Dang Humması
Dang humması, sivrisineklerin insana flavivirüs virüsünü bulaştırması ile oluşan ateşli hastalık olup hastada kalıcı hasar kalmaması adına uygulanan tedaviler mevcuttur.
Dang Humması Nedir?
Humma ateşli hastalıklara verilen bir isimdir. Dang humması ise tropikal ve subtropikal iklime sahip ülkelerde görülen ateşli bir hastalıktır. Bu hastalık genellikle salgınlar şeklinde görülmektedir.
Bununla birlikte bu hastalığın sebebi olan flavivirüs adlı virüs sivrisinekler aracılığıyla insana bulaşmaktadır. Halk arasında ‘’kırık kemik humması’’ da denmektedir. İngilizcede adı dengue fever olarak bilinir.
Bu hastalığı bulaştıran sivrisineklerin türü genellikle Aedes Aegypti olarak bilinmektedir.
Dünyada ortalama 400 bin ila 500 bin arasında dang humması bildiriliyor.
Bu hastalığa sebep olan virüs vücuda girdiği andan itibaren 3 ila 14 gün gibi bir süre hiçbir belirti vermeyebilir. Bu süre virüsün kuluçka süresi olarak da bilinir.
1779 yılında dang hummasından ilk kez bahsedilmiştir ancak ne olduğunun tam olarak anlaşılması 20. yüzyılın başlarında gerçekleşmiştir.
Dang hummasının 4 tipi vardır. Bu çeşitlendirme hastalığın seyrine ve kişideki kliniğine bağlı olarak yapılır.
- Hafif Belirtili Dang Humması: Bu tip dang hummasına sahip kişilerde belirtiler oldukça hafiftir. Kişi flavivirüs ile enfekte olmuştur ancak klasik dang hummasındaki kadar ağır bir ateşi yoktur. Ateşi çok hafif artmıştır. Buna subfebril ateş de denilebilir. Bununla beraber hastalarda kas ve eklem ağrılarına bağlı halsizlik görülebilir. Bazı kişilerde hiçbir belirti olmadığı kaydedilmiştir.
- Klasik Dang Humması: Bu tip hafif belirtili dang humması kadar kolay geçmez. Ancak kanamalı dang humması kadar da ağır değildir. Kişilerde ateş çok belirgindir. Bu ateş şiddetli baş ağrıları yapar. Bununla birlikte kas ve eklem ağrısı da oldukça şiddetlidir. Bulantı ve kusma da genellikle vardır.
- Kanamalı Dang Humması: Dang hummasının en ağır ve en ölümcül tipidir. Kişilerde ateş son derece şiddetlidir. Kanamalı denmesinin sebebi ise deride kanayabilen döküntülerin olmasıdır. Bu tip dang hummasına yakalanan kişilerin ölüm oranının %40 civarında olduğu tahmin edilmektedir.
- Dang Şok Sendromu: Bu tip aslında kanamalı dang hummasının bir ileri versiyonu olarak kabul edilir. Kişilerin karaciğeri büyümüştür. Dolaşım yetmezliği meydana gelebilir. Şok tablosu bu dolaşım yetersizliğine bağlı olarak gelişir.
Dang Humması Belirtileri Nelerdir?
Çocuklar ve genç yaşa sahip kişiler ile beraber bağışıklık sistemi güçlü kişilerde genellikle hafif belirtili dang humması tipi görülür.
Bu tipte hastalık görülen kişilerde virüs ile enfekte olunması sırasında hiçbir belirti veya semptom göstermeyebilir. Belirtiler genellikle flavivirüs ile enfekte bir sivrisinek tarafından ısırıldıktan yaklaşık olarak üç ila on dört gün arasında bir süre sonra başlar.
Dang humması adı üzerinde olduğu gibi ciddi bir ateşe neden olur. Bu ateş genellikle 40 santigrat derece ve üzerindedir. Bu ateş vücut için son derece tehlikelidir. Bununla beraber kişilerde genellikle aşağıdaki belirtilen ve şikayetlerin en az ikisi mevcuttur.
