Kaburga Kırığı

Kaburga Kırığı Nedir?

Kaburga kırığı, bir veya daha fazla kaburga kemiğin veya kıkırdağın bütünlüğünün bozulmasıdır.

Göğüs ve Kaburgaların Yapısı

Göğüs önemli bir anatomik oluşumdur ve birçok işlevi vardır. İç organların yaralanmalardan ve dış etkilerden korunmasını sağlar.

Kaburgalar, iskelet fonksiyonları nedeniyle, göğüs organlarının doğru anatomik pozisyonda sabitlenmesine katkıda bulunur. Çünkü kalp yanlara hareket etmez ve akciğerleri korur.

Kaburgalar ayrıca birçok kas, özellikle de en büyüğü diyafram olan solunum kasları için bağlantı noktalarıdır. Bir kişinin 12 çift kaburgası vardır.

10 çift kapalıdır, göğüs organları için yoğun bir halka oluşturur. İlk 7 çift doğrudan göğüs kemiğine, geri kalan üç çift ise üstteki kaburganın kıkırdaklı kısmına bağlanır.

Son üç çift hiçbir şeye yapışmaz, ancak kasların kalınlığında serbestçe sona erer.

Kaburga kırığı oldukça yaygın bir sorundur. Bu yaralanma genellikle düştüğünüzde, doğrudan vurduğunuzda ortaya çıkar.

Sporcular, kaburga travmasına çok yatkındır. Ek olarak, kazalar ve kış yaralanmaları kırığın yaygın nedenleridir.

Yaşlılarda küçük yaralanmalar (örneğin düşme nedeniyle) ölümcül sonuçlar doğuracak kaburga kırıklarına yol açabilir. Çocuklarda, bu tür kırıklar son derece nadirdir. Çünkü kemik yapılarının esneklik seviyesi yaşlı insanlara göre oldukça yüksektir.

Kaburgaların yaralanmalarının şiddeti, büyük ölçüde kırığın tipine ve çevre dokulara ve organlara zarar gelmesine bağlıdır. Kaburgaların basit yaralanmaları genellikle kendi başlarına kaynar ve hastanın sağlığı ve yaşamı için tehdit oluşturmaz.

Kaburga Kırığı Belirtileri Nelerdir?

Kaburga kırılma belirtileri, hasarlı kemiklerin sayısına, eşlik eden patolojilerin varlığına ve iç organlara verilen hasarın derecesine bağlıdır.

Bir veya iki kaburga kırılırsa, aşağıdaki belirtiler ortaya çıkar:

• Yaralanma yerinde ağrı: Ağrı, kemik parçaları sinir uçlarının etkilemesinden veya akciğer zarı ve kas dokusunun rüptür sonucudur. Kaburga kırığı meydana geldiğinde, hastalar lezyon bölgesinde yoğun ağrı hissederler. Bu da nefes alma, öksürme, konuşma, hareket etme ile artar ve istirahatte azalabilir.
• Yüzeysel ve sık solunum: Kaburgaların kırılması sırasında şiddetli ağrı, derin bir nefes almayı imkansız hale getirir. Bu nedenle hasta sıklıkla ve yüzeysel olarak nefes alır.
• Göğüs biçimi bozulmuş: Birkaç kaburga kırılırsa, göğüs bölgesinde hafif bir sapma görülür. Etkilenen taraf, hacim olarak azalmış gibi olur. Bu etki kaburgaların kısalması nedeniyle oluşur.
• Kırık bölgede şişlik, ödem (hematom) görülür: Belirgin bir iltihabi süreç gelişir.
• Çıtırtı sesi: Kemik parçalarının birbirine göre yer değiştirmesinden ve sürtünmesinden kaynaklanan sestir.
• Göğüste açık yaraların varlığı
  
