Sol Kaburga Altında Ağrı

Sol Kaburga Altında Ağrı Nedir?  

Göğüs kafesi içindeki organları koruyan kaburgalar toplamda 24 tane kemikten oluşur. Bu kaburgalar ve omurga sayesinde kalp, akciğerler gibi hayati organların korunması sağlanır. Kaburgalar ayrıca göğüs kafesinin herhangi bir darbe anında zarar görmesini de engellemek için yapılmıştır.

Çeşitli sebepler nedeni ile sağ ya da sol kaburga altında ağrı ortaya çıkabilir. Sağ kaburga altında ağrı hastalarda paniğe sebep olmasa da sol kaburga altında meydana gelen ağrı kalp ile alakalı olabileceği için daha dikkat edilmesi gereken ve doktora kısa sürede başvurulması gereken bir durumdur.

Sol Kaburga Altında Ağrı Belirtileri Neler?

Sol kaburga altında ağrı; farklı zamanlarda ya da farklı karakterlerde ortaya çıkabilir. Bu ağrıların ortaya çıkış vakti ile şekli altta yatan hastalığa yönelik işaretler olabilir.

• Sol kaburga altında batıcı tarzda meydana gelen ağrı 
• Sol kaburga altında sıkıştırıcı tarzda meydana gelen ağrı 
• Sol kaburga altında aniden başlayan ağrı 
• Sol kaburga altında nefes alırken artan ağrı 
• Sol kaburga altında gece artış gösteren ağrı  

Sol Kaburga Altında Ağrı Nedenleri Nelerdir?

Sol kaburga altında meydana gelen ağrı kas ve kemik sistemi ile alakalı olabileceği gibi sol kaburga altında bulunan sol akciğer, dalak, sol böbrek ve bağırsak ile ilgili hastalıklar sonucunda da ortaya çıkabilir.