- Şiddetli baş ağrısı
- Kas, kemik ve eklem ağrıları
- Mide bulantısı ve bazen de kusma
- Hasta tarafından gözüm ağrıyor şeklinde tarif edilen göz içi ağrısı
- Deride kırmızı lekeler şeklinde döküntüler görülebilir.
Bu belirtiler genellikle 1 haftada geçer.
Bazı kişilerde belirtiler daha çok şiddetlenir ve hayatı tehdit edebilir. Hastaların damarları zarar görür ve kan damar dışarısına sızabilir.
Hastaların kan dolaşımında bulunan trombositlerin (pıhtı oluşturan kan elemanları) sayısı azalır. Bu zarar görme ve trombosit sayısının azalması sonucunda kanamalı dang humması, şiddetli dang veya dang şok sendromu olarak adlandırılan ciddi bir dang humması formlarına neden olabilir.
Aşağıdaki belirtiler ise kanamalı dang ateşi veya dang şok sendromunda görülebilir:
- Şiddetli karın ağrısı ve buna ek olarak kusma görülebilir.
- Dirençli kusma görülebilir. Kişiler su bile içse kusabilirler.
- Bu hastalığa sahip kişilerin diş eti kanayabilir. Bununla birlikte derideki kırmızı döküntüler de kanayabilmektedir.
- Hastaların idrarlarında, dışkılarında ve kusma içeriklerinde kan olabilir.
- Vücudun herhangi bir yerindeki ciltte kanama veya morarma gibi belirtiler görülebilir.
- Kişilerde akciğerin etkilenmesine bağlı olarak nefes darlığı veya zor nefes alma gibi durumlar meydana gelebilir.
- Şokun bir belirtisi olarak hastanın derisi cilt nemli ve soğuk olabilir.
- Kişiler kendilerini ellerini kaldıramayacak şekilde yorgun olarak adlandırır.
Dang Humması Nedenleri Nelerdir?
Dang hummasına sebep olan aslında bir virüstür. Dang humması hastalığına sebep olan ve Flavivirüs adı verilen bu virüs bir sivrisineğin ısırığıyla insana geçer.
Sivrisinekler bu virüslerin aslında bir taşıyıcısıdır. Bu virüsü taşıyan sivrisinek türü Aedes Aegypti olarak bilinmektedir.
Bu virüs vücuda girdiği zaman Dang hummasına sebep olmaktadır. Bu virüs ile enfekte olmanın ve Dang hummasına yakalanmanın bazı risk faktörleri vardır.
Aşağıda faktörler ve durumlar dang hummasına yakalanma riskini arttırabilir:
- Bu hastalığın sık görüldüğü bazı tropikal ve subtropikal bölgelere seyahat bu hastalığa yakalanma risk doğurur. Bu riskli bölgeler: Kuzeydoğu Avustralya, Endonezya takımadaları Güney ve Orta Amerika, Güneydoğu Asya ve Afrika olabilir.
- Eğer riskli bölgedeyseniz ve ev gibi yaşam alanınızın çevresinde su birikintileri varsa risk altında olabilirsiniz. Bu bölgelerdeki su birikintilerinde bu hastalığa sebep olacak flavivirüsü taşıyan sivrisineklere uygun yaşama ortamı sağlanmış olur.
- Tam bir risk faktörü olmasa da eğer bir kişi bir kez dang humması hastalığına yakalandıysa ve ikinci kez bu hastalığa yakalanırsa hastalığın şiddeti çok daha fazla ve ölümcül olabilir.
- Diyabet ve hipertansiyon gibi kronik ve sistemik hastalıkları olan kişiler bu hastalık açısından yaşam tehlikesi riski altındadır.
Dang Humması Teşhisi
Dang hummasının teşhisi bir doktor için son derece zor olabilir. Çünkü bu hastalığın belirtileri ve hastanın şikayetleri sıtma ve tifo gibi bazı hastalıklara son derece benzerdir.
