Dizartri
Dizartri, konuşma kaslarında ve sinirlerinde meydana gelen deformasyonlar onucu kişinin sesletiminde bozulmalar meydana gelmesidir.
Dizartri Nedir?
Konuşma kaslarında ve bu kasların hareketini kontrol eden sinirlerde meydana gelen hasarlanmalar sonucu kişinin sesletiminde bozulmalar meydana gelmesidir. Sesletim, sözcüklerin dilin yapısına uygun olarak vurgulanması, uzatılması, gerekli yükseklikte ses ile telaffuz edilmesidir. Dizartri sorunu yaşayan kişilerin konuşmalarında duygularını ifade edecek vurgular, ses değişiklikleri ve ünlemler bulunmaz. İlerleyen durumlarda konuşma tamamen bozulup anlamsızlaşabilir.
Dizartri, pek çok sinir ve kas hastalığının bir bulgusu olabilmektedir. Dizartri sorununa ilk yaklaşım soruna sebep olan hastalığın düzeltilmesidir. Ancak günümüzde, dizartriye sebep olan sinir ve kas hastalıklarından büyük bir kısmının tedavisi mümkün değildir. Bu durumda yapılması gereken kişinin sahip olduğu sağlık sorununun bulunarak, bu sağlık sorununun sebep olduğu rahatsızlıkların kontrol altına alınmasıdır. Bu hastalıkların tam tedavisi mümkün olmasa bile erken teşhis edilmeleri halinde ilerlemelerini yavaşlatacak yöntemler bulunmaktadır.
Dizartri Çeşitleri
Dizartri, sebebine göre yedi farklı kategoriye ayrılmaktadır. Dizartrinin sebebinin ve kategorisinin bilinmesi, durumun gelişiminin öngörülmesinde ve uygun tedavinin planlanmasında önem arz etmektedir.
Spastik Dizartri
Spastik dizartri, beynin ön lobunda yer alan, istemli hareketleri başlatan sinir hücrelerinin hasarlanmasıyla ortaya çıkar. Bu durumda kişinin konuşması yavaşlar ve kişi için yorucu hale gelir. Ses boğuktur. Kelime vurguları yapılamadığı için kelimeleri birbirinden ayırmak mümkün olmayabilir ve konuşma anlamsızlaşır.
Spastik dizartri ile birlikte, kişide çeşitli sorunların görülme ihtimali yükselmektedir. İstemli hareketi başlatan sinir sistemi bölümünde hasarlanan tek alan konuşmayı ilgilendiren sinir hücrelerinin bulunduğu alan olmayabilir. Bu bölgedeki diğer sinir hücrelerinin de hasarlanmasıyla, kol ve bacaklarda güçsüzlük hatta felç ortaya çıkabilir. Kişinin istemli hareketlerini kontrol eden sinirlerinde hasar oluşması, kişilerin ani duygusal tepkiler vermesine, gülme ve ağlama atakları geçirmesine sebep olabilir. Ses tellerinin ve boğazda yer alan diğer kasların kontrolünü sağlayan sinirlerin zedelenmesi, kişide yutma güçlükleri ortaya çıkmasına sebep olabilir.
Tek Taraflı Üst Motor Nöron Dizartrisi
Üst motor nöron, hareketi kontrol eden ilk sinir hücresidir. Beynin ön lobundan başlar ve beyin sapı veya omurilikte yer alan ikinci sinir hücresinin yakınında sonlanır. Vücudumuzun sağındaki ve solundaki kasları kontrol eden sinir hücreleri farklıdır. Sağ tarafta yer alan motor nöronun etkilenmesi halinde vücudun sol tarafındaki kasların kontrolünde zayıflık görülecektir. Bu durumun spastik dizartriden farkı, hasarın tek taraflı görülmesidir.
Kişinin hareket için yardım alması gerekir. Etkilenen alana bağlı olarak kişinin çeşitli kaslarında felç görülebilir. Ancak motor nöron hasarı tek taraflı olduğu için felç yalnızca sol ve yalnızca sağ taraftaki kaslarda görülür, her iki bacağın veya her iki kolun hareket yetisini kaybetmesi beklenmez.
