Dermatoloji Nedir?

Dermatoloji bölümü, deri ve zührevi hastalıkların teşhis, takip ve tedavisiyle ilgilenen tıp branşıdır. Aynı zamanda halk arasında yaygın adıyla bilinen cildiyenin diğer adıdır. 

Saç dökülmesi, egzama, akne, sedef, aşırı tüylenme, Behçet hastalığı gibi sağlık sorunları dermatoloji kliniğinin ilgilendiği hastalıklar arasındadır. 

Zührevi hastalıklar ise cinsel yolla bulaşan bel soğukluğu, frengi, genital siğil ve klamidya enfeksiyonu gibi sağlık sorunlarını kapsar.

Deri hastalıkları, erken teşhis ve tedavi ile kolayca kontrol altına alınabilir. Ancak sağlık sorunlarının ihmal edilmesi, cilt doktoru tarafından uygulanan tedavilerin başarı oranını olumsuz etkileyecektir.

Cildiye hastalıklarının tamamen iyileşmesi ve hastalıkların tekrar etmemesi için dermatologlar tarafından önerilen tedavi programının titizlikle izlenmesi büyük önem taşır. 

Dermatoloji bölümü, hastanelerin en çok hasta kabul eden bölümleri arasında yer alır. Aynı zamanda kozmetik dermatoloji, çocuk dermatoloji, dermatolojik cerrahi ve dermatopatoloji gibi çok sayıda alt dalı bulunur. 

Muayene olmak için cildiye randevusu alınması, hem hasta hem de sağlık görevlileri açısından kolaylık sağlamak adına zorunlu tutulmaktadır. 

Dermatolog Nedir? Dermatologların Görev ve Sorumlulukları Nelerdir?

Cildiye doktoru ya da cildiyeci olarak da bilinen dermatologlar saç, deri, kıl ve tırnak sağlığından sorumlu sağlık görevlileridir. 

Cildiye, diğer adıyla dermatoloji uzmanı olmak için temel tıp eğitiminin tamamlanması ve Tıpta Uzmanlık Sınavına girerek alan tercihi yapılması gerekir. 

Dermatoloji uzmanlık eğitimini başarılı şekilde tamamlayan adaylar Cildiye Uzmanı ya da Uzman Dermatolog olurlar. 

Cildiye uzmanı unvanı alındıktan sonrasında cildiye hastanelerinde, deri ve zührevi hastalıklar hastanesinde, özel hastanelerde, eğitim ve araştırma hastanelerinde, devlet hastanelerinde, özel kliniklerde ya da üniversite hastanelerinde görev yapılabilir. 

Adaylar dilerse dermatoloji alt dalları üzerinde ihtisaslarına devam ederek deri doktoru, çocuk dermatoloğu ya da kozmetik dermatolog gibi unvanlar da kazanabilirler.

Dermatologların görevleri arasında hastalıkların teşhis edilebilmesi için gerekli tahlillerin yapılması, fiziki muayene yapılması, test sonuçlarının doğru şekilde değerlendirilmesi, hastalıkların doğru teşhis edilmesi, en uygun tedavi yönteminin belirlenmesi, tedavi sürecinin takip edilmesi, hastalıkları tetikleyen faktörlerin belirlenmesi ve hastaya bilgi verilmesi gibi adımlar bulunur. 

Aynı zamanda bu hastalıkların yayılmasını, bulaşmasını ya da ilerlemesini önlemek de cildiye doktorlarının görevleri arasında yer alır.

Dermatoloji Bölümü Hangi Hastalıklara Bakar?

Dermatoloji bölümü, cilt hastalıkları ve cinsel yolla bulaşan tüm hastalıklarla ilgilenir. 

Ülkemizde en sık karşılaşılan dermatolojik hastalıklar ise şu şekilde sıralanabilir:

• Akne: Özellikle ergenlik gibi hormon seviyelerinin düzensizleştiği dönemlerde yaygın görülür. Kıl kökünün olduğu her gözenekte yağ bezi bulunur ve sebum adı verilen yağ salgısının üretilmesinden sorumludur. Sebum üretiminin normalden daha fazla olması, çevresel etmenler ya da ölü deriler gözeneklerin tıkanmasına yol açabilir. Bu gözeneklerde bakteri üremesi halindeyse iltihaplı sivilceler olan akne sorunu ortaya çıkar.
  
