Çene Ağrısı
Çene ağrısı, birçok nedene bağlı olarak ortaya çıkar. Çene ağrısının sıklığı ve şiddetine göre uygulanacak olan tedavi yöntemleri farklılık gösterir.
Çene Ağrısı Nedir?
Toplumda çok yaygın olarak görülen çene ağrısının bilinen birçok farklı nedeni vardır. Özünde bu ağrı temporomandibular eklem (alt çeneyi üst kafa bölgesiyle birleştiren, kulağın alt kısmında bulunan hareketli eklem) kaynaklıdır. Temporomandibular eklemde ağrı toplumda çok yaygın olarak bulunmakta ve gün geçtikçe artmaktadır.
Kompleks bir yapı olan temporomandibular eklemde eklemin yapısıyla ilgili bozukluklar olabileceği gibi eklemin dışındaki komşu yapılardaki değişiklikler ve sistemik hastalıklar da çeşitli klinik bulguların ortaya çıkmasına neden olur. Önemli olan bu karmaşık ve değişik faktörler nedeniyle etkilenen yapıda, doğru teşhise varmak ve buna göre tedavi yönlendirebilmektir.
Çene ağrıları özellikle 35-45 yaş arası kadın cinsiyette görülen, çiğneme sisteminin kullanılması ile artan künt (derin ve sızlayıcı ağrı) karakterli ağrılardır.
Çene ağrıları yalnızca sağ çenede ya da yalnızca sol çenede olabileceği gibi her iki çenede birden de görülebilir. Tek başına sağ çenede görülen ağrı ya da aynı şekilde tek başına sol çenede görülen ağrı o bölgedeki kas yapısının zedelendiğine işarettir, bu durum genelde tek taraflı yemek yemekle görülebilir.
Dolgu sonrası oluşan çene ağrıları genellikle geçicidir ama ilk bir aydan sonra dolgunun yapıldığı sağ ya da sol çenede ağrı devam ediyorsa doktora başvurmak gerekmektedir.
Çene ağrılarını 2 grupta toplarsak:
- Orofasiyal (ağız ve yüzün tamamı) ağrıyı taklit eden medikal durumlar
- Çene ve boynu etkileyen ağrılar
1-Orofasiyal (ağız ve yüzün tamamı) ağrıyı taklit eden medikal durumlar
Ağız ve yüzün tamamını ilgilendiren ağrılar birçok sebebe bağlı olarak gelişebilir. Genel olarak kas, sinir ya da ikisinin kombine olması şeklinde meydana gelir.
- Kafa içi ve kas kaynaklı olanlar (intrakranial ve vasküler kaynaklı ağrılar)
- Nörovasküler (sinir kas kompleksi) ağrılar
- Nöbet tarzında ağrılar
2-Çene ve boynu etkileyen ağrılar
Bu ağrının temelinde yukarıda da bahsettiğimiz gibi çene eklemi olan temporomandibular eklem ve çene kasları yer alır.
Temporomandibular eklem kaynaklı olanlar:
- Eklemin iltihabına bağlı olarak gelişenler
- Genetik ya da daha sonra kazanılmış olan bozukluk ve buna bağlı gelişen ağrılar
- Eklemin kendi yapısına ait olanlar
- Eklem hareketlerine bağlı olanlar
Çiğneme kası kökenli olanlar:
- Miyospazm
- Miyozit
- Miyofasiyal ağrı
- Lokal miyalji
Yukarıda bahsettiğimiz çene hastalıklarının tamamı çene ve yüzde ağrı oluştururlar. Yazımızda toplumumuzda görülme sıklığı fazla olan kas kökenli çene ağrılarına yer vereceğiz.
Miyospazm
Çenede hem istirahat hem fonksiyon sırasında ağrı mevcuttur. Çene kaslarında nadir olarak oluşan bir durumdur. Özellikle tekrarlayan enjeksiyonlarda risk artar. Bir kasın ani ve istemsiz kasılması durumunda ortaya çıkar.
Miyozit
Travma ya da enfeksiyon nedeniyle oluşan çene kası iltihabıdır. Çenede şişlik, eritem (kızarıklık) ve ısı atışı meydana gelir. Devamlı şiddetli ağrı ve çene hareketi sırasında hastanın yaşadığı rahatsızlık artar ve bunun sonucunda çenede hareket kısıtlılığı meydana gelir.
