Beyin Yorgunluğu
Kişinin hem fiziksel hem de ruhsal açıdan yorgun ve eksik hissetmesi durumuna beyin yorgunluğu adı verilmekte olup, tedavisinde; neden olan hastalık belirlenip tedavi planı uygulanmaktadır.
Beyin Yorgunluğu Nedir?
Beyin yorgunluğu, kişinin hem fiziksel hem de ruhsal yönden kendini eksik ya da yorgun hissettiğini ifade eden olumsuz bir sağlık durumudur. Bu durumun tamamen kişiden kişiye değişen sebepleri ve belirtileri olabilir. Genellikle bu durum günlük hayatınızın oldukça hareketli ve sürekli düşünce eylemi içerisinde geçmesi ile alakalıdır. Her yeni bir güne uyandığınız zaman stres içerisinde bir ortamın içerisine kendinizi bırakmanız ile ilgilidir.
Beyin, sinirler ve omurilik yardımıyla merkezi sinir sisteminin kontrol eder, çevresel sinir sistemini yönetir ve neredeyse insan vücudunda onlarca farklı fonksiyonun düzenlenmesinde önemli bir rol oynar. İnsan beyni farkında olmadan bir sürü yapılması gereken işlemi otomatik olarak bizler farkına varmadan halleder. Günümüzde ise zihin yorgunluğu gibi kelimeler ile karşılaşılmaktadır. Bu durumun nedeni ise günlük yaşantımızdaki düşünceli işler, hatıra ve üzüntülerimiz nedeniyle beynimizin biyokimyasının zaman içerisinde değişmesiyle alakalıdır.
Teknolojik gelişmeler ile birlikte hayatımızın odak noktası haline gelen telefonlar ya da bilgisayarlar, kalabalık şehir hayatı, oksijen yönünden oldukça fakir iş yerleri ve hayatın bir yerinden tutunma çabası beyin yorgunluğuna yol açmaktadır.
Beyin Yorgunluğu Belirtileri
Beyin yorgunluğu yüzlerce farklı belirti ile karşımıza çıkabilir. Öncelikle hastaların birçoğu somut olarak yorgun olduğunu, hissiz olduğunu, içsel sıkıntılarının olduğu ve depresyona girdiğini ifade edebilir.
Bunların yanı sıra en çok görülen beyin yorgunluğu belirtileri ise;
- Odaklanma güçlüğü,
- Unutkanlık,
- Herhangi bir faaliyet için genellikle isteksiz olma,
- Öğrenme ve ezberleme konusunda sorunlar yaşama,
- Beynin tam ortasında ağırlık ve ağrı hissi,
- Tahammül seviyesinin en alt düzeye inmiş olması,
- Çabuk sinirlenme,
- Uykusuzluk,
- Çarpıntı,
- Baş ağrıları,
- El ve ayak terlemeleridir.
Beyin Yorgunluğu Nedenleri
Beynin verimli ve doğru çalışabilmesi için yeterli miktarda şekere ihtiyacı vardır. Şeker eksikliği durumunda beynin yeterli çalışabilmesi mümkün değildir. Şeker alımının az ya da fazla olması beyni etkilerken onlarca farklı sebepten dolayı beyin yorgunluğu sorunu ortaya çıkabilir.
Kronik Stres
Kronik stres, uzun bir süre stresli bir ortamın içerisinde bulunma anlamına gelmektedir. Hayatınızın her anında stres sizin ile bütünleşmiş demektir. Stres anında kortizol adı verilen hormonun seviyesini yükselir. Beyin uzun süre bu hormona maruz kaldığı zaman özellikle hafıza fonksiyonlarında bozulma ya da tamamen işlevini kaybetmesine maruz kalabilir. Bu durum sonucunda beyin yorgunluğu ya da zihin yorgunluğu meydana gelebilir.
Yoğun İş Temposu ve Havasız/Dar Ofisler
Günde 8 saatten daha fazla çalışmak insanların sosyal yaşamlarını en asgari düzeye indirmesi anlamına gelir. Sürekli olarak işe gidip gelme durumunda kendinize vakit ayıramadığınız için bu yoğun iş temposundan sıkılarak beyin yorgunluğu meydana gelebilir. Bunun yanı sıra yoğun iş temposuna birde havasız ve dar ofisler eklendiği zaman kendinizi bunalımda hissedebilirsiniz.
Elektromanyetik Kirlilik
Günümüzde 7'den 70'e neredeyse bütün bireylerin elinden cep telefonları, tablet veya bilgisayarların düşmediğini görebilirsiniz. Cep telefonları, baz istasyonları, televizyon dalgaları ve yüksek gerilim hatları beyni direkt etkilediği için beyninizin yorulduğunu hissedebilirsiniz. Sürekli olarak telefona baktıktan sonra kendinizi yorgun hissetmeniz oldukça doğaldır.
