Anne Karnında Kordon Kopması

Anne Karnında Kordon Kopması Nedir?

Göbek kordonu; fetus adı ile bilinen bebeğin mide bölgesinde bulunan bir açıklıktan annenin rahmindeki plasentaya kadar ulaşır ve anne ile bebek arasındaki bağı oluşturur. Bu kordon ortalama olarak 60 santimetre kadar uzunluktadır.

Göbek kordonu anne karnındaki bebek için;

• Oksijen,
• Besin,
• Karbondioksit açısından zengin nitelikteki kanın temizlenmesini sağlar. 

Anne karnında kordon kopması durumu ise; doğumdan önce bebeğin anne ile arasındaki bağı oluşturan kordon adı verilen yapının kısmen ya da tamamen ayrıldığı, oldukça ciddi bir sorundur. Bu durum; bebeğin oksijen alamamasını ve besin maddelerinden mahrum kalmasına neden olur ve anne ile bebek ikilisinin her ikisi açısından da oldukça tehlikeli ve ciddi nitelikteki kanamalara sebebiyet verebilir.

Gebeliklerde nadir bir şekilde görülen anne karnında kordon kopması durumu, gebeliğin her döneminde gerçekleşebilir ancak sıklıkla 20. hafta sonrasında olduğu bilinmektedir.

Anne Karnında Kordon Kopması Belirtileri Nelerdir?

Hamilelikte kordon kopması belirtileri anne adayının fark edeceği düzeyde olurken genellikle aşağıdaki gibi sıralanmaktadır:

• Anne adayında küçük miktarda ya da şiddetli bir şekilde görülen vajinal kanama (bazen kanama plasentanın arka kısmında kalan rahim içerisinde kalacağından yaşanmayabilir), lekelenme, su ya da kanlı sıvı gelmesi durumu
• Bebeğin anne karnındaki hareketlerini durdurması ve bu sebeple de hissedilmemesi
• Anne adayında uterus ya da bir diğer adı ile rahim hassasiyeti
• Anne adayında sırt ağrısı ya da karın ağrısı
• Kramp girmesi durumu ve kasılma hissedilmesi
• Şok belirtileri varlığı
• Anne adayının kendisini zayıf, güçsüz, sersem ya da solgun hissetmesi durumu

Anne Karnında Kordon Kopması Nedenleri Nelerdir?

Anne karnında kordon kopması durumu herhangi bir nedene bağlı olmaksızın, birdenbire gelişebilecek bir durum niteliğindedir. Bu sebeple her hamileliğin her döneminde karnındaki bebeğin kordonunun kopması durumu yaşanabilir bir olgudur. Ancak aşağıda belirtilen şeyler, anne karnında kordon kopması ihtimalini tetikler nitelikte olarak değerlendirilebilir.

• Önceki gebelik süreçlerinde plasentanın erken ayrılması, plasentanın kopması, kordon kopması gibi durumların yaşanmış olması
• Erken su gelmesi durumu
• Amniyotik sıvının çok fazla miktarda olması
• Hamileliğin ilk başlarında yani erken dönemlerinde kanama problemi yaşanması durumu
• Kronik hipertansiyon varlığı
• Gestasyonel hipertansiyon varlığı
• Preeklampsi varlığı
• Kan pıhtılaşması sorunu varlığı
• Çoğul gebelik varlığı
• Herhangi bir kaza ya da travmaya bağlı olarak karın bölgesine darbe alınması durumu
• Gebelikte ve gebelik öncesi durumda sigara, uyuşturucu madde ya da alkol tüketiminin yapılıyor olması
• Fazla sayıda gebelik yaşanmış ve doğum yapılmış olması durumu
• İleri yaşta olunması
• Miyom varlığı
• Uterusta yani rahimde anormallik varlığı

Anne Karnında Kordon Kopması Teşhisi

Anne karnında kordon kopması teşhisinin yapılabilmesi için anne adayının zaman kaybetmeden kanama, lekelenme, bebeğin hareketlerini hissetmemesi gibi durumlarına istinaden hekim kontrolüne gitmesi gereklidir.

• Fiziksel Muayene: Anne adayının gösterdiği belirtileri ve vücudun gösterdiği tepkileri gözlemlemek amacıyla fiziksel muayene gerçekleştirilir. 
• Fetal Nabız Kontrolü: Anne karnındaki bebeğin sağlığını kontrol etmek amacıyla uygulanmaktadır. 
• Ultrasonografi: Anne karnında kordon kopmasının görüntülenmesi ve bebeğin sağlığının teyit edilmesi için kullanılmaktadır.

Anne Karnında Kordon Kopması Tedavisi

Anne karnında kordon kopması durumu, tedavi edilir nitelikte değildir. Fark edildiğinde bebek için geç kalınmamış ise sezaryen doğum ile alınması ve hekimin uygun göreceği bir süre boyunca kuvöz içerisinde bekletilerek hayati fonksiyonlarının normale dönmesi beklenebilir.

Aksi takdirde ise, bebeğin sağ kalımı söz konusu değildir. Anne ve bebek açısından da oldukça riskli bir durumdur.

Anne Karnında Kordon Kopması için Hangi Doktora Gidilir?

Anne karnında kordon kopması durumu kolaylıkla fark edilebilen bir durum niteliğinde değildir. Bu sebeple anne adayının bebeğinin hareketlerini hissetmemesi, vajinal olarak küçük ya da büyük bir kanama yaşaması, lekelenme durumunun ortaya çıkması gibi şeylerde zaman kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna, özellikle de kadın hastalıkları ve sağlığı uzmanına yani bir jinekoloğa başvurması gerekmektedir.