Çene ağrısında rol alan bazı önemli kaslar vardır. Bunlar:
- Masseter
- İnternal pterygoid kas
- Eksternal pterygoid kas
- Temporal kas
- Digastrik kas
- Sternocleidomastoid kas
- Trapezius kası
Yukarıda ismini verdiğimiz bu kaslardan herhangi birinin ya da birkaçının fizyolojisinde (işleyişinde) meydana gelecek bozukluk çenede ciddi ağrılara ve çene açıp kapatmada güçlük çekme gibi fonksiyon bozukluklarına sebep olur.
Çene Ağrısı Belirtileri Nelerdir?
Ağrı birçok hastalıkta başlı başına en önemli belirti türüdür. Çene hastalıklarında ağrıya eşlik eden hareket bozuklukları bizi ağrının kaynağı olan kas ya da sert dokuya yönlendirir.
- Çene açılıp kapanırken sağa ya da sola doğru deviasyon (kayma) varsa, bu durum çene eklemiyle birebir ilişkili olup, zamanla çenede ağrıya sebep olur.
- İlerlemiş çene ağrılarında alt ve üst çeneye ek olarak temporomandibular eklemin anatomik yerleşiminden dolayı kulak bölgesinde ağrı, kulak çınlaması, işitme kaybı.
- Ağız fonksiyondayken (açıp kapatma sırasında) ağrı, klik sesi (tıkırtı sesi) ve gıcırdatma olması.
- Esnemek gibi çeneyi fazla açmaya yönelik durumlarda oluşan ağrı, yemek yerken sakız çiğnerken hissedilen kas yorgunluğu ve çene ağrısı.
- Dişlerimizi tam olarak sıkıca kapattığımızda yani dişler birbiri üzerinde konumlandığında çene ekleminde oluşan ağrı.
- Çok şiddetli, migren benzeri tekrarlayan baş ağrıları.
- Temporomandibular eklemi etkileyen bazı kaslar kafanın alt bölgesine kadar uzanırlar. Bu sebeple çene ekleminde görülen ağrı ve/veya fonksiyon bozukluğu aynı zamanda boyun ve boyun çevresi bölümlerde sertlik ve ağrıya sebep olur.
- Çene aniden, hızlıca ve çok fazla zorlanarak açıldığında çene kitlenmesinin olması ya da çenenin yerinden çıkması.
Çene Ağrısı Nedenleri Nelerdir?
Bilindiği üzere çene ağrısı toplumda çokça yaygın görülmekte olan bir orofasiyal (çene ve yüz) hastalık türüdür. Ağrı genelde orta yaş grubunu etkilemekte olup, gerekli tanı ve tedaviden sonra düzelmesi mümkündür.
Eğer dolgu yaptırdıysak ve devamında özellikle yaptırdığımız dolgunun bulunduğu sağ ya da sol çenede geçmeyen künt bir çene ağrımız mevcutsa bu durum yapılan dolgunun yüksek (çenedeki diğer dişlere nazaran daha uzun) olduğunun bir kanıtıdır.
Çenemizi kapatıp açarken, yemek yerken ağrı oluyor ama istirahat halinde bu ağrı duruyorsa bu durum genelde tek çene ile ilişkili (sağ çene ya da sol çene) olup, ağrının bulunduğu bölgedeki çene eklemin iltihabi ya da fonksiyonel bozukluğudur.
Sabahları uyandığımızda çenemizde derin bir ağrı hissediyorsak bu durum bruksizmin bir göstergesidir. Kişi uyurken dişlerini sıkıyordur ve bu da çene kas kemiklerinde ciddi problemlere neden olur.
Hamile kadınların çenelerinde ağrı hissetmesi çok olası bir durum olmamakla birlikte eğer çenede ağrı mevcutsa bu durum hamilelikle birlikte bozulan mineral dengesinden dolayı dişlerde oluşan çürüklerin göstergesidir.
Çocukluktan beri keman çalmaya başlayan kişilerde tek taraflı olarak çene ağrısı bulunur.
Tırnak yeme, ağızda kalem tutma, terzilerde olduğu gibi sürekli olarak ağızda yabancı bir cisim tutma dişlerde aşınmalara sebep olur. Bu durum da zamanla oluşan bir çene ağrısı sebebidir.
Kişi tek taraflı çiğnemeyi alışkanlık haline getirmişse, bu durum uzunca yıllar devam ediyorsa çiğnenen tarafta kas yorgunluğuna bağlı ağrılar oluşur.