Üst motor nöron hasarında kişinin konuşması ile ilişkili kaslarında da tek taraflı hasar görülebilir. Tek taraflı üst motor nöron hasarına bağlı dizartride konuşma, kasların tek taraflı etkilenmesine bağlı olarak genellikle diğer dizartri türlerine göre daha düzgündür.
Ataksik Dizartri
Ataksi, harekette koordinasyon bozuklukları görülmesi durumuna verilen addır. Hareketin düzenlenmesi beyincikte gerçekleşmektedir. Beyincikte veya beyincik ile beynin diğer bölgeleri arasındaki bağlantılarda ortaya çıkan bozukluklar ataksik dizartriye sebep olabilir.
Hipokinetik Dizartri
Hipokinezi, harekette azalma demektir. Hipokinetik dizartri görülen kişilerde genellikle hareketler azalmış ve yavaşlamıştır. Hipokinetik dizartrinin en önemli sebebi Parkinson hastalığıdır. Parkinson hastalığı,orta beyindeyer alan dopamin salgılayan sinir hücrelerinin hasarlanması ve sinir sisteminde yeterli dopaminin bulunmaması ile ortaya çıkmaktadır.
Orta beyinden salgılanan dopamin, kişinin hareket yeteneğini etkilemektedir. Dopaminin azalmasıyla kişinin hareketleri yavaşlamakta, buna bağlı olarak konuşma sırasında gerekli ağız hareketlerini yapmasında sorunlar ortaya çıkmaktadır.
Hiperkinetik Dizartri
Hiperkinezi, harekette artma demektir. Hiperkinezik dizartri, genellikle kişinin istemli hareketlerini kontrol eden bir bölge olan bazal ganglianın etkilenmesiyle ortaya çıkmaktadır. Bazal ganglianın etkilenmesi, kişide dizartri ile beraber duruş ve hareket bozukluklarına yol açar. Kişide kasların istemsizce kasılması ile istemsiz hareketler görülebilir.
Flasid Dizartri
Flasid dizartri, alt motor nörondan kaynaklanmaktadır. Alt motor nöron, hareketi başlatan ilk sinir hücresinin ateşleyerek etkinleştirdiği sinir hücresidir ve hareketi gerçekleştirecek kasta sonlanır. Alt motor nöronlarda hasarlanma, kişide flask denilen, kasların kasılamadığı ve etkilenen kasın pelteleştiği bir durum oluşturur. Çene, dil, ses telleri, diyafram, göğüs, dudaklar ve damak gibi ses oluşumunu etkileyen bölgelere ulaşan sinirlerin hasarlanması kişide dizartriye yol açar.
Sinir hücrelerinde görülen hasarın ses oluşumu dışında, kişinin farklı fiziksel yeteneklerini de kısıtlaması yüksek bir ihtimaldir. Bu durum, kişinin tedavi sürecini zorlaştırabilir, konuşmasının tamamen anlaşılmaz olması durumunda işaret dili kullanmasını engelleyebilir, diğer sağlık sorunları ile ilgilenilmesi sırasında dizartri ile ilgilenilmesini geciktirebilir.
Karma Dizartri
Kişide ileri derecede ve farklı bölgeleri etkileyen sinir hasarının görülmesi, farklı dizartri türlerinin aynı kişide ortaya çıkmasına sebep olabilir. Amyotrofik lateral skleroz ve multiple skleroz bu duruma en sık sebep olan hastalıklardır. Bu hastalıklar farklı sinir hücrelerine zarar vererek aynı kişide farklı sebeplerle dizartri gelişmesine sebep olabilirler. Hastalığın başlarında dizartri tiplerinden yalnızca biri görülmekteyken ilerlemesi ile farklı sinirlerin hasarlanması farklı tip dizartri durumlarının kişide ortaya çıkmasına sebep olur.
Dizartri Belirtileri Nelerdir?