• Deri altı hava oluşumu: Solunum borusuna verilen hasar nedeniyle hava göğüs boşluklar içine girer ve oradan boyun derisinin altına girerek deri altı havasın oluşturur.
• Akciğer zarlarının arasında kan ve hava birikimi: Kaburgaların çoklu kırıkları ile, parçalarının yer değiştirmesi oldukça sık görülür. Kaburga kırığının akciğerlere batması ve akciğer zarlarına zarar verilmesi durumunda, akciğerlerin iç ve dış kabuğu arasındaki göğüs boşluğunda kan birikmesi, göğüs boşluğunda hava birikmesi riski vardır. Bu kemiklerin kenarları kaburga arası geçen damarları yaralayabilir. Akciğer zarlar arasında biriken havanın veya kanın ana tehlikesi, akciğerin sıkışmasına neden olmalarıdır. Bunun sonucunda solunum hareketine katılamamasıdır.
• Ağızdan kan gelmesi: Öksürük ile solunum sisteminden kan tükürmesidir. Bu belirti akciğer dokusunda hasarı göstermektedir.

Kaburga Kırığı Nedenleri Nelerdir?

Kaburga kırığı, dış faktörler ve vücudun patolojik durumlarından kaynaklanır.

Kaburgaların kırılmasının nedenleri, farklı basınç kuvvetlerinin dışarıdan mekanik etkisidir. Temel olarak, bir kaburga kırığına aşağıdaki faktörler neden olabilir:

• Trafik kazası sonucu göğüste hasar: Trafik kazalarında, sürücünün göğsü oldukça sık etkilenir. Çünkü yüksek hızda bir çarpışma veya keskin frenleme direksiyon üzerinde güçlü bir etkiye neden olur. Genellikle birden fazla kırık teşhis edilir.
• Spor sırasında göğüs yaralanması: Boks, dövüş sanatları, atletizm, jimnastik, tüm bu sporlar için, kaburga kırığı standart bir profesyonel yaralanmadır.
  
• Göğüs bölgesine künt bir bir darbe: Darbe güçlü değilse, sadece cildin ve kasların üst katmanları zarar görür. Eğer güçlü ise, kaburgalar kırılır.
  
• Yükseklikten düşmek: Bir yükseklikten düşerken hasarın ciddiyeti, düşme hızına ve indiği yüzeyin özelliklerine bağlıdır.
  
• Vücudu iki nesne arasında sıkışması: Kaburgalar üzerinde ortaya çıkan simetrik basınç, kaburgaların, kafatasının kemiklerinin iki taraflı bir kırılmasına neden olur. Bu durumda, cilt ve mukoza zarları nadiren hasar görür.
  

Kaburgaların patolojik kırıkları, aşağıdaki eşlik eden rahatsızlıkların varlığında da ortaya çıkabilir:

• Romatoid Artrit: Romatoid artrit, iç organların, kemiklerin ve eklemlerin yaygın bir bağ dokusu hastalığıdır. Kaburga kırıkları en yaygın olanlarıdır.
• Malign tümörlerin kemik metastazları: Çoğu malign tümör, kanser hücrelerinin kan veya lenf akışı ile ilk lokalizasyonundan çok uzak bir tümör odağı oluşturmak için metastaz yapabilir. Göğüs kemiğindeki metastaz, prostat, meme, böbrek ve diğer bazı organların kanserinin gelişmesiyle ortaya çıkabilir. Metastatik lezyonda, kemiğin yapısı ve işlevi bozulur, normal doku yerine patolojik doku ile değişir. Bu, kemiğin önemli ölçüde zayıflamasına ve dış uyaranlara karşı direncini kaybetmesine yol açar.
• Kemik dokusu veya kemik iliği birincil tümörleri: Çoğu kemik yapısında bulunan kemik kanseri veya kemik iliği kanseri meydana geldiğinde, kemiğin beslenmesi ve işleyişi bozulur.
• Osteoporoz: Osteoporoz, bir nedenin etkisi altında, bir dizi değişikliğe uğrayan ve daha kırılgan hale gelen kemiklerin fonksiyonel ve yapısal özelliklerinin harap edildiği patolojik bir durumdur. Çoğu durumda, bu patoloji kalsiyum metabolizmasının, hormonal bozuklukların yanı sıra genetik anormalliklerin sonucu ile ilişkilidir. Osteoporoz genellikle yaşlılıkta gelişir, böylece bir çeşit fizyolojik kemik yaşlanmasını temsil eder.
• Kalıtsal veya edinilmiş göğüs kemiği yokluğu: Göğsün normal çalışması için anatomik bütünlüğü gereklidir. Kaburgaların ön uçlarını bir arada tutan bir göğüs kemiği yokluğunda, göğüs kafesi mekanik strese çok daha az dirençli hale gelir.
• İskeletin gelişiminin genetik anomalileri: Bazı genetik anormalliklere iskelet yapılarının daha düşük bir gelişimi eşlik eder. Bu da kemiklerin daha kırılgan hale gelmesine ve nispeten küçük bir kuvvetin etkisi altında bile kırılmasına neden olur.

