Ağız Hastalıkları
Ağız hastalıkları, dudak iç bölgesi, sert damak, yumuşak damak, bademciklerin olduğu gırtlak kısmı gibi yerlerde hastalık gelişmesidir. Hastalığın tedavisinde genellikle medikal yöntemler ön plandadır.
Ağız Hastalıkları Nedir?
Ağız hastalıkları; dudak iç bölgesi, sert damak, yumuşak damak, bademciklerin olduğu gırtlak kısmı, küçük dil bölgesi, dil kökü, diş etleri ve dili kapsayan yapıların herhangi birinde veya birkaçında hastalık gelişmesi sonucu oluşan durumdur. Ağız bölgesi pek çok yapıyı içerisinde barındırdığı için hastalıkları da çok çeşitlidir.
Ağız hem yeme-içmenin başlangıç kısmı, hem de konuşmadan sorumlu olan yapıları barındırdığından dolayı bu bölgede gelişen hastalıklar oldukça önemlidir. Ağız bölgesi hastalıkları kişide ufak yaralardan kansere kadar gidebilen çok çeşitli hastalıkları kapsayabilir. Bu hastalıkların tedavisi ile de çok çeşitli tıp bölümleri ilgilenebilir.
Ağız Hastalıkları Türleri Nelerdir?
Ağız bölgesi pek çok yapıyı bir arada barındırır. Bu yüzden bu bölgede görülen hastalıklar da çok çeşitlidir. Ağız hastalıklarından en sık görülenler şunlardır:
- Oral Moniliasis (Pamukçuk)
- Oral Kandidiyazis (Ağız Mantarı)
- Diş Eti İltihapları
- Dilde Sivilceler
- Dilde Yarıklanmalar
- Dilde Sarı-Kahverengi Renk Değişimleri
- Bazal Hücreli Kanser
- Skuamöz Hücreli Kanser
- Diş Eti Kanamaları
- Dudakta Uçuklanma
- Dudakta ve Dilde Siğil Oluşumu
- Dudak Çatlakları
- Diş Apsesi
Ağız Hastalıklarında Belirtiler Nelerdir?
Ağız bölgesi ve bu bölgede bulunan yapılar; çiğneme, yutma, konuşma gibi pek çok hareketten sorumludur. Bu yüzden ağız bölgesini etkileyen herhangi bir hastalıkta; bu fonksiyonların biri veya birkaçı da etkilenebilir. Buna bağlı olarak hastada bazı semptomlar ortaya çıkar. Bu semptomlar;
- Konuşmada Güçlük: Ağız bölgesi konuşmada; harflerin doğru çıkarılmasında oldukça önemli rol üstlenir. Ağız bölgesinde var olan bir lezyon; konuşmada da bozulmaya neden olur.
- Yutma Güçlüğü: Yutma güçlüğü; ağız bölgesini etkileyen pek çok hastalıkta oluşabilecek bir semptomdur.
- Diş Ağrısı: Diş ağrısı diş etlerini etkileyen pek çok ağız hastalığında görülebilir.
- Boğaz Ağrısı: Boğaz ağrısı; ağız hastalıklarına eşlik edebilen bir semptomdur. Bu semptom genellikle ağzın ve boğazın birlikte etkilendiği iltihabi hastalıklarda görülür. Bazen ağız bölgesinde bulunan bir enfeksiyon boğaza ilerleyerek de boğaz ağrısına yol açabilir.
- Ses Kısıklığı: Ses kısıklığı ağızı ve boğazı birlikte etkileyen pek çok hastalıkta semptom olarak oluşabilir.
- Ağız Kokusu: Ağız bölgesini etkileyen pek çok hastalıkta kişide ağız kokusuna rastlanabilir.
- Dil Üzerinde Kanamalı Lezyonlar: Dil üzerinde kanamalı lezyon; dili etkileyen pek çok hastalıkta oluşabilir. Ancak özellikle dilde yarıklanma varlığında bu lezyonlar oldukça belirginleşir.
- Dilde Renk Değişimi: Dilde renk değişimi özellikle ağız mantarında çok sık rastlanan bir semptomdur.
- Dil ve Dudakta Kabarcık Oluşumu: Dil ve dudakta kabarcık oluşumu özellikle dil ve dudak uçuklarında ve dil-dudak siğillerinde çok sık rastlanan bir semptomdur.
- Dudaklarda Kanama: Dudaklarda kanama; özellikle kış aylarında çocuklarda çok sık rastlanan bir semptomdur. Havanın soğukluğunun dudak gibi narin ve nemli deriye temas etmesi bu bölgede çatlak oluşumuna neden olur. Bu çatlaklardan kanama kaçınılmazdır.
