Sosyal Medya Bağımlılığı
Sosyal medya bağımlılığı, kişinin çok fazla sosyal medyada zaman geçirmesi ve orada gördüklerine özenmesi olup psikoterapi ve medikal yöntemler ile tedavi edilmektedir.
Sosyal Medya Bağımlılığı Nedir?
21.yüzyıldaki teknolojik gelişmelerin toplum hayatına faydası oldukça fazladır. Kişilerin günlük yaşamını kolaylaştıracak teknolojik araç ve gereçler ile insanlık her yeni gelen güne gözlerini daha farklı gelişmeler ile açabilmektedir.
Toplumda teknolojinin yaygınlaşması ile bilişimin bazı negatiflikleri görünür hale gelmiştir. Teknolojik gelişmelere bağlı olarak oluşan en önemli olumsuzluk hiç kuşkusuz internetin, daha doğrusu sosyal medyanın bağımlılık yapacak hale gelmesidir.
Sosyal medya internet üzerinden kurulan sanal bir ağdır. Bu ağda kişiler içerik üretir. Bunları sunar veya pasif olarak sunulan içerikleri takip eder.
Çağımızda özellikle genç erişkinlik ve ergenlik döneminde sık görülen sosyal medya bağımlılığı kişide ciddi sosyolojik, psikolojik ve fizyolojik zararlar oluşturmaktadır.
Özellikle son dönemlerde sosyal medya kullanım yaş aralığının giderek daha geniş olması sosyal medya kitlesinin artmasına bu da bağımlılığın daha da yayılmasına neden olmuştur.
Sosyal medyada kişiler arası yüz yüze iletişim kurma gereğini aza indirmeye başlayarak, kişide olumsuz psikolojik etkiler bırakarak, kişinin toplum içerisindeki konumunu etkileyerek oldukça dikkat edilmesi gereken bir halk sağlığı sorunu haline gelmiştir.
Sosyal Medya Bağımlılığı Belirtileri Nelerdir?
Sosyal medya bağımlılığı etkisini birçok alanda hissettiren bir sorun olduğu için bağımlılığın belirtileri de çok çeşitlidir.
Sosyal medya bağımlılığının psikolojik, toplumsal, fiziksel belirtileri görülebilmektedir.
Bu belirtileri tek tek açacak olursak;
- Psikolojik etkileri; bağımlılık boyutuna ulaşmış kadar uzun süreli ve fazla kullanılan sosyal medya hesapları belli bir süre sonra kişide özsaygı azalmasına neden olabilmektedir. İnternette kurulan ve gerçek olmayan dünyanın oldukça “pembe” bir dünyayı gözler önüne sermesi kişinin kendi yaşamına, çevresine, varoluşuna büyük bir eksiklik olarak bakmasına neden olur. Bu eksikliğin boyutu zamanla daha da derinleşir. Kişi hayalini kurduğu sanal ve “güzel” dünyaya imrenerek bakar. Bu da kişiyi derin bir umutsuzluk ile mutsuzluğa sevk eder. Kişinin bağımlılık öncesi yaşantısından uzaklaşması da varoluşsal sancılar yaşadığının göstergesidir. Duygularda küntleşmeler, hislerin azalması ile bu durum daha da korkunç bir hal alır. Sosyal medya bağımlılığının psikolojik olarak kişide oluşturduğu en önemli etkisi kişinin başka aktiviteler yapmaktan kaçınarak sadece bağımlı olduğu sosyal medyaya ulaşmaya çalışmasıdır. Kişide sosyal medya unsurlarından uzak kalmak istememe durumu ve uzak kaldığında agresiflik de sık görülen psikolojik belirtilerindendir.
- Sosyal medya bağımlılığındaki toplumsal belirtiler kişinin çevresinden soyutlanması, toplum tarafından iyi karşılanmanın sosyal medyaya yansıttığı haliyle olduğunu düşünmesi ve gerçek kişiliğinden çıkıp sosyal medyada etkin bir hale gelmeye çalışma çabası olarak sayılabilir. Kişinin bu durumda özsaygısındaki belirleyicileri değişir. Bu da kişinin kendini değerli hissetmek için farklı uğraşılara girmesine sebep olur.