Doktorlar bu hastalığı anlayabilmek için hastalara bazı sorular sorabilir. Hastaların son dönemlerde nerelere seyahat ettiği ve seyahat ettiği yerlerde sivrisinekler tarafından ısırılıp ısırılmadığına kadar detaylı sorular bu hastalığın teşhisi için son derece önemlidir.
Bu hastalığın teşhisi aslında tedavisinden genellikle sonra yapılır. Çünkü teşhis uzun süren laboratuvar testleriyle olur. Ancak başvuran hastaların belirtileri ve şikayetleri çok şiddetli ve hatta ölümcül olabilir.
Bu sebeple hastalığın tedavisine teşhis konulmadan önce başlanabilir. Aslında bu tedavi yöntemine ampirik tedavi de denilebilir.
Aşağıda iki ileri test yöntemi ile bu hastalık teşhis edilebilir:
- ELISA yöntemi ile şüpheli kişilerde antikor aranması: Bu test aracılığıyla hastadan alınan kan örneğinde virüse karşı vücutta üretilen antikorlar araştırılır. Bu testin yapılabilmesi için hastadan alınan kan örneği genellikle yeterlidir. Ancak bu testin sonuçlarının çıkması günleri bulabilir. Bu sebeple acil tedavi gereken hastalarda sonucu beklenmeden tedaviye geçilir.
- Polimeraz Zincir Reaksiyonu (PCR) ile viral dizilerin saptanması: Bu testte de hastadan alınan kan örneğinde az miktarda bile olsa virüs varlığı tespit edilebilir. Virüs miktarı az bile olsa çoğaltılarak genetik dizilerinin saptanması ile virüs varlığı ve çeşidi tespit edilebilmektedir.
Genellikle bu iki test ile virüs teşhis edilir ve Dang humması hastalığı tanısı konabilir.
Dang Humması Tedavisi
Dang humması hastalığını geçiren veya kesin olarak tedavi edebilen bir ilaç henüz yoktur. Doktorlar ve hastalar hastalığın geçmesini bekler ve geçerken de kalıcı problemler bırakmamasına yönelik tedaviler planlar.
Bununla birlikte hasta doktora başvurduğu zaman şikayetlerinin azaltılması içinde bazı tedaviler alabilir. Ancak bilindiği üzere hala bu hastalığın tam ve kesin bir ilaç tedavisi yoktur.
Dinlenme Tedavisi
Aslında bir tedavi yöntemi olarak görülmeyen dinlenme yani istirahat birçok hastalığın iyileşmesi için son derece önemli ve gereklidir.
Dinlenme ile gereksiz enerji kaybı önlenebilir.
Vücuda virüs ile olan savaşında bu enerji son derece gereklidir. Enerjinin kaslara gidip boş yere harcanmaması ile virüs ile savaşta ekstra bir güç tasarrufu sağlanabilir.
Bu hastalığın etkin bir ilaç tedavisi olmadığı için ve belirtilerin şiddetlenmemesi için doktorlar tarafından önerilen en etkili tedavi yöntemi dinlenmedir.
Sıvı Kaybının Önlenmesine Yönelik Tedavi
Bu virüs ile enfekte olup dang hummasına yakalanan kişiler birçok sebebe bağlı olarak vücutlarından ciddi derecede su kaybı yaşayabilirler. Bu su kaybına aslında dehidrate olmak da denmektedir.
Hastaların dehidrate olmasını önlemek için aşağıdaki yöntemler uygulanabilir:
- Hastaları hastaneye yatırarak damar yolu açılır. Bu damar yolundan doktorun uygun gördüğü serum hastaya verilir. Bu serumun içinde sıvı ve uygun elektrolitler vardır. Bu tedavi yöntemi intravenöz sıvı replasmanı olarak da bilinir.
- Eğer hasta ileri derecede sıvı ve kan kaybetmişse hastaya uygun kan nakli yapılabilir.
- Hastanın sıvı kaybının artmasını önlemeye yönelik hastaya dinlenmesi gerektiği tavsiye edilir.
- Belirtileri ağır olmayan ve sıvı kaybı orta seviyede olan kişilerde doktor tarafından bol miktarda sıvı alımı önerilir. Bunun için hastalara ‘’bol su iç’’ tavsiyesi verilmektedir.
