Kimyasal Zehirlenme
Kimyasal toksik bir maddenin herhangi bir yolla insan vücuduna girerek sistemlerin normal işlevlerini bozmasına ‘kimyasal zehirlenme’ denir. Öncelikle mide yıkama ve destek tedavisi uygulanmaktadır.
Kimyasal Zehirlenme Nedir?
Kimyasal toksik bir maddenin herhangi bir yolla insan vücuduna girerek sistemlerin normal işlevlerini bozmasına ‘kimyasal zehirlenme’ denir.
Zehirlenme kimyasallar, ilaçlar veya diğer yabancı biyolojik ajanlara maruz kalma sonucunda doza bağlı yan etkilerin gelişmesi olarak tanımlanır.
İnsan vücuduna dış çevreden herhangi bir yolla giren zararlı toksinler vücudun çalışan sistemlerini bozacağından zehir olarak adlandırılırlar.
Zehirler vücuda ağız, solunum ve deri yoluyla girebilir. Zehirlenme en çok ağız yoluyla toksik maddelerin alınmasıyla gerçekleşir.
Zehirlenmeler ani başlangıçlı ya da uzun bir zaman düşük dozlarda maruziyet ile kronik bir hadise olabilir.
Kimyasal Zehirlenme Belirtileri
Kimyasal zehirlenme belirtileri alınan toksik bileşiğin türüne göre değişmekle birlikte sindirim sistemi bozuklukları en çok görülen belirtilerdir.
Zehirlenmeye neden olan sebebe bağlı olarak vücutta çok çeşitli semptomlar oluşabilir.
Farklı türde zehirlenmelerde zehirlenen kişinin hayatı tehdit edebilecek kadar önemli olabilir. Bu sebeple zehirlenmeye neden olan sebebin kısa sürede tespit edilmesi önemlidir.
- Bulantı, kusma: Bulantı ve kusma sindirim yoluyla alınan kimyasal zehirlenmede en sık görülen belirtilerdir. Sıklıkla alınan toksik bileşikten sonra 1-2 saat içerisinde başlamaktadır.
- Karın ağrısı: Karın ağrısı da ağız yoluyla alınan toksik bileşiklerden sonra meydana gelmektedir.
- İshal: Vücut alınan toksik bileşiğin atılmasını hızlandırmak amacıyla bağırsak hareketlerini hızlandırır, bunun neticesinde ishal meydana gelir.
- Bilinç bulanıklığı: Kimyasal zehirlenme sonrasında sıklıkla bilinç bulanıklığı olur. Bir uyuklama halini takiben bilinç kaybı da görülebilir.
- Huzursuzluk: Zehirlenmeden sonra uyuklama haliyle birlikte huzursuzluk hissi de meydana gelir.
- Kaslarda kasılma ve kramplar: Zehirlenmenin türüne göre kaslarda kasılmalar ve kramplar olabilmektedir.
- Baş ağrısı, baş dönmesi: Baş ağrısı ve baş dönmesi de zehirlenme sonrasında sık rastlanan belirtilerdendir. Özellikle solunum yoluyla olan zehirlenmelerde baş ağrısı sık görülmektedir.
- Nefes darlığı, öksürük: Solunum yoluyla olan zehirlenmelerde öksürük ve nefes darlığı olabilmektedir.
Vücut solunan toksik bileşiği öksürük yoluyla bünyesinden atmaya çalışmaktadır. Bu yönüyle öksürük ve nefes darlığı da zehirlenmenin bir diğer belirtilerindendir.
- Morarma ve ciltte kızarıklık: Vücuda kan yoluyla giden oksijen miktarında düşme sonucunda vücudun uç noktalarında morarmalar ve kızarıklıklar meydana gelir.
- Çarpıntı: Çarpıntı hissetme aslında düzensiz atan kalp atışlarının belirtilerindendir. Zehirlenme sonrasında kalbi etkileyen toksik bir kimyasalın varlığında çarpıntı belirtisi oluşabilmektedir.