İlaçlar ve Vitamin Eksikliği
Düzenli olarak kullandığınız ilaçlar yan etkilerinden dolayı insan beynine yorgun hissettirebilir. Bunun yanı sıra vitamin eksikliği oldukça önemli bir husustur. B12, folik asit, demir eksikliği ve tiroid hormonlarının dengesiz ya da eksik olması insan beyninin aşırı yorulmasına sebep olur. Bu durumun uzun süre tekrar etmesi kişinin kendini çok yorgun ve halsiz hissetmesine neden olur.
Alkol/Madde Bağımlılığı
Madde ve uyuşturucu uykusuzluğa sebep olacağı için beyin uykusuzluk halinde ekstra efor sarf ederek olumsuz etkilenir. Bu durumun uzun süre devam etmesi halinde kişi beynini yorgun hisseder.
Beyin Yorgunluğu Teşhisi
Beyin yorgunluğu, kişisel problemlere ya da yaşam tarzınıza göre değişiklik gösterebilir. Nörolojik ya da psikolojik bir muayene esnasında uzman bir hekim tarafından belirtilerinizin ve ruh halinizin dinlenmesi gerekir. Bu işlemin ardından anlatılanlara göre teşhis aşamasında Klasik EEG (Elektroensefalografi) testi yapılabilir.
EEG (Elektroensafalografi), hem uyku hem de uyanıklık halinde beyin üzerinde meydana gelen sinirsel faaliyetlerin kağıt üzerine dalgalanma şeklinde yansıtılması olayına denir. Saçlı deri üzerine yaklaşık 20-23 tane elektrotun jel yardımıyla yerleştirilmesi ile bu tedavi yöntemi gerçekleştirilir. Bu yöntem oldukça ağrısız ve zararsız bir şekilde yapılmaktadır.
Beyin dalgalanmalarında herhangi bir nörolojik hastalık tespit edilmemesi halinde psikoloji servisine sevk edilir. Psikoloji servisinde uzman hekim terapi eşliğinde konuşma esnasında beyin yorgunluğunun asıl nedeni belirlenmeye çalışır. Bunun için beyin yorgunluğu testi hekim tarafından uygun görülürse yapılabilir.
Beyin Yorgunluğu Tedavisi
Beyin yorgunluğunun teşhisi aşamasında ortaya çıkan faktörler üzerine tedavi aşamasına geçilir. Örneğin, beyin yorgunluğunun asıl sebebi vitamin eksikliği olduğu tespit edilmesi halinde beyin yorgunluğu için vitaminler tedavisine geçiş yapılır. Demir eksikliğinden kaynaklı ise demir preparatları uzman hekim tarafından order (reçete) edilir.
Beyin yorgunluğu tamamen kişinin yaşam standartlarından dolayı ortaya çıkmış olduğu tespit edilirse uzman psikolog eşliğinde tedavi sürecine geçilir. Bu tedavi sürecinde kişinin beyin yorgunluğunu en aza çekebilmek amacıyla psikoterapi tedavisi yapılabilir.
Psikoterapi ile Beyin Yorgunluğu: Uzman hekim eşliğinde psikoterapi esnasında kişinin yorgunluğunu en alt düzeye çekebilmek amacıyla iş ya da sebep olan etkenin ortadan kaldırılarak sosyal yaşama daha aktif katılmasını sağlamak hedeftir.
Nörolojik muayene esnasında bilinç, algı ya da dikkat bozukluğu tespit edilmesi ve bununla ilişkili olduğu düşünülmesi halinde uygun tıbbi tedavi yöntemi başlatılabilir. Bu tedavi kesinlikle uzman hekimin gözetimi altında yapılmalıdır.
Beyin Yorgunluğu Tedavi Edilmezse
Uzun bir süre beyin yorgunluğu hissettiğini ifade etmesi halinde hasta birey kendisini yalnız ve çaresiz hissedebilir. Bu duruma bağlı kalarak depresyon ve duygu durum bozuklukları görülebilir. Depresyon sürecinin ne kadar süreceği ve kaybolacağı hissi ise tamamen kişinin kendisi ile alakalıdır. Bu durum bir ay kadar sürebilirken ömür boyu da devam edebilme tehlikesi vardır.
Beyin yorgunluğu kişinin sosyal yaşantısı ve iş temposuna bağlı kalarak daha fazla meydana çıktığı düşünülürse bu durumun önüne geçilmemesi halinde tahammülsüz bir birey ve sinir nöbetleri geçirebilme olasılığı vardır.
Beyin Yorgunluğuna Ne İyi Gelir?
Beyin yorgunluğunu en asgari düzeye indirebilmek tamamen kişinin elinde olan bir durumdur. Bu durumu sürekli şikayet haline getirmemek adına bir takım faaliyetler/aktiviteler yapılması gerekir.
- Sağlıksız dar ofislerden, kötü çalışma şartlarının düzeltebilmesi için patron ile konuşmaların yapılması beyin yorgunluğunun atlatılması için oldukça önemlidir.