- Sosyal medya bağımlılığının fiziksel belirtileri de vardır. Bunlar özellikle sosyal medyaya uzun süreli maruz kalmaya dayalı şikâyetlerdir. Fiziksel belirtilerden en sık görüleni uykusuzluk, baş-boyun ağrısı ve gözlerde ağrılardır. Kişide uzun süre telefon, bilgisayar, tablet kullanımına bağlı olarak en sık uykusuzluk görülür. Gece- gündüz aşırı internet kullanımına bağlı olarak kişide gün içerisinde yorgunluk ve uykusunu alamama durumu sık görülür.
Sosyal Medya Bağımlılığı Nedenleri Nelerdir?
Sosyal medya kullanıcılarının kullanım amaçları öncelikli olarak boş zaman geçirme şeklinde başlasa da sonraki süreçte sosyal medya kişinin hayatında araç olmaktan çıkıp amaç olmaya başlar.
Kişi sosyal medyayı oyun oynamak, vakit geçirmek, iletişim kurmak, fotoğraf atmak, alışveriş yapmak veya yakın- uzak çevresini takip etmek amaçlarıyla kullanabilir.
Kimi zaman kendini aşırı beğenmiş (narsist) kişilerin sık olarak sosyal medyayı kullandığı bilinse de yüksek oranda sosyal fobisi olan kişiler de çevre ile birebir iletişim halinde olmaktansa internet ve sosyal medya bağımlılığına sahip olmaktadırlar.
Kişide boş vakti verimli bir şekilde değerlendirme bilincinin gelişmemiş olması da sosyal medya kullanımını arttırmaktadır.
Sosyal Medya Bağımlılığı Teşhisi
Sosyal medya bağımlılığında teşhisi anamnez ve sosyal medya kullanım ölçeği ile yapılabilir.
Anamnezde kişiye sosyal medyayı ne kadar süredir kullandığı, sosyal medyayı daha çok hangi nedenlerle kullandığı, sosyal medyada ne kadar zaman geçirdiği, gün içerisinde yapması gerekenleri sosyal medya kullanımına bağlı aksatıp aksatmadığı, sosyal medya kullanımına bağlı psikolojik, sosyolojik ve fiziksel belirtiler yaşayıp yaşamadığı sorgulanır.
Sosyal medya kullanım ölçeğinde ise 41 maddelik bir form bulunmaktadır. Bu formda kişiye yöneltilen sorulara verilen cevaplarla kişideki sosyal medya bağımlılığının şiddeti “her zaman” “sık sık” “ara sıra” “nadiren” gibi cevaplar ile değerlendirilir.
Sosyal Medya Bağımlılığı Tedavisi
Sosyal medya bağımlılığı teşhisi konulduktan sonraki aşamada kişideki sosyal medya bağımlılığının şiddetine göre tedaviye geçilir. Tedavide kullanılacak esas metot bilişsel davranışçı terapidir.
Hafif şiddetteki sosyal medya bağımlılığında psikoterapi ve sosyal medya aracından uzak kalma yöntemleri uygulanabilecekken ağır seyreden sosyal medya bağımlılığında ise davranış terapisine ek olarak ilaç tedavisi de uygulanabilir.
Kişide sosyal medya erişimi kısıtlamasında agresyon görülebilir. Sakinleştirici ilaçlar kullanımı bu aşamada geçerli olabilmektedir. Kişideki depresyon için de antidepresan ilaçlar kullanılabilir.
Ayrıca bazı durumlarda kişiyi sosyal medyayı yoğun olarak kullanmasına tetikleyen kişilik bozuklukları da olabilir. Bu durumda da altta yatan kişilik bozukluğunun tedavisi için ilaç kullanımı ve davranış terapileri uygulanmalıdır.
Sosyal Medya Bağımlılığı Tedavi Edilmezse
Sosyal medya bağımlılığı şiddetine göre kişide kendiliğinden tedavinin mümkün olabileceği hafif şiddette görülebileceği gibi psikoterapi ve ilaç tedavileri ile tedavisinin mümkün olduğu daha ağır şiddette de seyredebilir.