- Soğuk terleme: Soğuk terlemeler de diğer belirtilerle beraber zehirlenmenin bir belirtisi olabilmektedir.
Kimyasal Zehirlenme Nedenleri
Zehirler vücuda ağız, solunum ve deri yoluyla girebilir. Zehirlenme en çok ağız yoluyla toksik maddelerin alınmasıyla gerçekleşir.
Sindirim yoluyla meydana gelen zehirlenmeler: Sindirim yoluyla meydana gelen zehirlenmelerde kişi bilinçli olarak, intihar amaçlı zehirli maddeyi yutabilir. Bir de bilinçsiz olarak farkında olmadan zehirli madde alımı söz konusu olabilir.
İstemeyerek, bilinçsiz bir şekilde olan zehirlenmede çoğunlukla toksik bileşiklerin daha önce yiyecek barındıran beslenme maddelerinin kutularına yerleştirilmesiyle meydana gelir.
Bu maddelere tuz ruhu, çamaşır suyu ve temizlik ürünleri örnek olarak verilebilir.
İlaç kullanımı: Çok ciddi sorunlara yola açabilecek ilaç zehirlenmeleri bilinçli olarak gerçekleşen zehirlenmelere örnek olarak gösterilebilir.
İlaç kullanımı genellikle yüksek dozda ilacın alımı sonrasında gerçekleşir.
Solunum yoluyla meydana gelen zehirlenmeler: Toksik maddeleri soluma yoluyla gerçekleşen zehirlenme, sindirim yoluyla meydana gelen zehirlenmeden sonra görülen en sık zehirlenme yoludur.
Toksik maddeler soluma yoluyla vücuda girer ve bunun neticesinde solunum zehirlenmesi gerçekleşir.
Sıklıkla solunum yoluyla meydana gelen zehirlenmelere egzos dumanı, tüplerden kaçan gazlar, soba zehirlenmeleri ve karbonmonoksit zehirlenmeleri örnek olarak verilebilir.
Deri yoluyla meydana gelen zehirlenmeler: Zehirli bileşiklerin, deri ile temasıyla meydana gelen zehirlenme türüdür.
Sıklıkla ilaç enjeksiyonları, boya sanayide kullanılan zehirli maddelerin cilde değmesi veya cildin zehirli maddeyi emmesiyle meydana gelir.
Deri yoluyla meydana gelen zehirlenmelerde semptomlar sıklıkla temasın bulunduğu bölgede kızarma, ağrı ve his kaybıdır.
Kimyasal Zehirlenme Teşhisi
Diğer birçok hastalıkta olduğu gibi kimyasal zehirlenmenin teşhisi tıbbi öyküye bakılarak konulur. Tıbbi öyküyle birlikte iyi bir sistem bulgusu ve laboratuvarda kimyasal zehirlenmenin teşhis edilmesine yardımcı olmaktadır.
Anamnez: Anamnez kimyasal zehirlenmenin teşhisi oldukça önemli bir araçtır.
Tıbbi öyküde kimyasal toksik maddeye maruz kalma süresi, zehirlenmenin oluşma yolu, dış çevresel şartlar, zehirlenmeye maruz kalınan yer, zaman, zehirlenmenin başlama zamanı, belirtilerin süresi ve şiddeti tespit edilerek başlanmalıdır.
Zehirlenme şüphesinden sonra görülen semptomlar, hekime kimyasal zehirlenme için ipucu verir. Zehirlenme şüphesiyle birlikte bulantı, kusma, bilinç bulanıklığı, kaslarda kasılmalar ve kramplar, baş ağrısı, baş dönmesi gibi belirtiler oldukça önemlidir.
Hekim zehirlenmenin hangi yolla meydana geldiğini tespit etmeye çalışır. Zehirler vücuda ağız, solunum ve deri yoluyla girebilir. Zehirlenme en çok ağız yoluyla toksik maddelerin alınmasıyla gerçekleşir.