Kaburga Kırığı Teşhisi

İlk önce kaburga kırığın teşhisi sırasında doktor, hastanın öyküsünü dinler ve hastaya fizik muayene yapar.

Fizik muayene sırasında doktor göğsü inceleyip ve dinleyerek akciğerlere ve kalbe verilen hasarın derecesi belirleyebilir. Akciğer zarlarında kan veya hava birikimi tespit edilebilir.

Laboratuvar testlerinde, tam kan sayımında hafif dereceden şiddetli dereceye kadar kırmızı kan hücrelerinin azalması beklenir.

Enstrümantal yöntemler:

• Göğüs röntgeni: Göğüs boşluğunun basit bir röntgeni, çoğu durumda boşluklarının birinde kan ve hava birikimini tanımak için ve kırıkların yerini ve sayısını belirlemenizi sağlar. X-ışını ayrıca pnömoni belirtilerini, kalbe ve büyük kan damarlarına zararları tespit etmeni sağlar.
• Bilgisayarlı tomografi: Bilgisayarlı tomografi, x-ışınlarının kullanımına dayanan, ancak daha hassas olan bir inceleme yöntemidir. Hasarlı kaburgaların ve hatta akciğerlerin, kalbin ve kan damarlarının yapısında küçük değişikliklerin ayrıntılı bir incelemesine izin verir.
• Göğsün ultrason muayenesi: Kaburgaların kırılmasını teşhisinde akciğer boşlukta kan birikimlerini tespit etmek için göğsün ultrason muayenesi kullanılır.

Kaburga Kırığı Tedavisi

Kırık bölgesine novokain veya başka bir lokal anestezi uygulanır. Bu, sinir liflerinin hassasiyetini geçici olarak azaltmasına izin verir.

Gerekirse, novokain blokajı birkaç kez tekrarlanır. Novokain kullanımına kontrendikasyonlar varsa, doktorlar narkotik ağrı kesicilerin kullanırlar.

Kaburgalara Dairesel Bir Bandaj Uygulamak

Uzun süre alçı dökümü yapabilen genç hastalar için alçı, kaburga korse uygulanır. Hareket aralığını azaltır, ağrıyı en aza indirir ve karın solunum tipinin uyarılmasını sağlar.

Genel olarak, kaburga kırığının evde tedavisi sabit bir yatak istirahati anlamına gelmez. Hastanın az hareket etmesi, daha fazla oturması, hafif nefes egzersizleri yapması gerekir.

Fiziksel aktiviteyi, ani hareketlerden kaçınmak gerekir. Kaburga kırığında yatış pozisyonu 40 derece olmalıdır.

