliyatı sonrası, operasyon uygulanan kişinin yaklaşık olarak 72 saat müşahede altında tutulması gerekmektedir. 
  • Hastanın karşılaşabileceği komplikasyonların önüne geçebilmek adına bazı önlemler alınır.
  • İlaçlar ile ağrının kontrolü sağlanır ve en kısa sürede hastanın ayağa kalkabilmesi amaçlanır.

Yukarıda sıralanan işlemler, neredeyse tüm burun eti ameliyatı yöntemlerinde aynıdır. Fakat son teknoloji imkanlardan yararlanan bazı sağlık kuruluşlarında operasyonel farklılıklardan bahsedilebilir. Ayrıca müşahede süresinde değişiklikler olabilir.

Lazerle Burun Eti Ameliyatı (Lazer Konkaplasti)

Sıcak enerji tekniği ile burun eti küçültme operasyonlarından en sık tercih edileni lazerle burun eti ameliyatıdır. Lazerle burun eti ameliyatı yapan hastaneler oldukça fazladır. Tekniğin, diğer cerrahi yöntemlere göre birçok avantajı bulunmaktadır. Bunlar şu şekilde sıralanabilir:

  • Operasyon sonrasında daha az kabuk oluşumu
  • İyileşme süresinin daha kısa olması
  • Diğer bazı operasyonların akabinde görülen kötü koku duyumu, lazerle burun eti ameliyatından sonra çok az seviyede görülür. 
  • Burun eti küçülmede hedeflenen başarıya ulaşılması
  • Burun eti mukozasında meydana gelebilecek hasarın çok az olması
  • Hem yetişkinlere hem de çocuklara uygulanabilmesi

Radyofrekans Yöntemi ile Burun Eti Ameliyatı

Radyofrekans yöntemi, tıpta son zamanlarda en çok başvurulan tekniklerin başında gelmektedir. Kulak, burun, boğaz operasyonlarının birçoğunda tercih edilmektedir. Burun eti kaynaklı horlama, basit apne, küçük dil, yumuşak damakta sarkma veya kalınlaşma gibi problemlerde radyofrekans yöntemi ile burun eti ameliyatı yapılabilmektedir. Ayrıca dil kökünde şişlik gözlemlenen kişilere de uygulanabilir. Yöntemin avantajları şu şekilde sıralanabilir.

  • Radyofrekans enerjisi sayesinde dokuda oluşan ısı, mukozanın alt bölümünde yer alan salgı hücrelerinin azalmasını sağlar. Bu da aşırı burun akıntısının engellenmesine yardımcı olur.
  • Burun etinde veya damakta kesme işlemi yapılmaz.
  • Dikişsiz bir burun eti küçültme yöntemidir.
  • Ortalama 5 ila 10 dakika arasında sürmektedir. 
  • Operasyon sırasında tampon kullanılmaz.
  • Alt burun eti büyümelerinin tedavisinde yaşam kalitesinin artmasına yardımcı olan güvenli ve konforlu bir uygulamadır. 
  • Bireyin koku fonksiyonlarında kayıp görülmez.
  • Burun eti ameliyatının ardından göz çevresinde morarma veya şişlik ortaya çıkmaz.
  • Operasyon sırasında az miktarda anestezi verilerek, kişinin ağrı duyması engellenir.
  • İşlemden 3-4 saat sonra hasta taburcu edilebilir ve evine gidebilir.
  • Tek bir seansta %80 başarı oranına sahiptir. İstenilen sonuç alınamazsa, 3 ay sonra yeniden uygulama yapılabilir.
  • Burun eti ameliyatı sonrası iyileşme süresi diğer operasyonlara göre daha kısadır.

Burun Eti Ameliyatı Sonrası Dikkat Edilmesi Gerekenler

Burun eti ameliyatlarında hangi teknik uygulanırsa uygulansın; hastanın en az 1 gün süreyle yakından takip edilmesi gerekir. Aynı gün taburcu edilmesi mümkün olan tekniklerde ise hasta, kendi kontrolünü yapmalıdır.

  • Cerrahi burun eti ameliyatı tekniklerinde, burun eti ameliyatı sonrası nefes almada güçlük çekilmesi normaldir. Ameliyat sırasında uygulanan tampon, bu durumun oluşmasına neden olmaktadır.
  • Burun eti ameliyatı sonrası ödem, şişlik ve morluk gibi durumların kontrolünün sağlanması için bölgeye buz koyma gibi soğuk uygulamalar tavsiye edilmektedir. 
  • Burun eti ameliyatı sonrası burun tıkanıklığı, beklenmeyen fakat ortaya çıkabilmesi muhtemel bir sonuçtur. Burun eti büyümesinin nedeni gelişimsel veya kalıtımsal değil de alerjik ise; operasyon sonrasında burun tıkanıklığı olabilir. Böyle bir durumda alerji testleri ile tanı netleştirilir ve farklı tedavi yöntemleri uygulanabilir. 
  • Burun eti ameliyatı sonrası tampon uygulaması, operasyon bölgesindeki kan pıhtısının birikerek burnun şişmesini engellemektedir. Doktorun belirttiği bir süre sonunda tampon, doktor kontrolünde çıkarılır. Bu süreçten önce hasta kendi imkanlarıyla tamponu çıkarmaya çalışmamalıdır.
  • Burun eti ameliyatı sonrası sigara içilmemelidir. Dumanın teneffüs edilmesi sonucu hassas olan bölgede basınç artar. Bu da kılcal damarların çatlamasına veya yırtılmasına mahal verebilir. Doktorun bu konudaki önerilerini dikkat almak ve belirttiği süreden önce sigara içmemek gerekir. 
  • Burun eti ameliyatı sonrası kanama, sızıntı şeklinde bir süre devam edebilir. Burnu sümkürmek, eğilmek veya kalkmak, ağır bir yük kaldırmak, öksürmek ve ıkınmak kanama riskini artırabilir. Ciddi bir kanama durumuyla karşı karşıya kalındığında doktora başvurmak gerekir. 