Zehirlenmeye maruz kalan kişinin daha önce bulunan biyolojik ve psikiyatrik hastalıklarının tespit edilmesi de oldukça önemlidir.
Bunlarla ilişkili olarak kişinin davranış şekilleri, alışkanlıkları, hobileri, önceden yaşadığı zehirlenme durumları hakkında ailesinden veya bir yakınından bilgi elde edilmelidir.
Şüpheli bir intihar vakası için kişinin elbiseleri, eşyaları detaylı bir şekilde incelenmelidir.
Şüphelenilen zehirin etkisi için kimyasal maddelerin üzerindeki uyarı yazıları hekim için önemli olabilmektedir.
Kişide zehire maruziyet öyküsü yoksa hekim klinik belirtiler ve tıbbi öykü birlikteliğinde zehirlenme durumunu düşünebilir.
Zehirlenme diğer akut başlangıçlı hastalıklara göre daha yavaş oluşur, belirti ve semptomlar daha hızlı düzelir, belirtiler en geç bir-iki saat içinde en yüksek noktasına ulaşabilmektedir, ancak semptomların daha kısa sürede ortaya çıkması zehirlenmenin dışlanması gerektiği anlamına gelmez.
Toplanan veriler ışığında hekim bir sonraki teşhis aracı olan fizik muayene kısmına geçer.
Fizik muayene: Fizik muayenede ilk olarak hayati bulgulara bakılmalıdır. Hastanın kalp atım sayısı,ateşi, tansiyonu, oksijen saturasyonu, solunum durumu tespit edilmelidir.
Vital bulgular tespit edildikten sonra hastanın bilinç durumuna bakılmalıdır. Bilinç açık, bulanık ya da kişi bayılma durumunda olabilir.
Bilinç durumu muayene edildikten sonra kişinin gözlerinin durumuna bakılarak ışık refleksinin olup olmadığına bakılır. Daha sonra kişinin karın muayenesi yapılarak herhangi bir patolojinin olup olmadığına bakılır.
Hastanın dışarıdan cilt bulgularına bakılarak herhangi bir kızarıklık, morarma durumunun varlığına bakılır. Bazen hiç süphenilmediği halde göz ve cilt muayeneleri hekimi zehirlenme bulgusuna götürebilir.
Tam kan, biyokimya: Tam kan ve biyokimya testlerine bakılarak kişide herhangi bir kan bozukluğu veya herhangi bir biyokimyasal parametrenin bozulup bozulmadığına bakılır.
Bu testler hekime zehirlenmenin türü ve şiddeti hakkında bilgi sağlar. Ayrıca laboratuvar testleri hekime zehirlenmenin ayırıcı tanısı hakkında bilgi sağlar.
Laboratuvar testleri klinik bulguların varlığında oldukça önemli tanı araçlarından biridir.
Ekg: Ekg zehirlenmenin ayırıcı tanısında ve zehrin kalp üzerindeki etkisini gösterme konusunda bilgi sağlar.
Spesifik testler: Spesifik testler, zehirlenmeye neden olan bazı kimyasalların direk tespit edilmesini sağlar ancak her kimyasalı göstermeye yarayacak spesifik testler yoktur.
Kimyasal Zehirlenme Tedavisi
Kimyasal zehirlenmenin tedavisinde ana amaç hayati fonksiyonları korumak, zehrin dağılmasını, emilmesini engellemek ve zehirin atılmasını hızlandırmaktır.
Destek tedavisi: Kimyasal zehirlenmede öncelikle vital bulgular düzeltilmeli ve hızlı bir destek tedavisine başlanmalıdır.
Tedavide ihtiyaç durumunda sıvı desteği, oksijen satürasyonunun düşmesi durumunda ekstra oksijen desteği ve benzeri durumlar için destek tedavisi verilir.