Kişinin ağzında eksik diş varlığında (örneğin sağ alt ya da üst çenede tek taraflı olarak 2-3 dişin olmaması) çiğneme sırasında yalnız dişli bölümde kuvvet artacağından dolayı o bölgede zamanla çene ağrıları oluşmaya başlar. Protetik (protez) tedavi yaklaşımıyla dişsiz bölge onarılıp ağızda kuvvet dengesi sağlanır.
Çene eklemleri ağrısı travma kaynaklı da olabilir. Boksörlerde bolca rastlanan bir durumdur. Herhangi bir kazadan sonra çeneye alınan darbede çenede ağrı olması kaçınılmaz bir durumdur.
Uzun aralıklarla (örneğin haftada ya da ayda bir) çenede, özellikle sol üst çenede aniden gelişip göze doğru ilerleyen, şimşek çakması ya da kırbaç şeklinde adlandırabileceğimiz çok şiddetli bir ağrı mevcutsa bu ağrı trigeminal nevraljinin habercisidir. Hastanın ağrısı o kadar şiddetlidir ki bu hastalığın en önemli bulgularından biri kişinin ağrının gelmesini beklemesiyle geçen ıstırap dönemidir. Teşhisi oral diagnoz bölümünde yapılır fakat tedavisi için nöroloji bölümüne başvurmak gerekir.
Eğer rutinde bir çene ağrınız yoksa, birdenbire gelişen sol çene ağrısı, sol kol uyuşması, göğüs sıkışması ya da nefes alıp vermede problem yaşıyorsanız bu durum kalp krizinin habercisi olabilir. Bu belirtilerde mutlaka vakit kaybetmeden doktora gidilmelidir.
Çene Ağrısının Teşhisi
TME (Temporomandibular eklem, çene eklemi) 2 türlü bulgu verir. Bu iki bulgu teşhise varmada hasta ve hekim için önemli bir kaynaktır.
1-Eklem sesleri: Klik veya krepitasyon sesi. Klik kısa süreli bir sestir. Krepitasyon ise daha uzun süreli ve karda yürüme sesi gibidir. Bu seslerin varlığında kesinlikle uzman bir ağız diş ve çene cerrahına başvurup hastalığın teşhisine gidilmelidir. Bu sesler hekim için teşhise varmada çok önemli kriterlerdir. Seslere göre ağrının kaynağının, hastalığın ilerleme seviyesinin tahmini hakkında doğru bilgilere varılabilir.
2-Eklem kısıtlılığı: Ağız açıp kapamada kısıtlama veya hareket yolundaki bir sapma durumudur. Çene ağrılarında hastaya ağzını yavaşça açıp kapatması söylenir. Hasta ağzını açarken çene sağa ya da sola kayıyorsa, hasta ağzını belirli bir seviyeden sonra açamıyorsa, bu eklem hareketlerini yaparken ağrı, uyuşma ya da yorgunluk hissediyorsa çene ekleminde ve kaslarında problem vardır demektir. Bu durum hekime teşhis koymada kolaylık sağlar.
Çene ağrısının teşhisinde muayene edilmesi gerek kaslar:
- Temporalis kası
- Masseter kası
- Sternocleidomastoideus kası
- Posterior servikal kaslar
Bu kasların tamamı çene, yüz ve boyun bölgesinin hareketinden sorumludur. Bu kasların palpasyonu (elle muayenesi) yapılarak hastaya ağrı olup olmadığı sorulur. Hasta dişlerini sıkarken dokunulan kasta ağrı varsa kaydedilir.
Çene ağrılarının teşhisinde başvurulması gerek radyografi yöntemleri:
- Radyolojik görüntüleme yöntemleri
- Manyetik rezonans görüntüleme
Bu iki yöntem sayesinde çene ağrı ve hastalıklarının problemlerinin teşhisine doğru ve kısa yoldan ulaşmak mümkündür.
Çene Ağrısının Tedavisi
Çene ağrısının oluştuğu bölge, ağrının oluşum şekli (yalnızca fonksiyon halinde mi yoksa istirahatte de ağrıyor mu), ağrının sıklığı gibi faktörlere göre tedavi şekli de farklılık gösterir. Çene ağrısında esas sebeplerden biri bruksizmdir (geceleri dış sıkma, gıcırdatma). Genelde stresli hayat yaşayan insanlarda görülür. Aile içi problem yaşayanlarda, üniversite sınavına hazırlananlarda, eğitim hayatı ya da iş hayatı yolunda gitmeyen ve buna bağlı psikolojik problem yaşayan bireylerde sıkça gözlemlenir. Bu hastalığın tetikleyicisi başlı başına strestir. Bruksizmi engellemek için çeşitli aparatlar üretilmiştir.