Ateş Düşürme Tedavileri
Ateş enfeksiyonlarla savaşmada vücudun aslında bir silahıdır. Bu silahı engellemek ve ateşi düşürmek her zaman mantıklı olmayabilir.
Yani eğer vücuda zararı olmayacak 38 santigrat derece ve altında ateş varsa ateşi düşürücü yöntemler genellikle doktorlar tarafından ilk seçenek olarak uygulanmayabilir.
Eğer ateş hayatı tehdit edici seviyelerde ise yani 40 santigrat derece ve üzerinde ise vücut için tehlikeli olabilir. Bu sebeple doktorlar ateş düşürücü ilaçlara yönelebilirler.
Son zamanlarda ateş düşürme amacıyla sıklıkla kullanılan ilaçlar: Asetaminofen ve parasetamol olarak bilinir.
Bununla birlikte doktor tarafından ateş düşürmeye yönelik olarak hastaya ve hasta yakınlarına bazı tavsiyeler verilebilir. Bir nemli havlu hastanın alnına veya boynuna zaman aşırı uygulanabilir.
Aşı Tedavisi
Dang humması aşısının çalışmaları hala sürmektedir.
Bu hastalığı önleyen aşı çalışmaları klinik olarak test edilme aşamasında olduğu bildirilmiştir.
Dang Humması Tedavi Edilmezse
Dang humması tedavi edilmediğinde ve hasta gerekli özeni göstermediğinde görülen en tehlikeli ve ciddi komplikasyon kanamalı dang hummasıdır.
Bu durum aslında karaciğerin büyümesi yani hepatomegali adı verilen durumla beraber gelişir.
Son derece ölümcül olabilen bu durum da daha tehlikeli ve ölümcül olabilen Dang şok sendromuna dönüşebilir.
Dang şok sendromu adı verilen durumda insan vücudundaki damarların zarar görür tahrip olması sonucunda kan damarlarının dışına kan sızabilir.
Buna ek olarak bu kanamaları durdurma amacıyla vücutta pıhtılaşma amacıyla Trombosit sayıları da azalır. Trombosit sayısının aşırı azalması son derece tehlikelidir ve vücutta spontan kanamalara sebep olabilir.
Bununla beraber hastaların kan basıncı aniden düşebilir. Hastalarda hipotansif şok gelişebilir.
Bu sebeple hem kanamalı dang humması hem de dang şok sendromu son derece tehlikelidir. Bu durumlarda olan hastaların nabzı son derece zayıf olarak hissedilebilir.
Hastalarda hipotansif şok sonrasında organların kanlanmasında problemler meydana gelebilir. Bu durum tedavi edilmediğinde organ yetmezlikleri meydana gelebilir.
Böbreğe yeterli kan gitmediği için akut böbrek yetmezliği meydana gelebilir. Hasta kendini son derece yorgun ve bitkin olarak tarifler.
Bununla birlikte akciğerin zarları arasında sıvı görülmesi gibi durumlarda meydana gelebilir. Bu sıklıkla kendini nefes darlığı belirtisi olarak gösterebilir.
Kanamalı dang humması görülen kişilerde diş eti kanamaları, kanlı kusma ve idrar ile dışkıda kan kaybı gibi durumlar görülmesi sebebiyle kansızlık yani anemi de meydana gelebilir. Bunun şiddetlendiği durumlarda kan nakli ihtiyacı gerekir. Kan nakli olunmazsa hastalar şoka girebilir.
Dang Humması Ne İyi Gelir?
Aşağıdaki yöntemler ve besinler dang humması hastalığına yakalanan kişilerin iyileşmesini hızlandırmak için son derece önemlidir.
Bunlar:
- İstirahat bu hastalığa iyi gelmekle kalmaz ve en önemli tedavi yöntemi sayılır. Hastaların bu hastalığı atlattığı ana kadar istirahat önerilmektedir.