Kaburgaların kırılması durumunda, hasta tıbbi önerilere tam olarak uymalıdır. Genellikle, tedavi steroidal olmayan anti-iltihap ilaçlar, narkotik ve narkotik olmayan ağrı kesici ilaçları kullanılarak gerçekleştirilir. Mesela, diklofenak, naproksen, ibuprofen,morfin, promedol ve diğerleri.

Pnömoni gelişirse, antibakteriyel ilaçlar kullanılır: seftriakson, amoksisilin, eritromisin ve diğerleri.

Kural olarak, bir veya iki kaburganın karmaşık olmayan kırıkları iyi kaynaşır ve herhangi bir özel manipülasyon gerektirmez.

Hafif bir diyet rejimi, nefes egzersizleri ve pnömoninin önlenmesi için balgam söktürücüler önerilir.

Kaburga Kırığının Cerrahi Tedavisi

Kaburga kırığının cerrahi tedavisi son derece nadirdir. Komplikasyon geliştiği durumlarda yapılır. İki taraflı kaburga kırıklarında özel cihazlar, plakalarla fiksasyon yapılır.

Bu, daha uygun biçimde iyileşmesi için ve kemikleri doğru durumda tutmak için yapılır.

Akciğer zarlarında hava birikirse fazla biriken hava boşluktan çıkarılır. Bunun için, bir vakum pompasına bağlı bir göğüs tüp akciğer zar boşluğuna sokulur.

Açık göğüs yarası, cansız doku parçaları cerrah tarafından çıkarılır. Kan damarlarının bağlanması yapılır, antibiyotik verilir.

Akciğer zarlarında kan birikmesinde, kanın bu boşluktan çıkarılması gerçekleştirilir. Bunu yapmak için, özel pompa ekipmanına bağlı bir akciğer tüp bağlanır. Plevral boşlukta kanama kendi kendine durmazsa, kanama durdurmayı amaçlayan açık  bir ameliyat yapılır.

İç kanama, büyük kan damarlarına ve kalbe zarar varsa, ciddi bir akciğer hasarı teşhis edilirse veya yara kanalında yabancı bir nesne bulunursa ve karın organlarında ciddi hasar meydana gelirse torakostomi (açık cerrahi tedavi) yapılır ve  organların bütünlüğünü düzeltme yapılır.

Kaburga Kırığı için Tedavi Şartları

Kaburga kırığı iyileşme süresi yaklaşık 1-2 aydır.

Kaburgaların kırılmasının hızlı iyileşmesi aşağıdaki faktöre bağlıdır:

• Hasta yaşı (yaşlı insanlarda iyileşme daha uzun sürer)
• Genel sağlık durumu
• Yer değiştiren kemik kırıklarının varlığı
• Kırık kaburga sayısı

Kaburga Kırığı Tedavi Edilmezse

Kaburga kırığından şüpheleniliyorsa, hasta hayatı tehdit eden komplikasyonların gelişmesini önlemek için derhal nitelikli tıbbi yardım almalıdır.

Eğer tedavi edilmezse kaburgaların kırılması solunum ve kalp-damar sistem organlarına zarar verebilir.

Yüzeysel ve çok sık solunum nedeniyle, hastalar genellikle travma, travma sonrası pnömoni gelişir.

Kaburga Kırığına Ne İyi Gelir?

Kaburgaların kırılması sırasında, kemiklerin iyileşmesini hızlandırmak için mümkün olan her şey yapılmalıdır.

Bunu yapmak için, vücuda kemik onarımında yer alan eser mineral olan “kalsiyum” sağlamak çok önemlidir.

Aşağıdaki gıdalar uygundur:

• Süt
• Yoğurt
• Süzme peynir
• Badem
• Yeşil sebzeler (fasulye, brokoli)
• Somon balığı
• Yulaf ezmesi

Kalsiyumun vücut tarafından iyi emilebilmesi için, diyete B grubu vitaminler, C ve D vitaminlerini dahil etmek gerekir.

