SILS Nedir?
Laparoskopik cerrahi yöntemlerinden biri olan SILS, vücuda sadece tek bir delikten girilerek yapılan ameliyat türüdür.
Laparoskopik cerrahi yöntemlerinden biri olan SILS (Single İncision Laparoscopic Surgery), vücuda sadece tek bir delikten girilerek yapılan ameliyat türüdür. Açık ameliyat türüne göre çok daha avantaj sağlayan SILS yöntemi ile cerrahi işlem tıpta birçok farklı alanda kullanılmaya başlanmıştır.
Uygulama tekniği olarak laparoskopik cerrahi işlemlere benzer. Ancak laparoskopik ameliyatlarda vücuda farklı yerlerden 4 ya da 5 tane delik açılarak vücuda girilir. Ancak SILS yöntemi ile yapılan cerrahi işlemlerde göbek deliğinden tek bir delik açılır.
Kötü ve iyi huylu tümör hastalıkların tedavisinde etkili bir yöntem olan SILS, tek insizyondan (tek bir doku ya da organ) yapılan laparoskopik cerrahi işlemidir. Geniş uygulama alanına sahip olan SILS yöntemi hem hasta hem de ameliyatı yapan doktor açısından avantajları vardır.
Dünyada ilk kez 2007 yılında uygulanan SILS yöntemi, açık ameliyata göre uygulaması çok daha kolay ve hastanın iyileşme süresi kısa olduğu için en fazla tercih edilen ameliyat türüdür.
SILS Hangi Hastalıklarda Uygulanır?
SILS yöntemi genellikle aşağıdaki hastalıkların tedavisinde kullanılmaktadır:
- Safra kesesi ameliyatı
- Reflü tedavisi
- Morbid obezite (ölüm riski bulunan aşırı şişmanlık)
- Mide küçültme ameliyatı
- Apandisit ameliyatı
- Kasık duvarı fıtığı
- Karın duvarı fıtığı
- Akalazya (yemek borusu ile mide arasında oluşan sindirim sistemi sorunu)
- İnce ve kalın bağırsak ameliyatları
- Laparoskopik cerrahi ile uygulanabilen tüm ameliyatlar aynı zamanda Sils yöntemi ile de yapılabilmektedir.
SILS Yönteminin Avantajları
SILS yöntemi ameliyat sırasında ve sonrasında hem doktor hem de hasta için pek avantaj sunmaktadır. Bu avantajlar ameliyatın başarı oranını yükselttiği gibi hastanın daha hızlı sürede normal yaşantısına dönmesini sağlamaktadır. SILS yönteminin avantajları:
- Hasta ameliyat bittikten bir gün sonrası hemen normal hayatına geri dönebilir. Hasta açık ameliyatlara göre çok daha hızlı iyileşir.
- Hastanede ya da evde yatış süresi oldukça kısadır.
- Sadece vücuda tek bir delik açılarak ameliyatın yapılması ağrı, acı gibi olumsuz etkilerin daha az hissedilmesini sağlar.
- Açılan deliğin tek ve göbek deliğinden olması estetik açıdan kötü görünümü önler. Ameliyat sonrası cilt üzerinde herhangi bir iz kalmaz.
- Ameliyat esnasında ve sonrasında enfeksiyon kapma olasılığı yok denecek kadar azdır. Ayrıca ameliyat sonrası herhangi bir komplikasyon görülmediği için hasta açısından oldukça rahat bir uygulamadır.
SILS Ameliyatı Nasıl Yapılıyor?
SILS ameliyatı, rahatsızlık türüne ve boyutuna bağlı olarak farklı şekillerde yapılmaktadır ancak ameliyat sırasında izlenen yol genellikle aşağıdaki gibidir:
- Ameliyat öncesi hastaya gerekli tetkikler yapılarak hastanın SILS yöntemi için uygun olup olmadığı incelenir.
- SILS yöntemi ile ameliyata karar verildikten sonra hasta uygulama hakkında bilgilendirilir.