Okluzal splint (kas gevşetici aparey, ağız içi kas dengesini sağlayan aparat):
Hastalar bu apareyi en az 3 hafta kadar kullanırlar. Bu apareyin amacı bruksizmi azaltarak dişleri ve çeneyi korumaktır. Aynı zamanda bu splint sayesinde çiğneme kuvvetlerinin bütün çeneye eşit olarak dağılması sağlanır. Bu sayede de kaslar gevşer ve kasların hiperaktivitesi (fazla çalışması durumu) azaltılmış olur.
- Çene eklemi enflamatuar (iltihaplı) durumdaysa,
- Çenede parafonksiyonel (fonksiyon dışı, özellikle geceleri uyurken yapılan diş sıkma gibi) aktivite mevcutsa
- Hastaya miyospazm veya miyosit tanısı konulmuşsa (bu hastalıklardan çene ağrısı nedir kısmında bahsedildi)
- Temporomandibular eklemin (çene eklemi) iç düzensizliklerinde okluzal splint kullanımı endikedir (uygundur).
Çene eklemi hastalıklarının tedavisinde, tedavinin başarısını etkileyen önemli unsurlardan birisi de hastanın uyumudur. Çene eklemi ağrılarının tedavisinde hasta doktorun yapması ya da yapmamasını söylediği çene hareketlerini doğru bir şekilde uygularsa iyileşme süreci daha kısa sürecektir.
TME rahatsızlıklarının giderilmesinde temel olarak faz1 ve faz2 tedavilerinden bahsedilir.
Faz1: Hasta eğitimi, fizik tedavi, ilaç tedavisi, psikoterapi ve okluzal splint tedavilerini kapsar.
Faz2: Mevcut olan bütün ağız içi tedaviler anlamına gelir. Diş yüzeylerinin birbirine bakan kısmında aşındırma, restoratif tedaviler (dolgu sonrası vb.), protez işlemleri ve diğer cerrahi işlemleri kapsar.
Fizik tedavi yaklaşımları:
1-Nemli sıcak
- Lokal sirkülasyonu (kan akımını) artırarak kasları rahatlatır.
- Doku beslenmesini aktive ederek inflamatuar mediatörlerin (iltihap sebebi olan etkenler) ortamdan uzaklaşmasını sağlar.
2-Soğuk paketler
- Alanı anestezi altına alarak ağrıyı azaltır.
- Dolaşımı azaltarak inflamatuar (iltihaplı) cevabı azaltır.
3-Transkütanöz elektriksel sinir uyarımı
- C liflerini (ağrı ileten lifler) inhibe ederek (baskılayarak) ağrı yayılımını azaltır.
4-Ultrason terapisi
- Ses dalgaları üreten terminal bir cihazdır. Dokunun 5 cm derinliğine kadar ses dalgaları penetre (nüfuz etmek) olur, dokuyu titreştirerek lokal sirkülasyonu artırır ve kasları rahatlatır.
Konservatif Tedavi Yaklaşımı (Cerrahi tedaviden önce uygulanan yöntemler)
Hastaların %85-90’ı konservatif tedaviden fayda sağlar. Bu rahatsızlıklar çeşitlilik gösterebilir, uzun süren kalıcı etkiler bırakmadan, geçici ve kendiliğinden limitlenen (sınırlanan) tarzda olabilir. Örneğin; redüksiyonlu disk deplasmanının (bir çeşit çene eklemi hastalığı) zaman içinde kendiliğinden düzelebildiği bilinmektedir. Bu doğrultuda artiküler (eklem kaynaklı) ve nonartiküler çene bozukluklarının tedavisinde öncelikle agresif yaklaşımdan kaçınılmalıdır.
Bu doğrultuda:
1-Hastanın probleme yönelik öyküsü ve kapsamlı öyküsü alınır. Hangi faktörlerin bu rahatsızlıkları başlattığı, ilerlemesini sağladığı ve ortaya çıkan sonuçlar öğrenilir.
2-Görüntüleme yöntemlerine başvurulur. Sert dokulara yönelik olarak düzlemsel tomografi alınır. Volümetrik bilgisayarlı tomografi temporomandibuler eklemin (çene ekleminin) dejeneratif (eklemin yapısının ve işleyişinin bozulması) değişikliklerinde en doğru ve en keskin görüntüyü verir.