Dizartri görülen kişilerde sıklıkla rastlanan belirtiler şunlardır:
- Konuşmanın anlamsızlaşması
- Yavaş konuşma
- Sesin şiddetini ayarlayamama, sürekli bağırarak ya da fısıldayarak konuşma
- Anlaşılamayacak kadar hızlı konuşma
- Konuşma hızının dengeli olmaması, konuşmanın zaman zaman hızlanıp zaman zaman yavaşlaması
- Konuşurken vurgu kullanamama, sesin duygusuz olması
- Dil ve ağız kaslarını oynatırken zorluk yaşanması
Farklı sebeplerle ortaya çıkan dizartri durumları farklı belirtiler verebilmektedir:
Spastik Dizartri
- Kol ve bacaklarda güçsüzlük, felç
- Hezeyanlar, duygusal tepkilerin kontrol edilememesi
- Yutma güçlükleri
Tek Taraflı Üst Motor Nöron Dizartrisi
- Afazi: Konuşma yitimi. Kişinin ses çıkarması mümkünken, gelişen sinir sistemi hasarı sebebiyle anlamlı konuşması mümkün olmaz.
- Apraksi: Hareket yitimi. Kişinin vücudunda etkilenen kaslara göre alt türlere ayrılır.
- Vücutta tek taraflı güçsüzlük ve felçler
Ataksik Dizartri
- Sarhoşvari hareketler
- Hareketlerde koordinasyon bozukluğu
- Hedefe yönelik tremor: Tremor, kişinin vücudunda görülen titremelerdir. En sık el parmaklarının ucunda görülür. Ataksik dizartride görülen tremor, parmak-burun egzersizi sırasında, parmağın bir hedefe ve burna götürülmesi ile ortaya çıkar. Ayrıca günlük hayatta, kişinin otururken titremeyen eli, kahve bardağına uzandığında titremeye başlıyor olabilir. Titremenin durgun halde olmaması ancak el bir hedefe ulaşmak için hareket ederken görülmesi sebebiyle bu duruma hedefe yönelik tremor adı verilmektedir.
- Yürüme bozuklukları, uzun adımlarla yürüme
Hipokinetik Dizartri
- Genel hareketlerde yavaşlama
- Kaslarda katılık
- Titreme
- Yutma güçlüğü
Hiperkinetik Dizartri
- Titreme
- Atetoz: İstemsiz olarak ortaya çıkan, genelde parmak ve kollarda kıvrılıcı, bükülücü, yavaş hareketler
- Yutma güçlüğü
Flasid Dizartri
- Gevşek Felç: Kaslar, onları harekete geçirecek sinirsel uyarılardan mahrum kalımca flask (peltemsi) bir hale geçer, yumuşar ve hareket edemez.
- Hareketlerde yavaşlama
- Güçsüzlük
- Reflekslerde azalma
- Kas boyutlarında küçülme (atrofi), kas gücünde azalma
Görülen belirtilerin tek bir dizartri türünün altında açıklanamadığı durumlara karma dizartri denmektedir. Karma dizartri, birden çok mekanizmaya bağlı olarak ortaya çıkmaktadır, bu sebeple belirtiler birbiri ile ilişkisiz hatta zıt oluşabilir. Bu durumda belirtiler ve hastanın genel sağlığı genellikle daha kötüdür.
Dizartri Nedenleri Nelerdir?
Dizartri, sinir sisteminin hasarlanması ile ortaya çıkan sesletim bozukluğudur. Ortaya çıkma mekanizmasına göre yedi farklı kategori altında incelenmektedir. Farklı hastalıklar ve sağlık sorunları bu mekanizmalardan herhangi birini tetikleyerek kişide dizartri görülmesine sebep olabilmektedir.
Spastik Dizartri
- Amyotrofik Lateral Skleroz (ALS)
- Serebral Palsi
- Multiple Skleroz
- İnme
- Özellikle kafatası ve beyin zarının etkilenmediği güçlü kafa travmaları, daha ağır travmalarda kişinin yaşadığı diğer sorunlar dizartrinin fark edilmesini engelleyebilir.