• Darbe almak: Vücudun belden üstünü hızlı ve zorlayıcı şekilde sağa çevirme, kazalar ya da yüksekten düşmeler gibi travmalar sonucu sol kaburga bölgesinde ağrıya sebep olabilir. Bu darbe ve travmalara bağlı ortaya çıkan durumlarda sol kaburga altında ağrı ve şişlik birlikteliği sıklıkla görülür. Ayrıca darbe bölgesinde kızarma ve morarma gibi renk değişiklikleri de görülür.
• Kaburga çatlağı / kaburga kırığı: Şiddetli çarpma ve yüksekten düşme sonucu kaburgalarda çatlak ya da kırıklar meydana gelebilir. Sol taraf üzerine düşme ya da sol taraftan alınan darbeler sol kaburga ağrısına sebep olabilir.
• Eklem iltihapları: Kostokondrit, osteoartrit, romatoid artrit ve ankilozan spondilit gibi eklemlerin iltihaplanmasına ya da kireçlenmesine neden olan hastalıklar da sol kaburga ağrısına sebep olabilir.
• Kalın bağırsakta gaz sıkışması / Kabızlık: Sol kaburga altında ağrı ve gaz birlikteliği sık görülen bir durumdur. Aşırı yemek yeme, yemek sonrası sindirim sorunlarına bağlı hazımsızlık, kabızlık, Crohn gibi bağırsakları tutan hastalıklar ve gaz sıkışması sonucu kalın bağırsak ağrıları sol kaburga altında ağrı şeklinde ortaya çıkabilir.
• Dalak ile ilgili sorunlar: Aşırı egzersiz ya da uzun süreli koşma sonucu dalağın şişmesi, splenomegali adı verilen dalağın büyümesi, dalağın travmalara ve bıçaklı yaralanmalara bağlı olarak yırtılması, bakteriler, virüsler ve parazitler kaynaklı dalak iltihaplanması, alyuvarlar adı verilen kırmızı kan hücrelerinin yıkımına ve dalak büyümesi ile sonuçlanan neden olan hemolitik anemi, orak hücreli anemi, akdeniz anemisi gibi hastalıklar, dalağın kanlanmasını sağlayan damarlar ile ilgili sorunlar ve daha nadir olarak dalak kanseri sol kaburga altında ağrıya sebep olabilir.
• Sol akciğeri tutan akciğer rahatsızlıkları: Nefes alırken sol kaburga altında ağrı şikayeti genelde akciğer ile ilişkili hastalıkları işaret eder. Bakteriler, mantarlar ve virüsler kaynaklı ortaya çıkan halk arasında zatürre olarak bilinen pnömoni, plörezi adı verilen akciğerin etrafındaki zarın iltihaplanması, halk arasında verem olarak bilinen ve akciğerdeki Hava keselerinin iltihaplı bir sıvı ile dolduğu tüberküloz ve daha nadir olarak akciğer kanseri sol kaburga altında ağrıya sebep olabilir. Bu hastalarda hastalığın ilerlemesi ile öksürürken sol kaburga altında ağrı şikayeti gelişebilir.
• Hamilelik: Özellikle bebeğin en fazla kilo artışının gözlendiği son 3 aylık dönemde rahmin büyümesi sonucu hamilelikte sol kaburga altında ağrı şikayeti ortaya çıkabilir. Bebeğin sol üst bölgeye yerleşmesi sonucu kalbe uygulanan basınç artışının artması sonucu sol kaburga altında ağrıya nefes darlığı ve göğüs ağrısı da eşlik edebilir.
• Böbrek taşı: İdrar yaparken zorlanma, idrar yollarında yanma ile birliktelik gösteren ve sırt bölgesine de vuran sol kaburga ağrısı şikayetinde sol böbrekten düşürülen taş ihtimali düşünülmelidir. 
• Kalp krizi: Sol kaburga altında ağrıya neden olan hastalıklar içinde en hızlı tanı konulması ve müdahale edilmesi gereken durum kalp krizidir. Nefes darlığı, sol göğüste sıkıştırıcı tarzda ağrı ve sol kolda uyuşmanın eşlik ettiği sol kaburga ağrısında kalp krizi ihtimali akılda tutulmalıdır.  
• Meme kanseri: Daha çok kadınlarda görülen sol kaburga bölgesinde ağrının altında yatan sebep meme kanseri olabilir. Memede ele gelen kitle ya da yumru, meme bölgesinde ağrıya görülen sol kaburga ağrısı meme kanseri yönünden araştırılmalıdır. 
• Osteoporoz (kemik erimesi): Sıklıkla menopoz sonrası dönemde östrojen adı verilen kadınlık hormonunun azalması sonucu kadınlarda ortaya çıkan kemik erimesi sol kaburga altında ağrıya sebep olabilir. Kemik erimesi gelişen kadınlarda tüm kemiklerde yaygın ağrılar ve hareket ederken / nefes alırken zorlanmalar ortaya çıkabilir. 

Sol Kaburga Altında Ağrı Teşhisi

Sol kaburga altında ağrı şikayeti ile doktora başvuran hastalardan detaylı bir hasta öyküsü alınarak; sol kaburga altında ağrı şikayetinin ne kadar zamandır mevcut olduğu, hastanın herhangi bir kaza, yüksekten düşme, çarpma gibi travma geçirip geçirmediği, sol kaburga altındaki ağrıyı arttırıp azaltan hareketler ya da durumlar olup olmadığı, ağrının günün hangi saatlerinde ortaya çıktığı, hastanın bilinen eski hastalığının olup olmadığı sorgulanır.

Hasta öyküsü alınan hastaya fizik muayene yapılarak kaburga bölgesinde morluk, şişlik ya da kızarıklık gibi travmayı gösterebilecek belirtilerin varlığı araştırılır. 

Hasta öyküsü ve fizik muayene sonrası şüphe edilen hastalığa yönelik tanısal testler ve radyolojik görüntüleme yöntemleri kullanılarak tanı konulur.