Hastanın mastikatör (çiğneme) sistemini dinlendirmesi sağlanır. Bu amaçla:
Çiğneme aktivitesi dışında dişlerini birbirine temas ettirmemesi, uyanıkken dişlerini sıkmaması ve gıcırdatmaması gerekmektedir.
İyileşmeyi geciktirecek alışkanlıklarını kontrol etmeleri sağlanır.
Yumuşak diyetle beslenme ve yavaş çiğneme önerilir.
Çene Ağrısına Ne İyi Gelir?
Çene ağrısında mutlaka doktora başvurulması gerekir. Hasta ağrının artmasını beklemeden en kısa sürede uzman bir diş hekimine başvurursa kısa sürede ağrısıyla ilgili çözüme ulaşacaktır. Çeneyi çok fazla açmadan, çene kaslarını ve eklemi yormadan hareket ettirmek gerekir. Çünkü fazla açılması durumunda ağrılı çenede çıkma, çene kayması ya da çene kitlenmesi görülebilir.
Çenesinden ses geldiğini düşünen kişilerin ön dişlerle ısırmama yapmamaları önemlidir. Elma, dürüm gibi yiyecekleri tüketirken ön dişlerle ısırmadan kaçınılmalıdır.
Esnerken çeneyi alttan el ile destekleyip fazla açılmasını önlemek de ilerde oluşabilecek ağrıların önüne geçmek için önemli bir yöntemdir.
20’lik dişlerde çenelerde çok şiddetli zonklayıcı ağrılar mevcuttur. Böyle durumlarda hiç vakit kaybetmeden uzman bir çene cerrahına görünmek gerekir. Dişin iltihaplanması durumunda antibiyotik tedavisine geçilip, uygunsa çekimi uzman bir hekim tarafından yapılmalıdır. 20’lik diş için evde yapılan ağrı kesici müdahaleler hastayı kötü sonuçlara götürebilir.
Çene Ağrısına Ne İyi Gelmez?
Çene ağrısının bilinen en önemli sebeplerinden birisi strestir. Kişide sosyal hayatında yaşadığı problemlere, psikolojik sebeplere ve strese bağlı olarak bruksizm görülür. Bu da ilerleyen dönemlerde ciddi çene ve kas ağrılarının habercisidir. Hasta sosyal hayatını elinden geldiğince daha stressiz bir hale dönüştürmelidir. Bu sayede çene ve eklem ağrılarının ilerlemesi engellenebilir.
Çenesinde ağrı olduğunu düşünen kişiler sakız çiğnemekten uzak durmalıdır. Sert besinlerden uzak durmalı, dişleriyle fındık, ceviz gibi sert kabuklu yiyecekleri kırmamalıdır.
Hasta ağrının üstüne gitmemelidir. Eğer çenesinden ağrı ile birlikte ses geldiğini görüyorsa o sesi çıkaracak her türlü çene hareketinden uzak durmalıdır.
Çocuklarda ve Bebeklerde Çene Ağrısı
Çene ağrısı temelde yorgunluğun bir belirtisi gibidir. Yani yaş ilerledikçe çenenin yanlış ve uygun olmayan hareketlerine bağlı olarak ortaya çıkan problemlerdir. Bebeklerde ve çocuklarda çene ağrısının görülmesi pek olası bir durum değildir.
Çocuk 10-15 yaş arasındayken büyüme döneminde vücudunun bütün eklemlerinde gelişme kaynaklı ağrılar görülebilir fakat çene eklemi diğer eklemlere göre büyüme hızı daha yavaş bir eklemdir. Bu nedenle 10-15 yaş aralığında çok nadir de olsa çocuklarda çene ağrısı görülebilir.
Çene Ağrısında İlaç Tedavisi
Birçok çene ağrısında NSAİ (nonsteroid antiinflamatuarlar) önerilir. Bunlar: İbuprofen, Naproksen, Nabumeton
Ortadan şiddetliye doğru giden bir çene infilamasyonu (iltihaplanması) varlığında NSAİ (nonsteroid antiinflamatuarlar) yerine kortikosteroid kullanımı uygundur. Çünkü bu durumda NSAİ kullanımı uygun ve etkili olmayabilir. Bu kortikosteroidler oral yolla verilebilir ya da çene eklemine direkt olarak enjekte edilebilir.