Burun Eti Ameliyatı Riskleri

Her cerrahi prosedürde olduğu gibi burun eti ameliyatının da risklerinden söz edilebilir. Çoğu burun eti ameliyatında tolere edilebilecek kadar kan akıntısı gerçekleşebilir. Diğer olası riskler şunlardır:

  • Sinüzit belirtileri
  • Görme sorunları
  • Koku ve tat kaybı
  • Operasyon bölgesinde enfeksiyon
  • Yüzde ağrı
  • Sesin rezonansında veya kalitesinde değişiklik
  • Göz çevresinde şişlik ve morarma

Bazı komplikasyonlar çoğunlukla beklenen seviyede gerçekleşse de bazı durumlarda acil tıbbi müdahale gerektirebilir. Şu belirtilerle karşılaşıldığında durumun ciddi olduğu düşünülmelidir:

  • Aşırı kanama
  • Ateş düşürücü kullanımı yapıldığında bile devam eden yüksek ateş (38,6 °C ve üzeri)
  • İlaçlara yanıt vermeyen keskin baş ağrısı
  • Burun ve göz çevresinde artan şişlik
Makaleyi faydalı buldun mu?
2
0
Makeleyi Paylaşın

Burun Eti Ameliyatı ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular

Burun eti ameliyatı ne kadar sürer?

Gelişen tıp teknolojisi, cerrahi operasyonların ve alternatif tekniklerin uygulama süresini azaltmaktadır. Burun eti ameliyatları kişiye özel uygulamalar olduğundan, kesin bir ameliyat süresinden bahsetmek doğru değildir. Fakat ortalama değerlerden söz etmek gerekirse; lazerle burun eti ameliyatı 12-15 dakika, cerrahi müdahalede 30-90 dakika, radyofrekans tekniği ile 5-10 dakikada gerçekleştirilmektedir.

Dr. Deniz Gölgeli

Burun eti ameliyatında burun şekli değişir mi?

Başarılı bir burun eti operasyonunda burun şeklinin değişmesi beklenmez. Bu operasyon burun içindeki duvara uygulanır. Ancak burun yamukluğu nedeniyle gerçekleştirilen işlemlerde, burnun istenilen şekle getirilmesi amaçlanır. Hem burun iç duvarı hem de burnu çevreleyen kemikler operasyona tabi tutulur. Dolayısıyla bu işlemlerde burun şekli değişir.

Dr. Deniz Gölgeli

Burun eti ameliyatı kaç yaşında yapılır?

Burun eti ameliyatları estetik amacıyla yapılacaksa; yaş sınırı kadınlarda 17, erkeklerde 18'dir. Fakat tedavi amacıyla (burun genişliğine bağlı nefes almada güçlük, vb. nedenlerden dolayı) yapılacaksa alt yaş sınırı aranmayabilir. Üst yaş sınırı ise herhangi bir burun eti ameliyatında yoktur.

Dr. Deniz Gölgeli

Burun eti ameliyatı zor mu?

Burun eti ameliyatı hasta açısından başarı oranı yüksek ve rahat geçen bir operasyon olmasına karşın; ameliyat sonrasında çeşitli riskleri barındırması nedeniyle en çok korkulan operasyonlardan birisidir. Fakat operasyonu uygulayacak olan hekimin deneyimli olması ve ameliyat sonrasında özenli olunması karşılaşılabilecek istenmeyen durumların önüne geçilebilmesi açısından önemlidir.

Dr. Deniz Gölgeli

Burun eti ameliyatı sonrası baş ağrısı normal mi?

Burun eti ameliyatı sonrası en yaygın görülen semptomlardan birisi baş ağrısıdır. Genellikle alın ve çevresinde, hafif veya orta şiddetli seyreder. Ameliyattan sonraki 1 ila 4 hafta boyunca sürekli azalan bir şekilde ağrı hissedilebilir. Fakat doktorun önerdiği ağrı kesiciler, etkili değilse ve daha keskin ağrılar var ise doktora başvurulmalıdır.

Dr. Deniz Gölgeli