- Dudakta Ülser Yarası: Dudakta ülser yarası; özellikle ileri yaş erkeklerde karşılaşılabilen bir durumdur. Bu durum skuamöz hücreli kanser yada bazal hücreli kanserin habercisi olabilir. Bu hastalıkların diğer iyi huylu ağız hastalıklarından ayrımı oldukça önemlidir.
Ağız Hastalıkları Nedenleri Nelerdir?
Ağız hastalıkları; pek çok nedene bağlı oluşabilir. Bu nedenlerin bilinmesi ve ortadan kaldırılması, hastalığın iyileştirilmesinde esas rol oynar. Ağız hastalıklarına en sık yol açan nedenler şunlardır:
- Viral Enfeksiyonlar: Viral enfeksiyonlar; özellikle dil-dudak uçuklanmalarında ve dil-dudak siğil oluşumlarında oldukça önemli rol üstlenir.
- Çok Sıcak Besinler Tüketmek: Çok sıcak besinler tüketmek; ağzı döşeyen hücrelerde harabiyete yol açarak bu bölgelerin daha çabuk hasta olmasına neden olur.
- Ağız Hijyenine Gereken Önemin Gösterilmemesi: Ağız hijyenine gereken özenin gösterilmemesi; diş eti iltihabı, dilde oluşan yaralar, diş eti çekilmeleri gibi bir çok ağız hastalığından sorumludur.
- Bağışıklık Sistemini Zayıflatan Hastalıklar: Bağışıklık sisteminin zayıfladığı diyabet(şeker hastalığı), kanser, otoimmun hastalıklar gibi pek çok hastalıkta kişi de ağız hastalıklarına rastlanabilir.
- Oral Seks: Oral seks; hem ağız hijyeninin bozulmasından, hem de ağız hastalıklarına yol açan cinsel yolla bulaşan bazı virüslerin bulaşından sorumlu olduğu için; ağız hastalıkları için bir risk faktörüdür.
- Sigara ve Alkol Tüketimi: Sigara ve alkol; hem bağışıklık sistemini zayıflattığından dolayı, hem de ağız hijyenini bozduğundan dolayı ağız hastalıklarının oluşumunda bir risk faktörüdür.
- Soğuk Hava Maruziyeti: Soğuk hava maruziyeti; özellikle dudak çatlaklarının oluşumunda bir risk faktörüdür.
Ağız Hastalıkları Teşhisi
Ağız hastalıklarının esas teşhis yöntemi iyi bir Anamnez ve Fizik Muayene ile konur. Anamnez; hastanın hastalığı hakkında var olan şikayetlerini hekime dile getirmesi durumudur. Ağız hastalıklarına sahip hastalar en sık diş eti kanaması, ağız kokusu, dilde renk değişikliği, dilde yarıklanma, dilde ve iç yanakta siğil ve sivilce oluşumu gibi semptomlardan yakınırlar. Hekim hastanın bu şikayetlerini dinler, şikayetlerin ne zamandır var olduğunu, hastanın ağız hijyenine önem verip vermediğini, gerekli gördüğü durumda ise hastanın oral seks yapıp yapmadığını sorgular. Ardından fizik muayeneye geçer.
Fizik muayenede hekim hastanın dilini, dudağını, sert ve yumuşak damağını, iç yanak dokusunu inceler. Eğer gerekli görürse buralardan Biyopsi adı verilen işlemle parça alıp inceletir. Buna göre hastanın hastalığına tanı koyar.
Ağız Hastalıkları Tedavisi
Ağız hastalıklarının esas tedavisini Medikal Tedavi yöntemleri oluşturur. Hastaya reçete edilen ilaçlar hastanın var olan şikayetlerini azaltmaya yönelik yada hastalığı kökünden ortadan kaldırmaya yönelik olabilir.
Eğer hastada malignite (kanser) gibi bir durum varsa; hastalığın tedavi yöntemi Cerrahi Girişim olarak değiştirilir. Cerrahi girişimle hastanın var olan tümörü tamamen çıkarılmaya çalışılır.
Ağız Hastalıklarına Ne İyi Gelir? Ne İyi Gelmez?
Ağız bölgesi insan için pek çok olaydan sorumlu olan önemli bir bölgedir. Bu bölgenin hastalıkları da buna bağlı olarak hastanın yaşam kalitesini oldukça düşürür. Ağız hastalıklarından korunmak için hastalar bazı uygulamalara başvurabilir. Bunlar:
- Ağız hijyenine önem verilmeli, günde en az 2 kez dişler fırçalanmalıdır.
- Oral seksten kaçınılmalıdır.
- Soğuk havalarda dudak koruyucu ve nemlendirici kremler kullanılmalıdır.
- Çok sıcak ve soğuk yiyeceklerden kaçınılmalıdır.
- Hastalar sigara ve alkolden mümkün olduğunca uzak kalmalıdır.