- Hasta ameliyathaneye getirilir. Hastaya ameliyat giysisi giydirilerek klasik ameliyatlarda olduğu gibi gerekli ön hazırlıklar yapılır.
- Anestezi uzmanı hastaya sakinleştirici ilaç verir ve genel anestezi uygular.
- Hasta uyumaya başlayınca soluk borusuna entübasyon tüpü yerleştirilir. Böylece hastanın ameliyat sırasında solunumunun devam etmesi sağlanır. Hasta anestezi etkisiyle ağrı acı hissetmez. Kaslar hareketsizleşir ve bilinç tam anlamıyla kapanır.
- Kesi yapılmadan önce hastanın karın bölgesi klorheksidin (mikroorganizmalara karşı antibakteriyel sıvı) ve povidon iyot (antiseptik dezenfektan) içeren solüsyonlarla silinerek mikrop kapma riski önlenir.
- Hastanın vücudunun üst bölümü örtülerek hava yolu ile hastaya mikrop bulaşması önlenir.
- Göbek deliğine gözle görülmeyecek şekilde yaklaşık 2 cm kesi yapılır. Vücut içine işlem yapılacak aletlerin girebilmesi için tünel açılır.
- Safra, apandisit, mide, bağırsak gibi istenilen bölgedeki damarlara ulaşılır.
- Vücut içerisinden istenilen organı çıkarmada kullanılan alet, kesme, dikme aleti ve kamera olmak üzere dört farklı alet açılan tek delikten içeri sokularak ameliyat yapılır.
- Cerrah işlemi yaparken aynı zamanda kamera ile organın durumunu gözler.
- Safra ameliyatında ise karın içine dren adı verilen bir tüp yerleştirilir. Bu tüpün amacı safranın alınması esnasında safradan çıkan zehirli sıvıların kana ya da diğer organlara ulaşmasını önlemektir. Ayrıca bu sıvıları karında tek bir noktada birikmesi önlenmiş olur.
- Vücuttan çıkarılan organlar tek bir parça halinde çıkarılmaya çalışılır.
- Ardından hastalığın tanısının konulması amacıyla organ patoloji bölümüne incelenmek üzere gönderilir.
- İşlem bitince damarların kapatılması için metalik klipler kullanılır. Ardından göbek deliği kapatılarak ameliyat işlemi bitirilir.
- Hasta bir süreliğine servise veya yoğun bakım ünitesine alınır.
SILS Yöntemi Hangi Durumlarda Yapılmaz?
- Karın içi normal anatomisi bozulmuş, karın içinde yapışıklık oluşmuş ya da daha önce karın bölgesinden ameliyat olmuş kişileri SILS yöntemi ile ameliyat etmek hastaya ciddi zararlar verebileceğinden dolayı yapılması önerilmez.
- Önceden SILS yöntemi ile başlanan ameliyat bazı durumlarda açık ameliyat türüne dönüşebilir. Yapılan ameliyat esnasında kesiklerin ve yaraların oluşması, enfeksiyon kapma riskinin ortaya çıkması ya da kanamanın hızlanması gibi durumlarda ameliyata SILS yöntemi ile devam etmek mümkün olmaz. Bu durumda cerrahın kontrolü altında açık ameliyata geçiş yapılır.
Ameliyat Sonrası Ortaya Çıkabilecek Olası Komplikasyonlar Nelerdir?
SILS ameliyatı sırasında ve sonrasında çeşitli risk ve komplikasyonların görülme olasılığı az da olsa vardır. Ameliyat öncesinde test ve tetkiklerin yapılması, hastalık öyküsünün incelenmesi ve doktorun başarısı, bu ameliyat sırasında oluşabilecek risk durumlarını azaltmaktadır. Olası komplikasyonlar aşağıdaki gibidir:
- SILS ameliyatı açık ameliyatlara ve 4-5 tane delik açılan diğer laparoskopik ameliyatlara göre daha az risklidir. Ancak aşağıda belirtilen komplikasyonların görülmesi halinde hemen ameliyatınızı yapan doktor ile iletişim kurulması sorunların büyümeden önlenmesini sağlar.