Kas gevşetici olarak kas ağrısında en etkili olan siklobenzaprindir. Yatmadan önce 5-10 mg alınması uykusu düzenler ve bruksizmi (geceleri uyurken çene sıkılması) azaltır. Bu sayede çene eklemi geceleri yorulmamış olur ve gün içinde duyulan çene ağrısı minimuma iner. Aynı zamanda hafif-orta şiddetli ağrılarda asetaminofen kullanılabilir.
Çene Ağrısı için Hangi Doktora Gidilir?
Çene ağrısı gibi orofasiyel (çene ve yüzü ilgilendiren) durumlarda hastanın ilk başvurması gereken diş hekimliği bölümü Oral Diagnoz ve Radyolojidir. Tedavi konservatif yaklaşımla çözülecek gibiyse bu bölümde gerekli tanılar yapılarak ilaç reçete edilir.
Hastanın çene ağrısı ilerlemiş boyutlarda ve konservatif tedaviyle çözülemeyecek durumdaysa Ağız, Diş ve Çene Cerrahisi bölümüne yönlendirilmelidir. Bu bölümde gerekli tedaviler yapılıp hastanın ağrısız ve sağlıklı bir çeneye kavuşması mümkündür.
Kimi zaman Ağız Diş ve Çene Cerrahisi bölümünün bu tedaviyi Fizik Tedavi bölümüyle yürütmesi gerekebilir, bu tarz bir durumda hasta cerrahi işlem uygulanmadan konservatif tedavi ve fizik tedavi yaklaşımlarıyla çene ağrısı ve fonksiyon bozukluğu gibi durumlardan rahatlıkla kurtulabilir.
Çene ağrısı ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular
20’lik Diş Çene Ağrısı Yapar Mı?
Yirmilik diş çıkacağı sırada diş etine yaptığı baskıdan dolayı ağrıya sebep olur. Ama bu ağrının tek sebebi baskı değildir. Aynı zamanda çene yapısı da etkilidir. Eğer çene küçük dişler çeneye oranla daha büyükse ağrı kaçınılmaz bir hal alacaktır. Aynı zamanda dişin çıkış yönü de çok önemlidir. Bazen çiğneme yüzeylerinde çıkmayabilir. Bu gibi durumlarda da hasta ekstra bir çene ağrısı, baş ve boyun ağrısıyla karşı karşıya kalır.
Boyun Fıtığı, Boyun Düzleşmesi Çene Ağrısı Yapar Mı?
Genel olarak toplum tarafından yanlış bilinen bir algıdır. Boyun fıtığı çene ağrısına neden olmaz aksine çenede bulunan kas problemli ağrılar boyun ve başta ağrıya sebep olur. Uzman bir çene cerrahına görünmek bu konuda ağrı dindirilmesi için en etkili yöntem olacaktır.
Çene Ağrısı Kulağa Vurur Mu?
Çene ekleminin üst yüz bölgesiyle birleştiği yer kulağın hemen ön alt kısmıdır. Çene ekleminde görülen özellikle iltihaplanmaya bağlı ağrılarda ağrı kulak, boyun ve başa vurur. Kulakta çınlama ve nadir de olsa işitme kaybına neden olur.
Çene Ağrısına Ne Yapılır?
Çene ağrısında ilk yapılması gereken şey, doktora gidinceye kadar çeneyi çok fazla yormadan kullanmaktır. Çeneyi 2-3 cm’den fazla açmamalı, esnerken ağzımızı elimizde alt çeneden tutarak fazla açılmasını önlemeli ve dürüm gibi ön dişlerle ısırılacak yiyeceklerden uzak durmalıyız. Uzman bir doktora başvurup kalıcı çözümlere ulaşıncaya kadar bunlar çene ağrısını azaltacaktır.
Çene Ağrısı Kaç Günde Geçer?
Çene ağrısının dinmesi ağrının çeşidine göre farklı zamanlara kadar uzayabilir. Çene ağrısının kendiliğinden geçmesi olası bir durum değildir, geçse bile zamanla tekrardan ortaya çıkacaktır. Doktora gidip tedavi olunmadığı müddetçe, kişi yanlış çene hareketlerine devam eder ve bu da ağrının dinmesini olumsuz hale getirir. Öyle ki ilerleyen zamanlarda ağrı yansıyarak kulak, baş, boyun ve yüzün diğer bölgelerine kadar ilerler.