Mide yıkama: Zehirlenmeye neden olan kimyasal ağız yoluyla alınmışsa hekim kimyasalın türüne göre mide yıkaması yapabilir.
Medikal tedavi: Medikal tedavide genelde antidot tedavisi uygulanır.
Bazı kimyasalların vücuttaki etkilerini azaltmak ve geri çevirmek için antidot tedavileri bulunur. Kimyasalın antidotunun bulunması durumunda medikal tedavi olarak antidot tedavisi uygulanır.
Zehirlenmeye neden olan kimyasalın antidotunun bulunmaması durumunda ise genel fizyolojik durumu düzeltmek amacıyla bir takım medikal tedavi yöntemlerine başvurulabilir.
Kimyasal Zehirlenme Tedavi Edilmezse
Kimyasal zehirlenme tespit edildiği gibi bir hastanenin acil bölümüne başvurulmalıdır.
Kimyasal zehirlenme eğer tedavi edilmezse başlangıçta geçici olan bir takım fonksiyon bozuklukları kalıcı bir hal alabilir ve bu durum ilerlerse ölüme bile neden olabilecek çok ciddi sonuçlara neden olabilmektedir.
Kimyasal Zehirlenmeye Ne İyi Gelir?
Kimyasal zehirlenme tespit edildikten sonra ivedi bir şekilde kişi hastaneye ulaştırılmalıdır. Eğer erken bir şekilde hastaneye ulaşma imkanı yoksa bir takım uygulamalar yapılabilir.
- Zehirlenmeye neden olan kimyasal kişiden uzaklaştırılmalı
- Kişiyi bol oksijen alacak bir ortama taşımak
- Kişinin üzerinde solunuma engel olabilecek giysiler çıkarılmalı
- Hastane tedavisi bittikten sonra kişi bol sıvı almalıdır.
Kimyasal Zehirlenmeye Ne İyi Gelmez?
Öncelikle herhangi bir zehirlenme tespit edilirse kişi hızlıca hastaneye ulaştırılmalıdır.
- Zehirlenmeye maruziyetin devam etmesi
- Solunuma engel olan herhangi bir durumun varlığı
- Sıvı kaybı
- Zehirlenmeye eşlik eden kronik hastalıklar
Kimyasal Zehirlenme İlaçları
Kimyasal zehirlenmenin medikal tedavisinde kimyasalın antidotu bulunması durumunda antidot tedavisi uygulanır.
Sıvı desteği: Zehirlenmeye neden olan kimyasal ağız yoluyla alınmışsa bol sıvı desteği uygulanabilir.
Aktif kömür: Aktif kömür de zehirlenmelerde kullanılan medikal tedavilerden biridir. Zehirlenmeye neden olan kimyasal maddeyi bağlar ve vücuttan atılmasını sağlar.
Antidot ilaçlar: Bazı kimyasalların vücuttaki etkilerini azaltmak ve geri çevirmek için antidot tedavileri bulunur. Kimyasalın antidotunun bulunması durumunda medikal tedavi olarak antidot tedavisi uygulanır.
Kimyasal Zehirlenme için Hangi Doktora Gidilir?
Kimyasal zehirlenme tespit edildiği gibi bir hastanenin ‘acil ve travmatoloji bölümüne’, doktor olarak da bir ‘acil uzmanına’ başvurulmalıdır.
Şüpheli bir zehirlenme sonrasında görülen bulantı, kusma, ishal, bilinç bulanıklığı, huzursuzluk, kaslarda kasılmalar ve kramplar, baş ağrısı, baş dönmesi, nefes darlığı, öksürük, morarma, ciltte kızarıklık, çarpıntı gibi zehirlenme belirtilerinin olması durumunda vakit kaybetmeden bir hastanenin acil bölümüne başvurulmalıdır.
Bu makaledeki yazılar bilgilendirme amaçlıdır. Eğer bir kimyasal zehirlenmeden şüphe ediliyorsa vakit kaybetmeden bir hastaneye başvurulmalıdır!