- Ateş
- Karın bölgesinde şiddetli ağrı
- Ameliyatlı bölgenin şişmesi ya da açılması
- Kanlı dışkı
- Kusma
- Ameliyatlı bölgede akıntı olması
- İdrar yaparken yanma hissi
- Göğüs ağrısı
- Nefes darlığı
SILS ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular
Laparoskopik (Kapalı) Yöntem ile SILS yöntemi arasındaki fark nedir?
Teknik olarak laparoskopik yönteme benzeyen SILS çok daha ağrısız ve estetik açıdan sorunsuz bir uygulamadır. Laparoskopik yöntemde karına 4-5 delik açılırken SILS yönteminde hastanın karın bölgesine sadece tek bir delik açılır. Ayrıca ameliyat esnasında tek delik açılmasından dolayı daha az ağrı, enfeksiyon veya fıtık gelişim riski söz konusudur.
SILS yöntemi ile ameliyat ne kadar sürer?
Açık ameliyata göre çok daha kısa sürede tamamlanan SILS uygulaması hangi organa işlem yapılacağına göre farklılık gösterir. Karın bölgesinde olan apandisit, safra, bağırsak yada mide bölgelerine yapılan ameliyatlar ortalama 30 dakika ile 3 saat sürer. Ameliyat esnasında ortaya bazı sorunların çıkması normal kabul edilir. Yapılan ameliyatın uzun sürmesi hastanın durumunun kötüye gittiği anlamına gelmez.
SILS ameliyatının yan etkileri var mı?
Hasta anestezinin etkisi altında bulunduğu süre boyunca hareketsiz durduğu için sırt bölgesinde kas, eklem ve kemik ağrılarının olması normaldir. Bu nedenle hastaya damar yolu ile güçlü bir ağrı kesici verilir. Açık ameliyatlara göre çok daha kısa süre içerisinde hasta sıvı yiyecekler tüketmeye başlayabilir. Ayrıca bağırsak hareketinin azalması ve bulantı gibi kısa süreli sorunlar görülebilir.
Ameliyat sonrası beslenme nasıl olur?
Hastanın sindirim sistemine uygulanan SILS ameliyatı sonrası hasta 48 saat boyunca ağır yiyecekler tüketmemelidir. Mide ve bağırsak hareketlerinin yavaşlaması nedeniyle sindirimi kolay olan sıvı besinler ameliyattan 5-6 saat sonra tüketilmeye başlanabilir. Ancak ilk 2 gün fazla besin tüketilmemeye dikkat edilmelidir.
SILS ameliyatı sonra banyo ne zaman yapılır?
SILS ameliyatı sonrası vücutta ciddi bir yara olmadığından hasta 1 gün sonrasında banyo yapabilir. Göbek deliğine sert darbeler yapılmamalı ve sabun gibi kimyasal maddelerin ameliyatlı bölgeye ulaşmamasına dikkat edilmelidir. Pansumanın ıslanmamasına dikkat edilmeli ve doktorun önerileri dikkate alınmalıdır.
SILS ameliyatı sonrası vücutta iz kalır mı?
Günümüzde estetik açıdan vücutta hiçbir iz bırakmaması nedeniyle sıkça yapılan SILS ameliyatı sonrasında gözle görülür herhangi bir iz kalmaz. Göbek deliğinden 2cm’lik küçük bir kesinin açılması dikiş ya da yara izinin görülmesini engeller.
SILS ameliyatı fiyatı nedir?
ILS ameliyatı ileri seviye laparoskopik cerrahi becerisine sahip deneyimli cerrahlar tarafından yapılır. Ameliyat için modern laparoskopik cihazlar, yoğun bakım ünitesi ve ihtiyaç duyulan tüm tıbbi aletlerin mevcut olması gereklidir. Riski az ancak bilgi ve tecrübenin yanı sıra modern cihazların kullanımına ihtiyaç duyulan bir uygulama olduğu için pahalı bir ameliyattır. Tam teşekküllü hastanelerde yapılan SILS ameliyatı fiyat bilgisi için hastanelerin cerrahi bölümlerinden bilgi alabilirsiniz.