Fakat her koşul için de kişinin durumunun bilincinde olması ve gerekli tedaviyi uygulamaya istekli olması gereklidir.
Tedavi edilmeyen sosyal medya bağımlılığı ilerleyici olabilir, kişide psikolojik ve bedensel şikayetler oluşturabilir. Bu da sosyal medya bağımlılık tedavisini güçleştirir.
Toplumda özellikle internet kullanım yaygınlığının artması hemen her eve, her bireye internete ve içeriklerine erişim rahatlığı sağlamıştır. Bu da sosyal medya bağımlılığı sıklığını arttırarak halk sağlığı sorunu haline dönüştürmüştür.
Tedavi edilmeyen ağır vakalarda şiddetli depresyon ve intihara meyil de artmıştır.
Sosyal Medya Bağımlılığına Ne İyi Gelir?
Son yıllarda internete erişimin kolaylaşması ile hemen her eve giren internetin beraberinde getirdiği sosyal medya ağları ve bu sebeple oluşan sosyal medya bağımlılığı son zamanlarda 7’den 70’e herkeste rastlanır vaziyettedir.
Küçük yaşlarda tabletler aracılığıyla ulaşılabilen internet varlığı çocuklarda ve ergen yaş grubunda oyun, iletişim, sosyal ilişki kurma amaçlarıyla kullanılmaya başlanır. Bu aşamadan sonra sosyal medya hesapları açılarak sosyal ağa giriş yapılır.
Bu nedenle özellikle bu yaş grubu için sosyal medya bağımlılığı oluşup oluşmamasında ailenin ve çevrenin etkisi yadsınamaz kadar fazladır.
Sosyal medya veya genel olarak internet kullanımında ailenin uygulayabileceği birtakım öneriler şunlardır;
- Bebeklikten başlayarak çocuğa uzun süreli teknolojik alet kullandırılmasından kaçınılmalıdır. Bunun için çocukluk döneminde sık televizyon izlemenin önüne geçilmesi gerekir.
- İnternet kullanımının aile tarafından baskı oluşturmayacak şekilde denetlenmesi gerekir. Bunun için çocuğa belirli saatlerde, araştırma yapma amacıyla internet kullandırılmalıdır. Çocuğun kısa süreli olarak bilgisayar/internet oyunlarından oynamasına izin verilmelidir.
- Çocuğun boş zamanlarını verimli hale getirmeye çalışılmalıdır. Fakat bu yapılırken çocuğa baskı uygulanmamalıdır.
- Çocuğun farklı alanlara yönlenmesi için aile içerisinde belirli saatler oyun oynamaya, kitap okumaya, dans etmeye veya müzik dinlemeye ayrılmalıdır.
- Ergenlik döneminde kişinin arkadaş çevresinin niteliği aile tarafından bilinmelidir. Çünkü özellikle ergen yaş grubunda girilen arkadaş ortamları ile kişide arkadaşlarını ve onların kişiliklerini taklit etme görülebilmektedir. Bunun önüne geçebilmek için çocuğun çevresindeki kişilerden haberdar olunması önemlidir.
- Çocuğa ve ergen yaş grubuna aile, çevre ve okul aracılığıyla özsaygı ve benlik bilinci doğru bir şekilde öğretilmelidir. Kişinin diğerlerinden farklı yönlerinin güzelliklerinden bahsedilmeli ve kendisiyle yalnız olmaktan mutluluk duyabilmesi aşılanmalıdır.
Sosyal Medya Bağımlılığına Ne İyi Gelmez?
Sosyal medya bağımlılığının toplumda giderek arttığı göz önünde bulundurulursa toplumsal olarak bazı noktalarda hatalar yaptığımızı görebiliriz.
Kişinin, “kişiliğinin” şekillendiği aileden başlanarak yapılan bu hatalar ileri dönemlerde kişide yanlış ve eksik karakterler oluşmasına neden olmaktadır.