• Mantar Hastalıkları: Ayakta, saçlarda, tırnaklarda, üreme organlarında ya da gövdede görülebilir. Sıcak yaz günlerinde daha sık görülen bu hastalıklar, mantarların doku içerisine yerleşip üremesi ve enfeksiyon oluşumunu tetiklemesiyle seyreder. Deride kızarma, kabarcık oluşumu, kaşıntı, sululuk ve kötü koku oluşumu gibi belirtiler gösterir. Özellikle cildin nemli ya da uzun süre boyunca havasız kalması mantar hastalıklarını tetiklemektedir.
  
• Çocukluk Dönemi Hastalıkları: Kızamık, su çiçeği, kızamık ve kızıl gibi deri döküntülerine neden olan hastalıklar da dermatologların ilgi alanına girmektedir. Ancak bu hastalıklar çocukken geçiriliyorsa uzman bir pediatristten yardım alınması önerilmektedir.
  
• Paraziter Cilt Hastalıkları: Uyuz hastalığı, saç biti, kene tutunmaları ve vücut biti gibi hastalıklardır. Bu hastalıklar bulaşıcı olduğu için en kısa sürede tedavi edilmesi önemlidir.
  
• Zona Hastalığı: Çocuklarda su çiçeği hastalığına yol açan virüs nedeniyle oluşur. Gece yanığı adıyla da tanınan bu hastalık, özellikle 50 yaş grubunun üzerinde bulunan kişilerde sık görülür. Cilt döküntüleri, kaşıntı, ağrı duyumu ve iltihaplanma ile belirti verir.
  
• Alerjik Hastalıklar: Güneş alerjisi, böcek ısırıkları, polen alerjisi, ilaçların yan etkisi olarak ortaya çıkan reaksiyonlar ve gıda maddeleri nedeniyle oluşan alerjik tepkiler örnek gösterilebilir. Alerji ilaçları ile şikayetlerin giderilmesi mümkün olsa da alerjenlere maruz kalınması halinde tekrarlanacaktır.
  
• Tırnak Hastalıkları: Tırnak mantarları, batıklar, kaşık tırnak, tırnak yüzeyinin soyulması, sertleşmesi, kalınlaşması, tırnak yatağı tümörleri, yatay ya da dikey çizgilerin oluşması gibi sağlık sorunlarıdır. Tırnak dokusunun yeniden sağlığına kavuşması için farmakolojik tedavilerden yardım alınır.
  
• Sedef Hastalığı: Deri üzerinde görülen gümüş rengi pullanmalarla belli olur. Sebebi henüz belirlenmemiş olsa da, cildin sebepsizce iltihaplanması ve cilt yenilenmesinin 3 ila 4 günde bir tekrarlanmasıyla seyreder.  Bulaşıcı olmasa da genetik olarak aktarılan bir hastalıktır.
  
• Ağız İçi Hastalıkları: Yanak mukozası, dil, dil altı, diş etleri, ağız boşluğu ve damaklarda görülen sağlık sorunlarıdır. Lezyon oluşumları, yarıklar, enfeksiyon ve iltihap oluşumları ya da kistik yapılar olarak görülebilir.  
  
• Bağ Dokusu Hastalıkları: Lupus hastalığı, romatoid artrit, iltihaplı kas hastalıkları ve skleroderma hastalıkları örnek gösterilebilir. Hastalığın semptomları ve seyrine bağlı olarak tedavi uygulanır.
  
• Atipik Benler: Nevus olarak da bilinir. Sıradan benlerin aksine dağınık şekilli, büyüyen ya da küçülen, genellikle merkezi daha koyu renkli olan benlerdir. Pigment hücrelerinin grup olarak büyümesiyle meydana gelir.
  
• Siğiller: İnsan Papilloma Virüsü nedeniyle görülen bir sağlık sorunudur. Cilt üzerindeki açık bir yaraya yerleşen bu virüs, cilt dokusunun sertleşmesine ve tümsek haline gelmesine yol açar. İyi huylu olmakla birlikte, bulaşıcı bir hastalık olduğu için tedavisi önemlidir. Yalnızca hasta kişiden sağlıklı kişilere değil, kişinin kendine de bulaşma riski bulunur.
  