Tek Taraflı Üst Motor Nöron Dizartrisi
- Serebrovasküler olay (inme ve benzeri, beyinde yer alan damarlardan kaynaklanarak beynin işlevlerini etkileyen durumlar)
- Hafif ve orta şiddette kafa travmaları
Ataksik Dizartri
- Serebral palsi
- Multiple Skleroz
- Özellikle kafatası ve beyin zarının etkilenmediği güçlü kafa travmalarında beyinciğin ve beyincik ile beynin diğer bölgeleri arasındaki bağlantıların zedelenmesi. Daha ağır travmalarda kişinin yaşadığı diğer sorunlar dizartrinin fark edilmesini engelleyebilir.
Hipokinetik Dizartri
- Parkinson Hastalığı
Hiperkinetik Dizartri
- Huntington Hastalığı
- Beyin tümörleri
- Şiddetli kafa travmaları
Flasid Dizartri
- Bell paralizi
- Amyotrofik Lateral Skleroz
- Beyin sapında inme
- Beyin sapı tümörleri
- Musküler distrofi (İskelet kaslarında ilerleyici hasar yaratan, kasları zayıflatan ve hareketi kısıtlayan hastalıklar)
Karma Dizartri
- Amyotrofik Lateral Skleroz (Spastik-Flasid)
- Multiple Skleroz (Spastik-Ataksik)
- Şiddetli kafa travması
İlaç, madde ve aşırı alkol kullanımı kişide farklı dizartri türlerine sebep olabilen durumlardır. Dizartri sorunu yaşayan kişinin öncelikle ilaçları ve alışkanlıklarının dizartriye sebep olma ihtimali değerlendirilmelidir.
Dizartri Teşhisi
Dizartri belirtileri gösteren kişiler, mümkünse öncelikle dil ve konuşma terapisti tarafından değerlendirilmelidir. Bu değerlendirme, kişinin hangi dizartri türünü yaşadığının anlaşılmasını ve kişinin yaşadığı sorunun boyutunun netleştirilmesini sağlar. Durumun altında yatan sinir sistemi hasarının değerlendirilmesi nöroloji kliniklerinde gerçekleştirilir. Nöroloji kliniğinde, kişinin sinir sistemi öncelikle fizik muayene ile değerlendirilir. Elde edilen bulgulara göre kişiye çeşitli tanı testleri uygulanabilmektedir.
Tanı Testleri
- Görüntüleme teknikleri: Manyetik rezonans görüntüleme, bilgisayarlı tomografi
- Elektroensefalogram (EEG): Beyin dalgalarının ölçülmesi, beyin etkinliğinin değerlendirilmesi
- Elektromiyogram (EMG): Kasların sinirsel uyarımlarının ölçülmesi
- Kan ve İdrar Tetkiki: Enfeksiyon ve iltihaplara bağlı dizartride, duruma sebep olan mikroorganizmalar kan veya idrarda bulunabilir.
- Sinir İletim Çalışmaları: Kasları uyaran sinirlerdeki sinyalin şiddetinin ve hızının ölçülmesi
- Lumbar Ponksiyon: Kişinin belinden bir iğne aracılığı ile girilerek omuriliğin içerisinde bulunduğu zarların arasından bir miktar beyin omurilik sıvısı alınmasıdır. Özellikle enfeksiyonda, etkenin kanda bulunmadığı durumlarda enfeksiyon sebebinin araştırılmasında kullanılmaktadır.
- Beyin Biyopsisi: Nadir durumlarda, çeşitli hastalıkların teşhisi ancak biyopsi alınmasıyla mümkün olabilir. Ayrıca beyin tümörlerinin incelenmesi ve kötü huylu tümörlerde kanser türünün tespit edilmesi için tümör biyopsileri yapılmaktadır.
- Nörofizyolojik Test: Dizartriye sebep olan sinir sistemi bozuklukları kişide farklı beyin bölgelerini de etkileyerek bilişsel işlev kapasitesini azaltmış olabilir. Nörofizyolojik testler, kişide afazi ve apraksi gibi sinir sistemi ile ilişkili farklı sorunların ortaya çıkarılmasını sağlar ve sebebin bulunmasına yardımcı olur.