- Bol sıvı tüketimi son derece önemlidir. Hatta istirahat ile beraber bir ilaç tedavisi olmayan dang hummasının en değerli iki tedavi yönteminden birisidir. Kişilerin bol su içmesi ve bununla beraber portakal suyu gibi elektrolit içeriği zengin sıvılar tüketilmesi son derece önemlidir.
- Sivrisinekler ile mücadele bu hastalık için son derece önemlidir. Bu hastalığa sebep olacak virüsü taşıyan sivrisinekler ile benzer çevrelerde yaşayan insanlar tehlike altındadır. Bu sivrisinekleri yaşam alanında uzat tutmak ve insanların bilinçli olması bu hastalığa yakalanmayı önleyebilir. Bazı sivrisinek önleyici ve vücuda zararlı olmayacak spreyler de kullanılabilir.
- Ateş düşürmeye yönelik olarak bazı besinler tüketilebilir. Zerdeçal ve yeşil çay doğal ateş düşürücülere örnek olarak verilebilir. Bu besinler ateş düşürme etkilerinin yanında beyni koruyucu etkide de bulunması ile ün kazanmıştır.
Dang Humması Ne İyi Gelmez?
Aşağıdaki yöntemler ve maddeler dang humması hastalığına yakalanan kişilerin iyileşmesini zora sokabilir. Bu durumlardan ve maddelerden uzak durmak son derece önemlidir.
Bunlar:
- Fiziksel aktivitelerde bulunmak bu hastalığın iyileşmesini bariz olarak geciktirir. Vücudun enfeksiyon ile savaşındaki enerjiyi kaslara göndermesi sonucunda iyileşme gecikir.
- Sigara vücuttaki damarları genel olarak daralttığı için kan akışını zorlaştırır. Bununla beraber içerdiği nikotin sebebiyle iltihabi reaksiyonları şiddetlendirir. Bu sebeple bu hastalığa sahip kişilerde sigara kesinlikle kullanılmamalıdır.
- Alkol de bu hastalığa sahip kişiler için son derece zararlıdır. Bağışıklık sistemini zayıflatmasıyla bilinen alkolün kullanımı hastalığın iyileşme sürecini baltalar.
- Kahve gibi kafein içeren besinlerin fazla tüketilmesi kişinin belirtilerini arttırabilir. Bununla birlikte kafeinin az miktarda tüketilmesinin kalp ve beyinde olumlu etkileri olacağı da tartışmalıdır.
Dang Humması İlaçları
Dang hummasını direk tedavi edebilen bir ilaç yoktur. Ancak ateş düşürücü ve ağrı kesici olarak aşağıdaki ilaçlar kullanılabilir.
Doktor reçetelendirmesi ve takibi son derece önemlidir.
Steroid olmayan anti iltihabi ilaçlar: Bu grup ilaçların kullanımının son derece dikkatli yapılması gerekmektedir. Çünkü dünya sağlık örgütü ibuprofen ve aspirin kullanımının kanamayı arttıracağı ve hastanın belirtilerini şiddetlendireceği için kullanılmaması gerektiğini bildirmiştir.
Bu ilaçlar dışında asetaminofen ve parasetamol gibi ilaçlar doktor önerisiyle ağrı kesici ve ateş düşürücü olarak kullanılabilir.
Hamilelikte Dang Humması
Hamile bir kişinin kesinlikle dang humması yaygın olarak görülen tropikal ve subtropikal bir ülkeye seyahat etmemesi doktorları tarafından önerilir.
Bununla beraber bu bölgelere seyahat edildiği taktirde sivrisineklerden korunma son derece önem kazanır. Bu amaçla limon okaliptüs yağı gebeler için uygundur ve tavsiye edilir.
Normal hastalarda olduğu gibi gebelerde de belirtiler benzerdir. Yüksek ateş tipiktir. Bu yüksek ateşin bebeğe zarar verme ihtimali yüksektir. Bu sebeple gebelerde ateşin yüksek olması hoş karşılanmaz.
Doktorlar tarafından hastalık etkeni belirlenmeden direk olarak ateş düşürücü tedaviye başlanmalıdır. Bununla beraber elde edilen verilerin azlığı sebebiyle dang hummasının bebeğe olan etkisi tam bilinmemektedir.