Bu vitaminler sebze ve meyveler, tahıllar ve tam tahıllı ekmeklerde bulunur.

Kaburga Kırığına Ne İyi Gelmez?

Kaburga kırığının oluşumu her zaman önlenemez. Önleyici tedbirler kırık riskini azaltmayı amaçlamaktadır.

Bunlar:

• Aşırı fiziksel eforun ortadan kaldırılmalı
• Doğa sporlardan uzak durmalı
• Sigarayı ve alkolü bırakmalı

Kaburga Kırığı İlaçları

Kaburga kırığında kullanılan ilaçlar ağrıya ve iltihap sürecine yönlendirilir.

Steroid Olmayan Anti-inflamatuar İlaçlar (NSAID)

Analjezik, antipiretik ve antienflamatuar etkileri olan bir grup ilaç, ağrı, ateş ve iltihabı azaltır.

En sık kullanılan ilaçlar aşağıdakiler:

• Aspirin
• Diklofenak
• Napraksen
• Fenoprofen
• Flufenamik Asit
• Flurbiprofen
• İbuprofen
• Indometazin
• Ketoprafen

Narkotik Analjezikler

Şiddetli ağrı için kullanılan ilaçlar;

• Morfin
• Fentanil
• Kodein
• Omnopon
• Promedol

Antibiyotik İlaçlar

Bunlar bakteriyel enfeksiyonları tedavi etmek için kullanılan ilaçlardır.

Viral ve diğer birçok enfeksiyona karşı hareket etmezler. Antibiyotikler mikroorganizmaları öldürebilir veya üremelerini durdurmak amaçlı kullanırlar.

• Seftriakson
• Seftazidim
• Ampisilin
• Eritromisin

Kaburga Kırığı Ameliyatı

Kaburga kırıklarının cerrahi tedavisinin ana prensipleri kemik parçaların yeniden konumlandırılması ve hareketsiz hale getirmektir.

Osteosentez: Kırık bir kemiğin özel plakalarla sabitlenmesidir. Kural olarak, bu plakalar titanyumdan yapılmıştır. Bu yüzden onları çıkarmanıza gerek yoktur. Ona herhangi bir rahatsızlık vermeden sonsuza kadar hastanın vücudunda kalırlar.

İki ana yöntem vardır. Kemik osteosentezi ve intraosseöz yöntem.

İlk durumda, plaka kemiğin yüzeyine tutturulur ve özel vidalarla sabitlenir. İkincisinde, bir kemik delinir ve içine bir sabitleyici split yerleştirilir.

İlk yöntem kemik parçalarını daha doğru bir şekilde eşleştirmeye izin verir. Ancak tedavi daha travmatiktir. Çünkü plakayı takmak için kemiğin oldukça büyük bir yüzeyini serbest bırakmak gerekir.

İntraosseöz osteosentez ile, ateli yerleştirmek için, doktorun özel bir matkapla yaptığı küçük bir delik yeterlidir. Operasyon sırasında kırık kemikler sıkıca sabitlendiğinden, göğüs hemen işlevlerini yerine getirmeye başlar.

Hasta bağımsız olarak nefes alır, yapay bir solunum cihazına ihtiyaç duymaz. Başka kırık yoksa, hasta ameliyattan sonraki ertesi gün yataktan kalkabilir.

Kaburga Kırığı için Hangi Doktora Gidilir?

Kaburga kırığını, Göğüs Cerrahisi veya Ortopedi doktoru tedavi eder.

Üstte belirtilen semptomlara sahipseniz, hasarın şiddetini belirlemek ve zamanında ve nitelikli tıbbi bakım sağlamak için hemen bir doktora danışmalısınız.

Genellikle travma sonucu alınan kaburga kırıklarında hastaya hiç hareket ettirmeden ambulans ekibini çağırmalılar.

Çünkü hareket ederken kemik parçaları dokulara zarar verebilir.