Rinofima
Rinofima, burunun kırmızı, olağandan büyük, delikli ve deriden kabarcık halinde çıkıntılar içerdiği bir çeşit deri hastalığıdır. Hastalara antibiyotik ve retinoidler ile tedavi uygulanmaya çalışılır.
Rinofima Nedir?
Rinofima genellikle 40 – 60 yaşları arasındaki erkeklerde ortaya çıkabilen burunun kırmızı, olağandan büyük, delikli ve deriden kabarcık halinde çıkıntılar içerdiği bir çeşit deri hastalığıdır. Uzmanlar Rinofima ile ilgili olarak rozase (gül hastalığı) hastalığının ağır geçmesi ve ilerlemesi sonucu klinik sürecinde ortaya çıkabileceğini gibi ya da rozase (gül hastalığı) hastalığının bir alt dalı olabileceğini düşünüyor. Ancak rozase hastalığı ile Rinofima hastalığı arasında görülen bazı farklar bulunmaktadır. Bu farklılıklar şunlardır ;
- Rozase hastalığı alevlenmeler gösterdikten sonra gerileme sürecine girerken Rinofima da hastalık tedavi edilmediği takdirde zaman içerisinde ilerleme şeklinde seyir gösterir.
- Rozase tipleri erkek ve kadınlarda hemen hemen eşit oranlarda gözlenirken Rinofima erkeklerde daha sık karşımıza çıkmaktadır.
- Rozase hastalığı daha erken yaşlarda ortaya çıkma eğilimindeyken Rinofima genelde yaşlı insanlarda gözlenen bir durumdur.
Rinofima hastalığı burun uç kısmının şekil bozukluğu ile seyreden ve genellikle açık ten renkli erkeklerde gözlenen bir hastalık türüdür. Bu hastalığa sahip kişilerin burunları diğer insanlara kıyasla daha büyük, yaygın kırmızı alanlar içeren, delikli, iniş çıkış alanları şeklinde kabarcıklar içeren bir yapıya sahiptir. Tam olarak sebebinin ne olduğu henüz çözülebilmiş değildir. Rinofima hastalığında burunun kemik ve kıkırdak dokusunun genelde etkilenmediği gösterilmiştir. Deride bulunan, deriyi immünolojik (bağışıklık sistemi), endokrinolojik (iç salgı sistemi) ve bariyer oluşturma gibi çeşitli etkilere sahip sebase bezler ayrıca deri hemostazını (kanamanın önlenmesi) da ayarlamakta görevlidir. İşte deride bulunan bu sebase bezleri ve alt kısmında bulunan destek doku Rinofima hastalığında etkilenir, hipertrofiye (bir doku ya da organdaki hacmin hücrelerde görülen büyümeye bağlı artışı) uğrar. Ayrıca Rinofima hastalığında bu deride bulunan sebase bezlerin ve kıl folikülerinin parazitler ve bu parazitlerin ağzındaki bakterilerle enfeksiyona maruz kalması sonucu Rinofima hastalığına sebebiyet verdiği düşünülmektedir.
Rinofima Klinik Tipleri Nelerdir?
Rinofima tipleri deride görülen farklılaşmanın tipine göre farklı klinik tipler şeklinde isimlendirilmiştir. Buna göre Rinofima klinik tipleri şunlardır ;
- Glandüler Tip Rinofima: Deride bulunan, deriyi immünolojik (bağışıklık sistemi), endokrinolojik (iç salgı sistemi) ve bariyer oluşturma, deri hemostazını (kanamanın önlenmesi) ayarlama gibi çeşitli etkilere sahip sebase bezler bu tipte büyümektedir.
- Fibrozis Tip Rinofima: Bu fibrozis tip Rinofima da deri ve deri altı fibröz (bağ dokusu) dokuda hiperplaziler (insan vücudundaki herhangi bir doku ya da organın hücre sayısındaki artış nedeniyle büyümesi) gözlenmektedir.
- Fibroanjiyomatöz Tip Rinofima: Bu tip hastalığı olan insanların derisinde fibrozis (bağ doku oluşumu) ve inflamasyon (vücudun herhangi bir zararlı uyarana karşı verdiği koruyucu tepki) gösteren lezyonlar vardır.
- Aktinik Tip Rinofima: Bu tip Rinofima türünde burunun üzerinde normal olmayan doku büyümesi şeklinde kitleler yapan elastik bağ doku kalınlaşmaları bulunmaktadır.