Ağız Hastalıklarında Kullanılan İlaçlar
Ağız hastalıklarında kullanılan bazı ilaçlar hastalığı kökünden çözmeye yönelik, bazı ilaçlar ise sadece hastada var olan semptomları hafifletmeye yöneliktir. Buna göre ağız hastalıklarında kullanılan ilaçlar şöyle sıralanabilir:
- Ağrı Kesici İlaçlar: Bu ilaçlar hastada var olan ağrıyı azaltmaya yönelik ilaçlardır. İçerik olarak parasetamol, ibuprofen, naproksen, diklofenak gibi maddeleri barındıran bu ilaçların yan etkileri arasında baş dönmesi, halsizlik, iştahsızlık, ishal veya kabızlık, bulantı, kusma gibi semptomlar görülebilir. Bu semptomlar hastayı rahatsız edecek düzeye ulaştığında hekime başvurulmalıdır.
- Antiviral (Virüs Karşıtı) İlaçlar: Bu ilaçlar özellikle hastada dil ve dudak uçuklamalarında kullanılan ilaçlardır. İçerik olarak asiklovir, gansiklovir, valasiklovir, famsiklovir, pensiklovir gibi maddeler içeren bu ilaçlar topikal (yara üzerine direkt uygulanan) nitelikte olduğu için, yan etki görülme riski çok çok düşüktür.
- Antibiyotik İlaçlar: Bu ilaçlar; hastada var olan bakteriyel enfeksiyonların tedavisinde kullanılan ilaçlardır. İçerik olarak sikloserin, basitrasin, fusidik asit, vankomisin, fosfomisin gibi maddeleri barındıran bu ilaçlar topikal (yara üzerine direkt uygulanan) nitelikte olduğu için, yan etki görülme riski çok çok düşüktür.
Ağız Hastalıklarında Ameliyat
Ağız hastalığı eğer bir malignite ise; bu durumda hastaya cerrahi girişim uygulanmalı ve bu kanserli doku çıkarılmalıdır. Bu işlemi Plastik, Estetik ve Rekonstrüktif Cerrahi bölümü yapar. Plastik cerrahi hekimi genel anestezi altında uyutulan hastanın kanserli dokusunu çıkarır, ardından dokunun yakınında bulunan ve kanlanması düzgün olan bir başka dokunun kaydırılması yapılarak ameliyat yeri kapatılmaya çalışılır. Bu işleme flep kaydırma işlemi denir.
Bazen hastalarda flep kaydırma işlemi yapılamaz. Bu durumda hastanın sırt bölgesi, kalçası yada baldırından alınan doku ameliyat yerine nakledilir. Bu işleme de greft çevirme işlemi denir. Her iki işlemde de taşınan dokunun kanlanmasının düzgün olması esastır.
Hastalar ameliyat sonrası birkaç gün serviste yatar. Herhangi bir problem görülmediği durumda taburcu edilirler.
Bebeklerde Ağız Hastalıkları
Bebeklik dönemi dış dünyaya henüz yeni alışılan bir dönem olduğu için bazı hastalıkların görülme sıklığının arttığı bir dönemdir. Bu hastalıklardan biri de bebeklerin ağzında oluşan pamukçuk adı verilen oral moniliasis hastalığıdır.
Oral moniliasis bebeklerin pek çoğunda oluşur ve aileyi tedirgin eder. Ancak tedavi uygulanmadığında bile birkaç gün içerisinde gerileyen bu hastalık bebeklerde herhangi bir probleme yol açmaz.
Ağız Hastalıklarında Hangi Doktora Gidilir?
Ağız hastalıkları ile esas olarak ilgilenen; hastalığa tanı koyan ve gerekli tedaviyi uygulayan bölüm Ağız ve Diş Sağlığı bölümüdür. Ağız ve diş sağlığı hekimi hastayı muayene eder, gerekli tetkikleri uygular ve hastalığa tanı koyar.
Hastalar dudakta, ağızda ve dilde oluşan bazı hastalıklar için Deri ve Zührevi Hastalıkları bölümüne de gidebilirler. Deri ve Zührevi hastalıkları uzmanı hastanın genel muayenesini yaparak gerekli gördüğü tetkikleri uygulayıp hastalığa tanı koyar.
Hastalar ağız kokusu, diş ağrısı, dilde ve iç yanakta yara, dilde yarıklanma, dilde sarı-kahverengi renk değişimi gibi durumlardan yakındığında vakit kaybetmeden hekime başvurmalı ve tedavi altına alınmalıdır.
Eğer ağız hastalığı bir malignite (kanser) ise ve bu kanserli dokunun çıkarılması gerekiyorsa; bu durumda devreye Plastik, Estetik ve Rekonstrüktif Cerrahi girer. Plastik cerrahi hekimi kanserli dokuyu çıkarır, çıkarılan dokunun yerine de yeni bir doku yerleştirir.