• Direkt röntgen grafi: Kazalar ve travmalar sonucu ortaya çıkan sol kaburga kırıklarında ön – arka direkt röntgen grafi kullanılabilir. Çatlakların görüntülenmesinde direkt röntgen grafi yetersiz kalabilir.
• Akciğer direkt röntgen grafi (Toraks röntgeni): Sol akciğeri tutan verem, zatürre, akciğer zarı iltihabı gibi hastalıklara bağlı ortaya çıkan sol kaburga ağrısının araştırılmasında akciğer direkt röntgen grafi kullanılabilir.
• Bilgisayarlı Tomografi (BT): Direkt röntgen grafinin görüntülemede yetersiz kaldığı kaburga çatlaklarında ve sol kaburga altında bulunan organların hastalıklarına bağlı sol kaburga altında ağrılarında 3 boyutlu görüntüleme avantajı bulunan bilgisayarlı tomografiden faydalanılabilir.
• Manyetik Rezonans Görüntüleme (MR): Sol kaburga bölgesi yumuşak dokuların ve sol kaburga altındaki organların görüntülenmesinde tercih edilebilir.
• Mamografi: Meme röntgen filmi olup normal röntgene göre daha az radyasyon uygulanan bir yöntemdir. Memedeki muayene ile saptanamayacak kadar küçük oluşumların tespiti ve meme içi oluşumların görüntülenmesinde faydalıdır. Mamografi esnasında meme iki tabaka arasına sıkıştırılarak memenin hareket etmesi engellenir ve böylece görüntü kalitesi arttırılır. Ayrıca bu sayede memenin kalınlığı azaltılarak daha az X ışını ile işlemin tamamlanması sağlanır. 
• Meme ultrasonografi (USG): 45 yaş altında memede ele gelen kitle varlığında tercih edilen meme ultrasonu radyasyon yaymadığı için avantajlıdır. 
• Torasentez: Akciğer zarı iltihabı olarak bilinen plörezi ya da hava keselerinin içinin iltihaplı sıvı ile dolduğu verem şüphesinde akciğerden sıvı alınır. Alınan sıvının rengi, içerisindeki bakteri türü incelenebilir.
• Kemik yoğunluk testi: Kemik kütlesinde azalmaya neden olan kemik erimesi hastalığının tespiti için kemik yoğunluk testi yapılabilir.
• Ultrasonografi (USG): Diğer görüntüleme yöntemlerinden en büyük farkı ses dalgaları kullanıldığı için radyasyon yaymaması olan ultrason ile hamileler dahil olmak üzere tüm hasta gruplarında böbrek taşı, bağırsaklarda gaz sıkışması gibi durumların tespit edilmesi sağlanabilir.
• İdrar Testi: Sol böbrekte taş oluşumuna bağlı görülen sol kaburga ağrısında faydalıdır. 
• Biyopsi: Akciğer tümörleri, meme kanseri ve dalak tümörleri şüphesinde ilgili organdan doku alınarak incelenmesi işlemidir. Özellikle meme kanserinde ince iğne aspirasyon biyopsisi (İİAB) daha çok tercih edilir.
• Pozitron emisyon tomografisi (PET / CT): Damar yolundan özel bir madde verilerek bu maddenin kanser hücresi bulunan organlarda birikmesinin görüntülenmesi temeline dayanan pozitron emisyon tomografisi yayılım yapmış kanserlerin tespit edilmesinde tercih edilir.
• Elektrokardiyografi (EKG): Kalp krizi şüphesi oluşturabilecek sol kaburga ağrısı olan hastalarda göğüs bölgesine elektrotlar yerleştirilerek kalbin atım hızı ve kalbin atım hızı ve ritmi ölçülebilir.
• Koroner anjiografi: Elektrokardiyografi sonucu normal çıkmayan kalp krizi şüphesi bulunan hastalarda kasık bölgesinde ya da el bileğindeki damardan girilerek damarın incelenerek bir tıkanıklık varsa tespitinin sağlandığı yöntemdir. 

Sol Kaburga Altında Ağrı Tedavisi

Sol kaburga altında ağrı şikayeti olan hastalarda tedavi planlaması altta yatan hastalığa yönelik yapılmalıdır. 