Rinofima Belirtileri Nelerdir?
Rinofima hastalığı burunun kırmızı, olağandan büyük, delikli ve deriden kabarcık halinde çıkıntılar içerdiği bir çeşit deri hastalığıdır. Bu sebeple belirtilerin çoğunluğu burunla ilgilidir. Bu belirtiler şunlardır ;
- Burnun şişmesi: Rinofimalı hastalarda görülen özelliklerin başında gelmektedir. Rinofimalı hastalarda olağandan büyük bir burun yapısı gözlenir.
- Burnun Kademeli Olarak Büyümesi: Rinofimalı hastalarda burun 1 – 2 hafta gibi kısa bir sürede büyümez. Genelde yıllar alan bu büyümeler genelde 3 – 4 sene önceki fotoğraflarla kıyaslandırılınca anlaşılır. Yani burun kademeli olarak büyür.
- Burundaki Yağ Bezi Sayısının Artması: Rinofamalı hastalarda gözlenen bir diğer belirti de hastanın burnundaki yağ bezi sayısının artmasıdır.
- Burundaki Gözeneklerin Genişlemesi: Rinofamalı hastalarda gözlenen bir diğer belirti de hastanın burnundaki hiperplaziler (insan vücudundaki herhangi bir doku ya da organın hücre sayısındaki artış nedeniyle büyümesi) sebebiyle burundaki gözeneklerin genişlemesidir.
- Burnun Kızarık Bir Hal Alması: Rinofamalı hastalarda derideki parazit ve bakteri enfeksiyonlarını gelişmesi sebebiyle görülen inflamasyon (vücudun herhangi bir zararlı uyarana karşı verdiği koruyucu tepki) sonucu burun kırmızı bir renk alır.
- Burun Cildinin Kalınlaşması: Rinofamalı hastalarda gözlenen bir diğer belirti de hastanın burnundaki hiperplaziler gözlenmesi ve burun cildindeki bağ dokusu artışının da bunun üzerine eklenmesiyle görülen burun cildinin kalınlaşmasıdır.
- Burnun Şeklinin Kaybı: Rinofimalı hastalarda burunda gelişen yukarıdaki olaylar neticesinde burnun şekli olması gerekenden farklı bir hal almaya başlar. Ve böylece zamanla burnun şeklinin kaybının gelişmesi gözlenir.
- Kaba, Kıvrımlı, Pürtüklü Burun: Rinofamalı hastalarda gözlenen bir diğer belirti de hastanın burnundaki kaba, kıvrımlı ve pürtüklü görünümdür.
Rinofima Nedenleri (Risk Faktörleri) Nelerdir?
Rinofima hastalığının nedenleri henüz tam olarak aydınlatılamamıştır. Eski zamanlarda alkol tüketen 40 – 60 yaş aralığındaki amcalarda sık gözlendiği fark edilse de sonradan yapılan araştırmalar neticesinde alkol ile Rinofima hastalığını bağdaştıracak herhangi bir duruma rastlanmamıştır. Ancak rinofimanın nedenleri arasında alkolle bir ilişkisi olmamasına rağmen fazla miktarda alınan alkol ve kafein tarzı kan damarlarının genişlemesine neden olan maddelerin Rinofima hastalığındaki kademeli olarak gözlenen burunun büyümesi sürecini hızlandırdığı gözlenmiş ve bu burunda gözlenen cilt hastalığını daha da kötüye götürdüğü gözlenmiştir.
Ayrıca Rinofima hastalığında bu deride bulunan sebase bezlerin (deride bulunan, deriyi immünolojik (bağışıklık sistemi), endokrinolojik (iç salgı sistemi) ve bariyer oluşturma gibi çeşitli etkilere sahip bez yapısı) ve kıl folikülerinin parazitler ve bu parazitlerin ağzındaki bakterilerle enfeksiyona maruz kalması sonucu Rinofima hastalığına sebebiyet verdiği düşünülmektedir.