• Egzama Hastalığı: Ülkemizde en sık karşılaşılan cilt hastalıklarının başında gelir. Kuru cilt, kimyasallara maruz kalmak, çok soğuk ya da sıcak havalar gibi etmenler cildin koruyucu bariyerini tahrip edebilir. Bu durum sonucunda kaşıntı, kızarıklık ve pul pul dökülmelerle kendini gösteren egzama sorunu ortaya çıkar.  
  
• Saç Hastalıkları: Saçkıran hastalığı, bölgesel kellikler, saç dökülmeleri ve benzeri hastalıklardır. Aynı zamanda saçlı deride görülen cilt lezyonları, kepeklenme, konak adı verilen pullanma sorunu gibi hastalıklar da dermatoloji bölümü tarafından muayene edilir.
  
• Tümöral Oluşumlar: Cilt üzerinde ya da deri altında görülen tümör yapılarıdır. Yumuşak dokularda, yağ dokusunda ya da derinin üstünde görülebilir. Dermatoloji bölümü tarafından teşhis edilse de hastalığın evresine ve türüne bağlı olarak cerrahi ya da onkolojik tedaviler gerektirebilir.
  
• Cinsel Hastalıklar: Zührevi hastalıklar, korunmasız girilen cinsel ilişki sırasında sağlıklı kişilere bulaşabilir. Bel soğukluğu, frengi, genital uçuk ve siğiller, hepatit B, klamidya enfeksiyonu ya da trikomonas paraziter hastalıkları örnek gösterilebilir.
  

Dermatoloji bölümü bacak ülserleri, vitiligo, yara izleri, cilt üzerinde görülen açık ve iltihaplı yara oluşumları, sebebi belirlenemeyen cilt lezyonları, gül hastalığı, saç mantarı, cilt kuruluğu, siyah nokta oluşumları ve Behçet hastalığı gibi deri dokusunu etkileyen her türlü hastalıkla ilgilenmektedir. 

Yapılan fiziki muayene ve tetkikler ile hastalıkların doğru teşhisi ve tedavisi mümkün olacaktır.

Dermatoloji Bölümü Hangi Tedavileri Uygular?

Dermatolojik hastalıkların tedavisi için birden fazla yöntem bulunur. Uygun yöntem kişinin genel sağlık durumuna, yaşına, hastalıkların görülme sebebine, semptomlarına, evresine, türüne ve vücutta yarattığı etkilere bağlı olarak kişiden kişiye göre farklılık gösterir. 

En uygun tedavi seçeneği, uzman dermatolog tarafından belirlenecektir. 

Dermatoloji bölümü tarafından en sık uygulanan tedavi yöntemleri şu şekilde sıralanabilir:

• Farmakolojik Tedaviler: Antiparaziter ilaçlar, mantar önleyici ve tedavi edici ilaçlar, steroidler ya da antibiyotikler en sık kullanılan ilaçlardır. Bu ilaçlar enjeksiyon, oral tablet, sprey, losyon, pomad ya da solüsyon formda olabilir. Egzama, sedef hastalığı, cilt ve tırnak mantarları, siğil ve akne gibi sorunların tedavisinde ilaçlardan yardım alınır. Aynı zamanda diğer tedavi seçeneklerini desteklemek amacıyla da kullanılır.
  
• Fototerapi: Yoğunlaştırılmış UVB ışınlarının cilde uygulanmasıyla yapılır. Özellikle vitiligo ve sedef hastalıklarında sıkça tercih edilir. Tedavi sonrasında mide bulantısı, cilt kızarıklığı, kaşıntı ve yanık gibi komplikasyonlar oluşabilir.
  
• Kriyoterapi: Sıvı azot kullanarak uygulanan bir tedavi yöntemidir. Hastalığın görüldüğü dokular üzerinde soğuk deformasyonu oluşturulur. Kötü ya da iyi huylu olan tüm oluşumların tedavisinde kullanılabilir. Zonklama tarzında ağrı duyumu, ödem oluşumu, bölgede kanamalar ya da enfeksiyon oluşumu gibi komplikasyonlar oluşabilir.
  

Dermatoloji bölümü tarafından uygulanan tedaviler, hastalığa bağlı olarak değişiklik gösterir. Klinik donanımının uygun olması halinde lazer tedavilerinden de yardım alınabilir.