• Kas zedelenmesi, kaburga çatlağı ya da kaburga kırığı nedeni ile ortaya çıkan sol kaburga ağrısının tedavisi: Kas zedelenmesi, kaburga çatlağı ya da kaburga kırığı durumunda hastalarda şiddetli ağrılar görülebilir. Bu hastalara oral (ağızdan) ya da krem / jel olarak bölgeye uygulanan ağrı kesici ilaçlar olarak bilinen analjezik ilaçlar adı verilen ağrı kesici ilaçlar reçete edilebilir. Darbeye bağlı şişlik ve morarma eşlik eden sol kaburga ağrısı şikayeti olan hastalara soğuk buz uygulaması da yapılabilir.
• Bağırsaklarda gaz sıkışması ya da kabızlık nedeni ile ortaya çıkan sol kaburga altında ağrı tedavisi: Sol kaburga ağrısı şikayeti ile başvuran hastalarda altta yatan nedenin bağırsaklarda gaz sıkışması olduğunun tespit edilmesi durumunda ilgili bölgeye sıcak uygulama yapılarak hastalarda rahatlama sağlanabilir. Kabızlık şikayeti olan hastalarda beslenme düzeninde ve yaşam tarzında değişikliğe gidilmesi tedavide öncellikli adımlardan birisidir. Magnezyum tuzları, sodyum fosfat ya da laktuloz grubu ilaçlar şiddetli kabızlık şikayeti olan hastalara reçete edilebilir. Ayrıca fitil ve lavman uygulaması kısa sürede düzelme sağlanması için tercih edilebilir.
• Plörezi adı verilen akciğer zarı iltihabına bağlı ortaya çıkan sol kaburga ağrısı tedavisi: Akciğer zarında iltihaplanmanın altında yatan etken tespit edilerek etkene yönelik tedavi yapılır. Antibiyotik ilaçlar bakterilerden kaynaklanan akciğer zarı iltihabı tedavisinde reçete edilebilir. Ağrı şikayetleri çok olan hastalarda non steroid anti inflamatuar ilaçlar (steroid olmayan iltihap önleyici ilaçlar) ya da analjezik ilaçlar (ağrı kesici ilaçlar) kullanılabilir. Akciğer zarları arasında biriken sıvı fazla olan hastalarda girişimsel yöntemler kullanılarak sıvının boşaltılması da ilaç tedavisine ek olarak uygulanabilir.
• Pnömotoraks adı verilen akciğerlerin içindeki havanın söndüğü durumlarda ortaya çıkan sol kaburga ağrısının tedavisi: Hastanın ne durumda olduğu ve göğüs boşluğunda birikmiş olan havanın ne kadar olduğuna göre tedavisi yapılması gereken bir hastalık olan pnömotoraksta; biriken havanın az olduğu hastalara oksijen destek tedavisi uygulanarak hasta takibi yapılırken, hastalığın daha ağır seyrettiği hastalarda girişimsel yöntemler ile kullanılarak biriken hava çıkartılır.   Göğüs boşluğundaki fazla havanın girişimsel yöntemler ile boşaltılmasını takiben özel bir yöntem ile akciğerlerin katmanlarının yapışması sağlanır.
• Meme kanserine bağlı ortaya çıkan sol kaburga altında ağrının tedavisi: Sol kaburga ağrısının altında meme kanser yattığının tespit edilmesi durumunda tümör ya da tümör bulunan memenin tamamen alınması gerekebilir. Ayrıca hastaların tedavisinin desteklenmesi amacı ile radyoterapi (ışın ile tedavi), kemoterapi (kemoterapi ilaçları ile tedavi) ve hormonoterapi (hormon salgısını baskılayan tedavi) uygulanabilir.
• Zatürre (Akciğer enfeksiyonu) nereni ile sol kaburga altında ağrısının tedavisi: Akciğerde gelişen enfeksiyon sebebi ile sol kaburga bölgesinde ağrıdan şikâyetçi hastalara bol dinlenme ve sıvı tüketiminin arttırılması önerilmektedir. Ateş yüksekliği görülen hastalara ateş düşürücü ilaçlar verilir. İltihaplanmaya neden olan etkene göre antiviral ya da antibiyotik ilaçlar reçete edilir.
• Kalp krizine bağlı sol kaburga altında ortaya çıkan ağrı tedavisi: Hastanın kalp krizi geçirdiğinden şüphe edilen sol kaburga ağrısı şikayetinde kalp krizinin tanınması ve tedavinin planlaması olabildiğince kısa sürede yapılmalıdır. Aspirin, kan sulandırıcı özelliği ile ilk müdahale esnasında tercih edilebilir. Bulunabiliyorsa halk arasında  dil altı hapı olarak bilinen nitrogliserin verilmesi hastanın hastaneye ulaşması sağlanana kadar hastada bir miktar da olsa rahatlama sağlayabilir. Koroner anjiografide tıkalı damar tespit edilen hastaların tıkalı damarının açılması için balon ya da stent uygulanarak damarın açılması denenebilir. Balon ve stent uygulaması ile sonuç alınamayan hastalarda koroner damar bypass ameliyatı uygulanarak damar değişikliği yapılabilir.
• Kemik erimesi nedeni ile ortaya çıkan sol kaburga ağrısının tedavisi: Kemik erimesine tedavisinde; selektif östrojen reseptör modulatorleri (SERM), bifosfonadlar, paratiroid ile ilaç tedavisi uygulanır. Kalsiyum ve D vitamini takviyesi ile kemik erimesi yavaşlatılmaya çalışılır.  