Tüm bunların dışındaki risk faktörleri şunlardır;
- Erkek olmak
- Açık tenli olmak
- 40 – 60 yaş aralığında olmak
- Ailede rozase hastalığı öyküsünün olması
- Ailede Rinofima hastalığı öyküsü olması
Rinofima Teşhisi
Rinofima hastalığının teşhisi çoğunlukla hastanın burnun şişmesi, burnun kademeli olarak büyümesi, burundaki gözeneklerin genişlemesi, burnun kızarık bir hal alması, burun cildinin kalınlaşması, burun şeklinin kaybı ve kaba, kıvrımlı, pürtüklü burun görünümün oluşması sonucu bu şikayetleri ile hekime gelmesiyle konur. Uzman hekim hastanın şikayetlerini dikkatlice dinler. Hekim şikayetler üzerine fizik muayeneyi yapar ve gerekli tetkikleri ister. Sonuç olarak da hastalığın tanısını koyar.
- Anamnez: Anamnez hastanın şikayetlerini dile getirmesi durumudur. Hasta çoğunlukla yukarıda ifade edilen şikayetlerle hekime başvuruda bulunur. Hekim hastanın şikayetlerini dinler, bu şikayetlerin ne zamandır var olduğuna dair hasta hikayesini alır. Hekim hastaya burundaki kızarıklık ve büyümeyi ilk ne zaman fark ettiğini sorar. Hastanın yaşını, herhangi bir hastalığı olup olmadığını, son zamanlarda bu kızarıklığa neden olacak kimyasalla temas, güneşte yanma vb. bir sebep yaşayıp yaşamadığını, hastanı çalıştığı işleri, nerede yaşadığı gibi bilgileri ve ailesinde daha önce böyle şikayetler yaşayanların olup olmadığını sorarak detaylı bir şekilde not eder. Gerekli gördüğü ekstra durumları da anamneze ekler ve ardından hekim fizik muayeneye geçer.
- Fizik Muayene: Hasta odaya girdiği andan itibaren aslında fizik muayenenin bir parçası olan inspeksiyon (gözlemle inceleme) ile dermatoloji uzmanı hekim hastada Rinofima hastalığından şüphelenir çünkü bu hastalarda gözlenen karakteristik bir burun görünümü vardır. Bu sebeple fizik muayene aşaması Rinofima teşhisini koymada en önemli basamaklardan biridir.
- Laboratuvar Tetkikleri: Laboratuvar tetkiklerinde ise hastadan kan alınır. Laboratuvarda hastanın kan hücresi değerleri, protein ve kan şekeri seviyesinin yanı sıra, böbrek fonksiyon göstergeleri, mineral düzeyleri, enfeksiyon varlığı veya yokluğu değerlendirilir ve son olarak kanın periferik yayması yapılır. Laboratuvar tetkiklerini yapmadaki niyet hastanın herhangi bir probleminin bu hastalığa neden olup olmadığını görmektir.
- Biyopsi: Biyopsi, hastalığı mikroskop altında incelenmek üzere hekimin hastadan belirli bir doku parçasını alması ve bu parçanın mikroskop altında incelenmesine dayanan bir tanı yöntemidir. Hekim eğer teşhisinden emin olamadıysa ve herhangi bir malignite (kötü huylu değişim) varlığı olabileceğini düşünüyorsa bu yönteme başvurabilir.
Rinofima Tedavisi
Uzmanlar Rinofima ile ilgili olarak rozase (gül hastalığı) hastalığının ağır geçmesi ve ilerlemesi sonucu klinik sürecinde ortaya çıkabileceği gibi ya da rozase (gül hastalığı) hastalığının bir alt dalı olabileceğini düşünüyor. Bu sebeple ilk olarak altta yatan rozase hastalığının tedavisi ile tedaviye başlanır. Hastalara antibiyotik ve retinoidler ile tedavi uygulanmaya çalışılır ancak bazı hastalarda bu tedavi seçenekleri cevap vermez.
Bunun dışında Rinofima tedavisinde uygulanabilecek ilaç tedavileri de mevcuttur. Ancak Rinofima tedavisinde kullanılan ve uzun süreli hem de başarılı bir sonuç elde edilebilen en iyi tedavi cerrahi tedavidir. Rinofimalı hastaların burun dokusunda herhangi bir bozukluk olmaması için erken cerrahi tedavi çok önemlidir.
Rinofima Tedavi Edilmezse Ne Gibi Komplikasyonlara Yol Açar?
