Adenovirüs
Adenovirüsler zarfsız bir DNA virüsü olarak hastalık yapabileceği 100’ den fazla türü bulunabilmekte olup tedavisi genel olarak destek tedavisi olarak bilinmektedir.
Virüsler DNA ve RNA virüsleri olarak ikiyi ayrılmaktadırlar. Adenovirüsler DNA virüs ailesinin birer üyesidir. Virüsler aynı zamanda zarflı ve zarfsız olmak üzere de ikiye ayrılmaktadır. Adenovirüsler ise zarfsız bir DNA virüsü olarak bilinmektedirler. Adenovirüsün hastalık yapabileceği 100’ den fazla türü bulunabilmektedir. Fakat yapılan araştırmalar göstermiştir ki, insanlarda sadece 49 adet Adenovirüs türü hastalık yapabilmektedir. Adenovirüs kuluçka süresi ise oldukça değişkendir.
Adenoviruslerin yapısında “penton” adı verilen antijenler bulunmaktadır. Penton antijenleri sadece adenovirüste bulunmaktadır. Penton antijenine ek olarak “hekzon” antijenleri de adenovirüs antijeni arasında yer almaktadır.
Zarfsız bir DNA virüsü olan Adenovirüsler genellikle solunum yoluyla bir insandan diğerine bulaşmaktadır. Çocuklarda ise “fekal – oral” bulaş yolu solunum yolundan daha sık görülmektedir. Fekal – oral bulaş yolu kısaca ellerin kirli bir şekilde ağıza götürülmesi sonucu oluşmaktadır. Bazı durumlarda ise yeterli derecede klorlama yapılmamış havuzlar bu virüsün taşınması için bir risk taşımaktadırlar.
Adenovirüsün Belirtileri
Zarfsız bir virüs olan Adenovirüs çeşitli hastalıklara yol açabilmektedir. 100’den fazla tipi bulunan adenovirüsün, hangi alt tipe ait olduğu neden olacağı hastalık açısından önemlidir. Örneğin 3, 4, 7, 14 ve 21 alt tipleri genellikle zatürreye neden olmaktadır. Bu alt tipler özellikle askeri birliklerde görülen zatürre veya kreşlerde görülen zatürrelerin önemli bir nedenidir.
- Adenovirüsler sık bir şekilde “boğaz ağrısı, boğaz yanması” gibi belirtilere neden olmaktadırlar.
- Bazı adenovirüs tipleri “bademcik iltihaplanması veya bademcik şişmesine” neden olmaktadır.
- Adenovirüs göz tutulumu da yapabilen virüslerdendir. Özellikle “Folliküler Konjuktivit” adı verilen göz problemine neden olabilmektedirler. Bu duruma adenovirüs konjonktiviti adı da verilebilmektedir. Folliküler konjuktivit durumunda genellikle bir akıntı olmamakla beraber, hastalık kendiliğinden düzelmektedir.
- Ateş, faranjit ve kırmızı göz tablosunun hakim olduğu “Faringo – Konjuktival Ateş” durumunda da neden olabilirler.
- Ateş, idrar esnasında ağrı ve idrarda kan tablosunun hakim olduğu “Hemorajik Sistit” hastalığı da Adenovirüs ile temas sonucu oluşabilmektedir.
- Kalp kasının iltihaplanması anlamına gelen “Myokardit” bazı durumlarda bu virüsle temas sonucu oluşabilmektedir.
- Özellikle bağışıklık sistemi düşük olanlarda veya karaciğer nakli yapılan çocuklarda, bu virüsle temas sonucu karaciğer iltihabı gelişebilmektedir.
- 2 yaş altındaki çocuklarda bağırsak iltihabının en sık nedenleri arasında yer almaktadır. Bu durumda adenovirüs ishale neden olabilmektedir. Adenovirüs bağırsak enfeksiyonuna neden olabileceği için, özellikle çocukların el temizliğine önem göstererek bulaş yolunu engellemeleri gerekmektedir.
- Adenovirüsler bazı durumlarda beyin zarı iltihabı olarak bilinen menenjite de neden olabilmektedirler.
Adenovirüs Nedenleri
Zarfsız bir DNA virüsü olan Adenovirüsün insanlara bulaşması açısından 3 farklı yol bilinmektedir. İlk ve en sık görülen yol, insandan insana solunum yoluyla bulaştır. İkinci en sık görülen yol ise fekal – oral yoldur. Fekal – oral yol, dışkıyla temas etmiş ellerin yeterince temizlenmeden ağıza götürülmesi sonucu ortaya çıkmaktadır. Fekal – oral bulaş yolu çocuklarda en sık görülen bulaş türüdür. Son olarak bazı durumlarda yeterince klorlanmamış havuz suyuna giren bireylerde de Adenovirüs bulaşabilmektedir.