- Sınavlara hazırlanan bir öğrencinin beyin yorgunluğu yaşadığını ifade etmesi halinde müzik ya da arkadaş grupları ile birlikte hobi aktiviteleri yapabilir. Örneğin, bowling salonuna gitmek, birlikte sinema izlenmesi gibi.
- Beslenme düzenine dikkat edilmesi yorgunluğun en önemli safhasıdır. Böğürtlen, yeşil sebze, sıcak kakao, balık, üzüm suyu, fındık ve ceviz gibi besinleri tüketebilirsiniz. Bu besinler hem yorgunluğa iyi gelirken hem de iyi bir beslenme açısından önemlidir.
- Yoğun bir iş temposunda çalıştığınızı düşünüyorsanız kendinize vakit ayırmalısınız. Örneğin, yoğun geçen bir haftanın ardından doğada bir gün geçirmek size iyi gelecektir. Unutmadan hatırlatalım ki bir yıl boyunca çok yoğun bir tempo halinde çalışıp bir haftalık tatil yaptığınız zaman beyin yorgunluğunuzu geçeceğini düşünmek yanlış bir davranıştır.
- Elektromanyetik dalgalar ile çok fazla vakit geçiriyorsanız vücudunuzdaki enerjileri bırakmak adına çıplak ayak ile toprağa basarak yürüyüşler yapabilirsiniz. Ayakların sık sık toprakla temas ettirilmesi iyi gelecektir.
- Müzik aletleri ile uğraşmak, spor salonuna kayıt olup düzenli egzersiz yapmak ya da haftada en az bir ya da iki gün arkadaşlara vakit ayırmak sosyal yaşantınız açısından önemlidir.
Beyin Yorgunluğuna Ne İyi Gelmez?
Herhangi bir yoğun çalışmanız halinde beyin yorgunluğu ya da vücudunuzun yorgun olması gayet doğaldır. Bu durumun sık sık tekrarlanması beyin yorgunluğu yaşadığınız anlamına gelmektedir. Örneğin, haftada en az 3 ya da 4 gün beyin yorgunluğu yaşadığınızı ifade ederek kendinizi yalnızlık psikolojisi içerisine bırakarak sosyal yaşantınızdan uzaklaşmak bu tıbbi durum için iyi gelmeyecektir.
Sürekli olarak dinlenme ihtiyacı sizleri sosyal yaşantınızdan koparacağı için yalnızlık sendromuna yakalanabilirsiniz. Bu yalnızlık sendromu zaman içerisinde depresyon ve kendisini öfke nöbetlerine bırakabilir.
Beyin yorgunluğu yaşadığınızı ifade ederek sık sık ağrı kesici ya da kas gevşetici ilaçlar kullanmak zararlıdır. Bu ilaçların faydası olduğu kadar yan etkilerinin olduğu da ihmal edilmemelidir. Sık sık ilaç kullanan bireyler ilaç bağımlılığı yaşayabilir ve bu durum oldukça tehlikelidir.
Beyin Yorgunluğu için Hangi Doktora Gidilir?
Beyin yorgunluğunun hangi sebepten dolayı kaynaklandığının tespit edilmesi gerekir. Bunun için öncelikle Nöroloji bölümüne muayene olmalı ardından sonra psikolojik kökenli bir sorun tespit edilmesi halinde Psikoloji bölümüne görünmelisiniz.
Kamu ya da özel kuruluşların nöroloji ve psikoloji bölümleri bulunmaktadır. Bunun yanı sıra psikoloji için özel kliniklere müracaat edebilirsiniz.
Beyin Yorgunluğu ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular
Beyin yorgunluğu nasıl giderilir?
Beyin yorgunluğunu iki aşamalı olarak değerlendirmek gerekir. Bu aşamalardan birincisi sürekli meydana gelmeyen özellikle yoğun tempo içerisinde geçirdiğiniz günlerden birinde yaşadığınız yorgunluk; ikinci aşaması ise neredeyse haftanın her günü beynen bireyin kendini yorgun hissettiğini ifade etmesidir.
Birinci aşamalı kısmın tedavisi için kesinlikle dinlenmek gerekir. Yoğun ve tempolu geçen günün ardından sağlıklı bir uyku ve beslenme kesinlikle iyi gelecektir. Ertesi gün oldukça enerjik bir şekilde güne başlayabilirsiniz.
İkinci aşamalı kısmın tedavisi ise yaşadığınız yaşam şartlarına göre değişiklik gösterir. Genellikle giderilmesi için hasta bireyin kendisine vakit ayırması önemlidir. Beyin yorgunluğu yaşayan kişinin stresli ortamlardan uzak durması, düzenli bir uyku düzeninin olması, sağlıklı beslenmesi, yoğun iş temposundan vakit ayırarak arkadaşlarıyla aktiviteler düzenlenmesi, düzenli olarak egzersiz yapması ve müzik dinlemesi gerekir. Bu sayede beyin yorgunluğunu en asgari düzeye indirebilir.