Yapılan bazı araştırmalarda hastaların bazılarının erken doğum yaptığı bazılarının ise ölü doğum gibi durumlarla karşılaştığı bilinmektedir.
Çocuklarda ve Bebeklerde Dang Humması
Çocuklarda ve bebeklerde genellikle dang hummasının hafif belirtili olan tipi görülmektedir.
Ateş subfebril olarak yükselmekte ve genellikle 38 santigrat dereceyi aşmaz. Çocuklar ve bebekler bu hastalığı kolayca ve tedavi almadan atlatabilirler.
Ancak yapılan araştırmalara göre on iki yaşın altındaki kızlarda kanamalı dang humması görülmesi erkeklere ve on iki yaşın üstündekilere göre daha sıktır.
Bu sebeple on iki yaşındaki kızların dang humması hastalığına yakalandığı durumlarda takibi daha ciddi yapılmalıdır.
Dang Humması için Hangi Doktora Gidilir?
Aşağıdaki bölgelere seyahat öykünüz varsa ve belirtileri gösteriyorsanız mutlaka bir Enfeksiyon Hastalıkları uzmanı ile görüşmeniz gerekmektedir.
Tedavi edilmediğinde bazı tipleri ölümcül olan bu hastalığın erken teşhisi önemlidir.
Bunlar:
- Son zamanlarda subtropikal ve tropikal iklime sahip olan ülkelere seyahat öyküsü olanlar bu hastalık ile enfekte olmuş olabilir. Bu ülkeler: Endonezya, Güney Amerika, Malezya, Afrika ve Güneydoğu Asya olabilir. Bu seyahat ile birlikte hastada yüksek ateş ve deri döküntüleri bulunması bu hastalık açısından uyarıcı olabilir.
- Seyahat öyküsü olmadan bu sivrisineklerin bulunduğu bölgelerde yaşamakta bu hastalığa yakalanmak için yeterlidir. Kişilerde ateşle beraber şiddetli baş ve karın ağrısı, kusma gibi şikayetler olabilir. Bu şikayetler oldukça ciddidir ve bir doktor tarafından muayene edilmelidir.
- Eğer hastalarda kanamalı dang humması tipi geliştiyse diş etinde kanama, kanlı kusma, idrar ve dışkıda kan gibi belirtiler görülebilir. Bu da son derece önemlidir ve kişiler şok sendromuna girmeden önce tedavi edilmesi gerekir.
- Kişiler şok sendromuna girdiyse eğer derileri soğuk ve nemli olabilir. Bununla birlikte şiddetli nefes darlığı ve bilinç kaybı gibi durumlar görülebilir. Bu şikayetler şok belirtisi olabilir ve acilen uzmana başvurulması gerekmektedir.
Dang humması ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular
Dang Humması Nasıl Bulaşır?
Dang humması subtropikal ve tropikal iklime sahip ülkelerde görülen bir hastalıktır. Bu hastalık bir sivrisinek ısırığı ile bulaşabilir. Bu sebeple bu virüsü taşıyan sivrisinekler açısından zengin olan ülkelere seyahat ederken son derece dikkatli davranılmalıdır. Kişilerin kendilerini sivrisinek ısırığından koruması ve hatta bu ülkelere seyahat etmemesi önerilir.
Dang Humması Tedavi Edilebilir Mi?
Dang hummasının bilinen kesin bir tedavisi henüz yoktur. Tedavi hastalığın sebep olduğu belirti ve şikayetlerin kontrol altına alınmasını ve azaltılmasını içermektedir. Bu sebeple bu hastalığın yaygın olduğu ülkelere eğer zorunlu değilse seyahat edilmemesi önerilir.
Dang Humması Öldürür Mü?
Dang hummasının her tipi öldürücü değildir. Ancak kanamalı dang humması ve dang şok sendromu tipleri hastalar açısından son derece tehlikeli olabilir. Kişileri fazla kanamaya ve şoka sokabilir. Bu hastalara yakından kan basıncı takibi ve hastanede takip önerilmektedir.