Adenovirüs Teşhisi
Adenovirüs genellikle teşhis edilmeye gerek duyulmadan destek tedavisi aracılığıyla düzelebilmektedir. Fakat bazı durumlarda adenovirüsün teşhis edilmesi gerekebilmektedir. Bu amaçla PCR yöntemi kullanılabilmektedir. Adenovirüsün alt tiplerinin teşhis edilmesi için ise bazı moleküler testler kullanılabilmektedir.
Adenovirüs Tedavisi
İleri tetkikler aracılığıyla hastalık etkeninin Adenovirüs olarak bulunması hastalığın seyri açısından genellikle bir öneme sahip değildir. Adenovirüse özgün bir tedavi ne yazık ki bulunmamaktadır. Adenovirüsün tedavisi genel olarak destek tedavisi olarak bilinmektedir. Destek tedavisi içerisinde yeterli sıvı alımı ve hastanın belirtilerinin düzeltilmesi yer almaktadır. Örneğin öksürüğü ve balgamı olan bireylerde balgam söktürücüler kullanılabilmektedir. Adenovirüs boğaz iltihabı ve boğaz ağrısına neden olduysa eğer, ağrı kesiciler destek tedavisi olarak kullanılabilmektedir.
Adenovirüs Tedavi Edilmezse
Adenovirüs çeşitli klinik hastalıklara neden olabilen bir zarfsız virüstür. Adenovirüsün genellikle etkin bir tedavisi bulunmamaktadır. Adenovirüsün neden olduğu çoğu hastalık ilgili destek tedavisi ile düzelebilmektedir. Fakat bazı durumlarda adenovirüs açısından oldukça dikkatli olunmalıdır. Örneğin bağışıklık sistemi tam gelişmemiş olan çocuklarda veya karaciğer nakli yapılmış olan bireylerde adenovirüs enfeksiyonunun yeterince tedavi edilememesi durumunda karaciğer iltihabı gelişebilmektedir. Aynı zamanda bazı tedavi edilmemiş durumlarda beyin zarının iltihabı olarak bilinen menenjit durumu ortaya çıkabilmektedir. Menenjit tıbbi bir acil olarak karşımıza çıkmaktadır.
Adenovirüse Ne İyi Gelir?
Adenovirüs çeşitli klinik problemlere yol açabilmektedir. Örneğin adenovirüs sonucunda gözde kızarıklık ile karakterize “Folliküler Konjuktivit” hastalığı görülebilmektedir. Bu hastalıkta göz bakımı oldukça önem arz etmektedir. Mümkün olduğunca göze temas etmemek, hastalığın tedavisi açısından oldukça önem arz etmektedir.
Adenovirüse Ne İyi Gelmez?
Adenovirüs genellikle sonbahar veya kış aylarında bir salgın olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu aylarda üst solunum yolları enfeksiyonu şeklinde etki gösteren adenovirüs, burun akıntısı ve öksürük gibi belirtilere neden olmaktadır. Sigara içen bireylerde bu belirtiler daha şiddetli görülebilmektedir. Bu yüzden bu bireylerin sigaradan kesinlikle uzak durmaları gerekmektedir. Sigara içen bireylerde akciğerin yapısında harabiyetler olabileceği için, adenovirüs ile enfekte olmuş bireylerde zatürre de gelişebilmektedir.
Adenovirüs İlaçları
Adenovirüse özgün bir ilaç günümüzde ne yazık ki bulunmamaktadır. Fakat adenovirüsün neden olduğu bazı belirtilerin giderilmesi adına birtakım ilaçlar kullanılabilmektedir. Bu ilaçların başında ağrı kesiciler gelmektedir. Ağrı kesiciler adenovirüsün ortadan kaldırılmasını düzeltmemektedir. Ağrı kesiciler adenovirüsün neden olduğu boğaz ağrısı veya diğer sistemlerin ağrısını geçici bir süreyle durdurmaktadır.
Asetominofen: COX – 1 ve COX – 2 adı verilen enzimleri bloklayan asetominofenin ağrı kesici etkinliğine ek olarak ateş düşürücü etkisi de bulunmaktadır. Asetominofenler mide asit salgısını arttırmamaktadır. Peptik ülseri olan hastalarda, çocuklarda, kan sulandırıcı kullanan hastalarda güvenle kullanılabilmektedir. Aynı zamanda gebelerde de güvenle kullanılabilen bir ağrı kesici türüdür.
Yüksek dozda alınması karaciğerde ciddi anlamda bir tahribat yaratmaktadır. Yüksek dozlarda alınan asetominofen sonucu ortaya çıkan ara ürünler karaciğer nekrozu olarak bilinen karaciğer dokusunun işlevini yitirmesi ile sonuçlanmaktadır. Asetominofen zehirlenmesinden şüphenilen durumlarda kan düzeyi 4 saat aralıklarla ölçülmektedir.