Rinofima hastalığı mutlaka tedavi edilmesi gereken bir durumdur. Hastalık hastada estetik açıdan problemler doğurabileceği gibi ilerleyen dönemde bakteri ve parazit enfeksiyonlarının daha da yayılması sebebiyle kişiye çok daha büyük bir problemlerle sorun çıkarabilir. Onun dışında burun kademeli olarak büyümeye ve şekli bozulmaya devam edecektir yani Rinofima kronik (uzun süreli) bir hastalıktır. Ayrıca ne kadar erken cerrahi tedavi uygulanırsa hastalığın süreci o kadar kolay atlatılacaktır.
Rinofima Ne İyi Gelir? Ne İyi Gelmez?
Rinofimada buruna gelen kan akımı normale oranla artmıştır. Eğer kan akımını arttıracak gıda maddeleri ve ürünlerin fazlasından kaçınılırsa bu rinofimaya iyi gelecektir ancak bu ürünlerden olabildiğince az kullanmaya dikkat edilmezse hasta Rinofima hastalığının sık alevlenmesine engel olamaz. Rinofimalı hastanın hastalığı kontrol edebilmek için dikkat etmesi gereken gıdalar ve hastalığın sürecinin iyiye gitmesi için uygulanması gerekenler şunlardır;
- Baharatlı yeme alışkanlığı
- Sigara ve alkol kullanımı
- Yoğun bir şekilde kafeinli içecek tüketmek
- Güneşe fazla miktarda maruz kalmak
- Yüzü travmaya uğratabilecek sürtünme veya darbelerden korunulmalıdır
- Stres ve kaygı hali en az seviyeye indirilmeli
- Çok sıcak bölgelerden uzak durulmalı
Rinofimada Kullanılan İlaçlar
Rinofima tedavisinde kullanılan birincil ilaç grubu oral (ağızdan) izotretion dur. Henüz hayla başlangıç seviyesinde olan ve hastalığı şiddetlenmemiş rinofimalı hastalarda kullanılabilir.
Bu ilaç dışında hastaya antibiyotik tedavisi verilerek hastada gözlenen kızarıklık ve iltihabi durumun üstesinden gelinmeye çalışılabilir. Bunu dışından siklosporin ve azelaik asit gibi ilaç tedavileri de uygulanabilmektedir.
Rinofimada Ameliyatı
Rinofimada cerrahi tedavilerde amaç büyümüş ve kalınlaşmış kabarık doku parçasını almaktır. Bu şekilde burunun eski fonksiyonlarını geri kazanması sağlanmaya çalışılır. Burun yapılarının en az şekilde bozulması ya da bozulmaması için en erken şekilde cerrahi uygulanması hasta için önemlidir. Rinofimada kullanılabilecek ameliyat teknikleri ;
- Fibröz dokuların cerrahi kullanılarak çıkarılması
- Kriyoterapi sıvı azot (element) kullanılarak yapılan bir tedavi yöntemidir. Sprey veya pamukla azotu lezyon üzerine uygulamak suretiyle gerçekleştirilir.
- Dermabrazyon tedavisi ciltteki tüm düzensizlikleri, lekeleri, kırışıklıkları, sivilce ve izleri gidermek amacıyla kullanılan ve derinin en üst tabakasının bir nevi zımparalanma suretiyle inceltilmesi işlemidir.
- Elektrokoter dokuları yakma ya da yakarak kesme suretiyle çalışan ve bu vesileyle ameliyatların kansız geçmesini sağlayan bir alettir. Kalem benzeri ucu olan bu alet Rinofima tedavisinde kullanılabilir.
Rinofimada Hangi Doktora Gidilir?
Rinofima ile esas olarak ilgilenen, hastalığa tanı koyan ve tedavi eden esas bölüm Dermatoloji (Deri Ve Zührevi Hastalıklar) bölümüdür. Yukarıdaki belirtiler eğer mevcutsa hasta dermatoloji uzmanı hekime şikayetleri ile başvurur. Uzman hekim hastanın şikayetlerini dikkatlice dinler. Hekim şikayetler üzerine fizik muayeneyi yapar ve gerekli tetkikleri ister. Sonuç olarak da hastalığın tanısını koyar.
Rinofima insan vücudu için ölümcül bir hastalık değildir. Ancak estetiksel olarak hastalara sorun çıkardığı için mutlaka tedavisi de gereklidir. Hasta burnun büyümesi, kabarıklaşması ve kızarması gibi durumlar varlığında bir uzman hekime gözükmesinde yarar vardır.