Sol Kaburga Altında Ağrı Tedavi Edilmezse 

Sol kaburga ağrısının altında yatan sebep basit bir zedelenme ya da zorlanma olabileceği gibi kalp krizi, akciğer kanseri, dalak tümörü gibi hayati hastalıklar da olabilir. 

Kalp krizi tanısının en kısa sürede konularak tedaviye kısa sürede başlanması çok önemlidir. Ayrıca meme kanseri, akciğer kanseri ve daha nadir olarak dalak kanseri durumunda kanser hücreleri tüm vücuda yayılarak organ yetmezliklerine ve sonrasında ölüme neden olabilir.

Sol kaburga altında ağrının altında hayati hastalıklar yatabileceği için araştırılması ve tedavi edilmesi önemlidir. 

Sağ Kaburga Altında Ağrı Ameliyatı 

Sol kaburga ağrısının altında yatan bazı sebepler cerrahi müdahaleyi gerektirebilir.

Meme kanseri hastalarında hastanın durumuna tümörün boyutuna göre farklı ameliyat yöntemleri arasından seçim yapılır.

• Meme koruyucu cerrahi: Çok yayılım yapmamış kanser hastalarında tercih edilen yöntemdir. Memedeki kanserli hücreler ve etraftaki  sağlam doku çıkarılır, meme dokusu alınmaz. Tek odaktan çıkan ya da çok odaktan çıksa bile birbirine yakın odaklardan çıkan meme kanseri tedavisinde uygulanabilir. Meme koruyucu cerrahide, genel anestezi uygulanan hastanın tespit edilen tümör kitlesinin çevresine kesi açılarak tümör ile çevredeki sağlıklı dokunun bir kısmı kesilerek çıkarılır. Sonraki aşamada olabildiğince estetik görüntü sağlanarak açılan kesiler kapatılır.
• Mastektomi: Daha büyük tümör kitlesi bulunan ya da birden çok odaktan çıkan tümör bulunan hastalarda tümör bulunan memenin tamamen alınması işlemidir. Genel anestezi uygulanan hastanın meme bölgesinden  geniş bir kesi yapılarak meme dokusu komple çıkartılır. Meme başının alınmadığı meme başı koruyucu mastektomi, memenin komple çıkartıldığı total mastektomi ve çevre lenf bezlerine kanserin yayıldığı hastalarda lenf bezleri ile tüm meme dokusunun alındığı modifiye radikal mastektomi seçeneklerinden hasta durumuna uygun olan yöntem seçilir. 

Akciğerlerde sıvı birikimine sebep olan akciğer hastalıklarına bağlı ortaya çıkan sol kaburga altında ağrının tedavisinde özel cerrahi girişimler kullanılarak biriken fazla sıvının boşaltılması sağlanabilir.