Sürekli olarak alkol kullanan insanlarda asetominofen alımı sonrası karaciğer tahribatı gelişme riski artmaktadır. Sürekli alkol kullanımı karaciğerde asetominofenin aktivite gösterdiği enzimi etkiler ve bu etkileşim sonrasında asetominofeninin birtakım ara ürünleri daha fazla bir şekilde ortaya çıkar. Bu durum da karaciğerde bir tahribat olarak karşımıza çıkmaktadır.
Hamilelikte Adenovirüs
Adenovirüs gebelik döneminde de görülebilmektedir. Genellikle ciddi bir probleme neden açmayan adenovirüs, basit bir boğaz enfeksiyonu olarak görülebilmektedir. Adenovirüsün tedavisinde tıpkı diğer erişkinlerde olduğu gibi destek tedavisi oldukça önem arz etmektedir. Yatak istirahati, yeterli sıvı tüketimi ve gerekirse ağrı kesicilerin kullanılması gerekebilmektedir. Ağrı kesici olarak gebelerde asetominofen güvenle kullanılabilmektedir.
Çocuklarda Adenovirüs
Adenovirüs çocuklarda ve bebeklerde farklı etkenler aracılığıyla farklı klinik durumlara yol açabilmektedir. Adenovirüsün 100’ den fazla alt tipi bulunmaktadır. Bu alt tiplerinden 5. Alt tip ile karşılaşan bir çocukta kalp kasının iltihaplanması olarak bilinen “Myokardit” durumu görülebilmektedir. Çocuklarda aynı zamanda myokardit dışında birtakım hastalıklara da yol açabilmektedir. Bunlara örnek olarak “Akut Hemorajik Sistit” hastalığı gösterilebilmektedir. Akut hemorajik sistit, idrar yollarının iltihaplanması ile karakterize bir hastalıktır. Çocuklarda özellikle 11 ve 21. Adenovirüs alt tipinin bu hastalığa yol açtığı bilinmektedir.
Bebeklerde Adenovirüs
Çocuklarda olduğu gibi bebeklerde de çeşitli hastalıklara yol açabilen adenovirüs, 2 yaşın altındaki bebeklerde Rotavirüsten sonra en sık bağırsak iltihabına yola açan virüstür. Adenovirüsün yol açtığı bu bağırsak iltihabına “Gastroenterit” adı verilmektedir. Adenovirüs gastroenteritise ek olarak yenidoğanlarda ve çocuklarda 1. ve 7. alt tiplerin bulaşmasıyla, faranjite neden olabilmektedir.
Adenovirüs için Hangi Doktora Gidilmeli?
Adenovirüs çeşitli hastalıklara neden olabilmektedir. Fakat bu hastalıkların adenovirüs tarafından olduğu ancak ileri tetkikler aracılığıyla saptanabilmektedir. Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanları bu virüs ile ilgilenen ana bilim dalıdır. Fakat adenovirüs göz enfeksiyonuna neden olabildiği için, göz problemi olan hastalık Göz Hastalıkları Uzmanına müracaat etmesi gerekmektedir. Adenovirüs aynı zamanda midede de bazı sorunlara yol açabilmektedir, mide ile ilgili problemleri olan hastaların da İç Hastalıkları Uzmanına başvurmaları gerekmektedir.
Adenovirüs ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular
Adenovirüs nasıl bulaşır?
Adenovirüsün çeşitli bulaş yolları bulunmaktadır. Bu bulaş yollarının başında solunum yoluyla bulaş gelmektedir. Adenovirüsle enfekte olan bireylerin damlacıklarının başka birine geçmesiyle bulaş olabilmektedir. Çocuklarda ise sıkça fekal – oral yol ile bulaş görülebilmektedir. Fekal – oral yolda kaka ile kirlenen elin yeterince temizlenmeden ağza götürülmesi sonucu adenovirüs bulaşmaktadır. Bazı durumlarda ise yeterince dezenfekte edilmemeiş havuzlardan adenovirüs bulaşabilmektedir.
Adenovirüs ishali kaç gün sürer? Adenovirüs kaç günde iyileşir?
Adenovirüsler her 2 hastadan birinde herhangi bir belirti vermeden düzelmektedir. Özellikle çocuklarda bağırsak enfeksiyonuna neden olabilen adenovirüsler, ishal yapabilmektedirler. Adenovirüsün neden olduğu belirtiler genellikle 1 – 10 gün içerisinde ortaya çıkmakta ve kaybolmaktadır. Adenovirüs ishali de değişkenlik gösterse de ortalama 1 – 2 haftalık süre içerisinde düzelmektedir.