Bunun önüne geçmek için birey, aile ve toplumun yapmaması gereken durumlar şunlardır;
- Bireyde sosyal medya bağımlılığının oluşmasındaki en önemli etmenlerden biri herkesle benzer olma isteği ve toplum tarafından kabul görülmenin zaruri olduğuna dair yanlış düşünce içerikleridir. Kişinin böyle düşünmesinde de ailenin ve çevrenin küçük yaşlardan başlayarak çocuğa yanlış düşünceler ve kalıplaşmış fikirler sunmasıdır.
- Kişiye boş zamanları için yaratıcı fikirler önerilmelidir. Ayrıca kişinin de yaratıcılığını beslemesi gereklidir.
- Toplumun insanları belirli kalıplara sokma özelliğini aşması ve farklılıkların güzelliğini kabul etmesi önemlidir.
- Ailenin bilinçli ebeveynler olması ve çocuklarının sorumluluklarını küçük yaşlardan başlayarak teknolojik aletlere bağımlı olacakları şekilde üzerlerinden atmamalıdırlar.
- Sosyal medyayı bilinçli kullanımın öğretilmesi gereklidir. Uzun süreli internet kullanımından kaçınılmalıdır.
- Kişide otokontrol mekanizmalarındaki zayıflıklar da sosyal medyayı aşırı kullanmaya neden olabilmektedir. Kişinin kontrol mekanizmalarını sağlamlaştırması gereklidir. Bunun için kişisel gelişim desteği alabilecekleri bilinmelidir.
Sosyal Medya Bağımlılığında Kullanılabilecek İlaçlar
Sosyal medya bağımlılığı tedavisinde esas uygulanan davranış terapileri olmakla birlikte ağır vakalarda ve ek olarak başka psikolojik bozuklukların eşlik ettiği durumlarda ilaç tedavisi de tedaviye eklenebilir.
Kişide özellikle sosyal medya bağımlılığı tedavisi esnasında sosyal medya aracından uzak kalmaya bağlı olarak anksiyete, depresyon, agresyon (sinirlilik) görülebilir.
Bunların tedavisinde bilişsel davranışçı terapiye ek olarak ilaç tedavileri uygulanabilir. Kişide sosyal medya kullanım kısıtlamasına bağlı olarak en sık görülen tepki agresyondur.
Kişi çok şiddetli bir sinirlilik hali yaşarsa tedaviye sedatif ilaçlar (sakinleştiriciler) eklenebilir. Ayrıca sosyal medya kullanımına bağlı veya kullanımının kısıtlanmasına bağlı olarak kişide depresyon görülme ihtimali de artar.
Bu durumlarda antidepresan ilaç başlanması faydalı olacaktır. Çünkü depresyonun ağır seyretmesi halinde kendine zarar verme veya intihar düşünceleri görülebilir.
Tedavi amacıyla sosyal medya kullanımında kısıtlamaya gidilmesinin kişide anksiyeteye (içsel huzursuzluk) neden olabileceği de unutulmamalıdır. Bunun için davranış terapisine devam edilirken anksiyolitik ilaçlar tedaviye eklenebilir.
Sosyal Medya Bağımlılığı için Hangi Doktora Gidilmeli
Sosyal medya bağımlısı şikayetlerinin yoğun oranda artması ile veya çevresi tarafından bu bağımlılığının fark edilmesi ile hastaneye/doktora başvurmaktadır.
Kişinin kendindeki bağımlılığı fark edip bunun için doktora başvurması tedavi sürecini daha iyi etkileyen durumlardan biridir.
Kişinin kendinde görüp en çok yakındığı şikayetleri; tüm zamanını sosyal medyada geçirmesi ve bunun kişilerarası ilişkilerini etkilemesidir.
Ayrıca uzun süreli kullanımının kişinin zamanının çoğunu tüketmesi ve uykusuzluk, gündüz aşırı uyku hali oluşturması da sayılabilir.
Sosyal medya bağımlılığında kişi Psikiyatri bölümüne başvurabilir. Ayrıca psikologlar ve Yeşilay gibi kuruluşlardan da bilgilendirme ve destek alabilir.