• Drenaj: İnce bir hortum yardımı ile kaburgalar arasından girilerek uygulanan drenaj yöntemi en az girişim gerektiren yöntemdir. 
• Plödorez: Biriken fazla sıvının boşaltıldığı drenaj sonrası hastanın göğüs boşluğuna özel ilaçlı bir sıvı ya da hastanın kendi kanı iğne ile gönderilerek akciğer zarının katmanlarının birbirine yapışması sağlanarak akciğerlerde tekrar fazla sıvının birikmesinin önüne geçilir.
• Plörektomi / Dekortikasyon: Akciğer zarı akciğerdeki sıvının üretiminden sorumludur. Fazla sıvı birikimi olan hastalarda plörektomi ameliyatı yapılarak akciğer zarı çıkartılır. 

Sol Kaburga Altında Ağrı İlaçları

Sol kaburga altında ağrı şikâyeti olan hastalarda ağrı kontrolü amacı ile analjezik ilaçlar (ağrı kesici ilaçlar) ve non steroid anti inflamatuar ilaçlar (steroid olmayan iltihap önleyici ilaçlar) reçete edilebilir. Sol kaburga ağrısının altında yatan sebebe yönelik ilaç seçimi yapılır.  

• İleri evrede yakalanan ve başka organlara yayılım yapmış kanser tedavisinde kemoterapi ilaçlarından vinkristin, vinblastin, sisplastin ile tedaviye devam edilir.
• Kabızlık sorunu yaşayan hastalara rahatlama sağlamak amacı ile sodyum fosfat, magnezyum tuzları ya da laktuloz grubu ilaçlar reçete edilebilir.
• Meme kanseri teşhisi konan hastalara immünoterapi ilaçları (antihormon ilaçlar) verilerek tedavi desteklenir.
• Akciğer iltihabı, zatürre ya da verem teşhis edilen hastalara antibiyotik ilaçlar verilerek bakterilerin öldürülmesi sağlanır. Yüksek ateş ile seyreden hastalara ise ateş düşürücü ilaçlar reçete edilir. 
• İleri yaşta kadın hastalarda ortaya çıkan sol kaburga ağrısının altında kemik erimesi teşhis edilebilir. Bu hastaların selektif östrojen reseptör modulatörleri (SERM) reçete edilerek kemik yoğunluğunun korunması amaçlanır. Bifosfonadlar reçete edilerek kemik yıkım hızını azaltma hızı azaltılmaya çalışılır. Ayrıca paratiroid hormonu verilerek kemik dengesi sağlanır ve kemik yapımı desteklenir. D vitamini de kemik yapımını destekler.

Hamilelikte Sol Kaburga Altında Ağrı 

Bebeğin en çok büyüdüğü dönem hamileliğin son trimestrı olarak adlandırılan 6 – 9 aylık dönemdir. Büyüyen bebek ve rahme bağlı olarak anne adayının sol kaburga altında ağrı şikayeti ortaya çıkabilir. Ayrıca hamilelik dönemi oksijen ihtiyacının arttığı bir dönem olup buna bağlı olarak nefes alma hızında ve derinliği artar ve bu hareketler sonucunda kaburgalardaki gerginlik artarak sol kaburga ağrısına sebep olabilir. Hamilelik döneminde hormonal ve fiziksel değişikler kaburga kaslarının zayıflamasına ve dolayısı ile sol kaburga ağrısına sebep olabilir. Bebeğin yerleşimi sol üst bölgeye doğru olması durumunda da anne adayı sol kaburga ağrısı ortaya çıkabilir.

Hamilelikte sol kaburga altında ağrı şikayeti ile başvuru yapan hastalara genelde müdahale edilmesine gerek kalmaz. Gündelik alışkanlıklarda ve hareketlerde değişikliğe gidilerek ağrıların azaltılmasına yardımcı olunur. Oturarak dinlenmek kaburgaya yapılan basıncı arttırdığı için yatarak dinlenmek faydalı olacaktır. Ayakta dururken ya da yürüme esnasında doğru duruş pozisyonları bilerek ona göre durmak sol kaburga ağrısının kontrol altına alınmasına yardımcı olacaktır. Hamileliğe bağlı gelişen sol kaburga ağrısının altında başka bir şey yatmıyorsa çoğunlukla doğum sonrası 2 – 3 içerisinde ağrı şikayeti geçer.  

Bebeklerde ve Çocuklarda Sol Kaburga Altında Ağrı  

Sol kaburga ağrısı olan bebeklerde ve çocuklarda genelde yaygın bir huzursuzluk, durduk yerde ağlama, hareket etmek istememe belirtileri ortaya çıkar. Bebeklik ve erken çocukluk dönemi henüz bağışıklık sisteminin tam gelişmediği dönemler olup, bu yaş dönemleri mikroplara karşı savunmasız olurlar. Akciğer iltihabı, verem, zatürre ve akciğer zarı iltihabı gibi üst solunum yolları hastalıklarından gribi takiben gelişebilecek hastalıklar bu dönemdeki sol kaburga ağrısının büyük çoğunluğunu oluşturur.

Bebeklik döneminde kas ve iskelet sisteminin gelişmemesi ve çocukluk döneminde fazla hareketli olmaya bağlı sürekli darbe alınması sebebi ile kaburga çatlağı ve kaburga kırıklarına bağlı ağrılar da sık görülebilir.

Çocukluk döneminde genellikle istirahat sırasında artış gösteren ve kalp üzerinde şiddetli ağrıya sebep olan ve bu döneme özgü olan kayan kaburga sendromu da sol kaburga altında ağrı sebepleri arasındadır.

Ergenlik dönemi olarak bilinen ortalama 10 – 15 yaşları arasında özellikle kız çocuklarında psikolojik durumlar olan panik atak, depresyon ve hiperventilasyon sendromu sonucunda da sol kaburga ağrısı ortaya çıkabilir. Genelde stres oluşturacak durumlarda görülen hızlı nefes alıp verme, baş ağrısı, halsizliğin eşlik ettiği sol kaburga altında ağrı şikayetinde akla mutlaka psikolojik sebepler gelmelidir.

Bu dönemde kalbe ait hastalıklar sol kaburga altında ağrıya sebep olan hastalıkların çok az bir kısmını kaplasa da yine de göz ardı edilmemelidir. Perikardit, miyokardit gibi kalbin iltihaplandığı hastalıklar, ritim bozuklukları, koroner arter hastalıkları, Marfan sendromu gibi hastalıklar sol kaburga altında ağrıya sebep olabilir.

Bebeklerde ve çocuklarda ortaya çıkan sol kaburga altında ağrı şikayetinde mutlaka alttaki neden araştırılarak nedene göre tedavi planlaması yapılmalıdır.    

Sol Kaburga Altında Ağrı için Hangi Doktora Gidilir? 

Yüksekten düşme, kazalar gibi travmalar sebebi ile meydana gelen sol kaburga ağrısı varlığında 1 hafta içerisinde şikayetlerde azalma görülür. Bu süre içerisinde azalmaya başlamayan sol kaburga ağrısı mevcudiyetinde ortopedi ve travmatoloji bölümünde ortopedi ve travmatoloji uzmanına başvuru yapılmalıdır.

Herhangi bir darbe, zorlanma ya da berelenme olmamasına rağmen ortaya çıkan sol kaburga ağrısı şikayetinin devam etmesi ve azalmaması durumunda ise ilk olarak iç hastalıkları (dahiliye) bölümünde bir iç hastalıkları uzmanına başvuru yapılması uygun olacaktır.

İç hastalıkları uzmanının yaptığı incelemeler uzmanı hangi hastalığa yönlendiriyorsa o hastalık ile ilgilenen branş uzmanına yönlendirme yapılır. Göğüs hastalıkları bölümünde göğüs hastalıkları uzmanı verem, zatürre, akciğer zarı iltihabı gibi akciğer hastalıklarına bakarken; dalak, böbrek ve meme ile ilgili hastalıklar ile genel cerrahi bölümünde genel cerrahi uzmanı ilgilenir. Ayrıca iç hastalıkları uzmanı akciğer kanseri, dalak kanseri ya da meme kanserinden şüphe ettiyse onkoloji bölümünde onkoloji uzmanına yönlendirme yapabilir.