Dizartri Tedavisi
Dizartri tedavisi, dizartrinin altında yatan sebebe ve durumun ciddiyetine göre değişiklik göstermektedir. Kişiye uygulanan başka bir tedavinin dizartriye sebep olması durumunda, dizartriye sebep olan tedavinin değiştirilmesi gerekir. Çeşitli ilaçlar dizartriye sebep olabilmektedir, bu sebeple uzmana başvuran kişilerin kullandıkları ilaçları ve alışkanlıklarını açıkça belirtmesi gerekir. Dizartri sorunun altında yatan sebebin tam olarak çözülemediği durumlarda kişinin konuşmasının iyileştirilmesi için dil ve konuşma terapisi uygulanabilmektedir.
Dil ve Konuşma Terapisi
Dil ve konuşma terapisi, kişinin sorunlarına göre özel olarak ayarlanmaktadır. Dil ve konuşma terapisi alan kişi haftada en az iki seans dil ve konuşma terapisti ile çalışmalıdır. Terapide kişiye oral motor egzersizler yaptırılır. Konuşma egzersizlerinin başarısız olduğu durumlarda konuşmayı içermeyen ağız ve dudak egzersizleri denenmektedir.
Yapılan egzersizler ağızda çene, dil, dudak hareketlerini kapsar. Konuşma egzersizlerinde konuşmayı sağlayan, ses tellerini ve nefesi düzenleyen diğer kaslar üzerinde de çalışılır. Dizartrinin şiddetli olduğu, ciddi sağlık sorunlarında; dil ve konuşma terapisi fayda sağlamayabilir. Bu durumda kişinin işaret dili öğrenmesi ve alfabe tahtası kullanması gibi farklı yöntemler denenebilir.
Dizartri Tedavi Edilmezse
Dizartri sorunu yaşayan kişilerde konuşmanın tamamen sağlıklı hale getirilmesi mümkün olmayabilir. Ancak dizartri yaşan kişiler mutlaka durumu ciddiye alarak uzman sağlıkçılara başvurmalıdır. Dizartrinin sebebi kişinin genel sağlığını büyük ölçüde etkileyecek bir sorun olabilir. Özellikle ani başlayan dizartri durumunda mutlaka hızlı bir şekilde acil kliniklerine başvurulmalıdır.
Dizartri sorunu yaşayan kişi ciddi iletişim güçlükleri çekebilir. Bu durum sosyal izolasyona ve depresyona yol açabilmektedir. Konuşma bozuklukları kişinin psikolog görüşmelerini, ailesi ve arkadaşlarıyla dertleşmesini de engelleyebilir. Bu sebeple kişinin konuşmasının olabildiğince hızlı iyileştirilmesi ve tam düzelmenin mümkün olmadığı durumlarda sosyal hayata yardımcı olacak işaret dili öğrenilmesi önemlidir.
Dizartriye Ne İyi Gelir?
Dizartri sorunun tam tedavisi mümkün olmadığında, kişinin sosyal hayatının iyileştirilmesi için çeşitli yöntemler uygulanabilir. Kişinin hareketlerini kontrol etmekte zorluk yaşaması sebebiyle işaret dili ile iletişim de zorlaşabilmektedir. Bu durumda kişinin alfabe tahtası kullanması günlük hayatına yardımcı olabilir. Söylemek istediği sözcüklerin ilk harflerini bu tahtadan işaret etmesi durumunda bile konuşma çok daha anlaşılır hale gelebilmektedir.
Küçük yaşlarda dizartri sorunu yaşayan çocuklar, iletişim kuramadıkları için psikolojik gelişimleri olumsuz etkilenebilmektedir. Aile ve arkadaşlarıyla güçlü bağlar kurması zorlaşmaktadır. Ayrıca normal okullarda bu çocukların öğrenim görmesi öğrenme güçlüklerine sebep olabilir, çünkü öğretmenlerin ders sırasında öğrencinin konuyu anladığına dair yeterli geri bildirim alması mümkün olmamaktadır. Bu sebeple küçük yaşlarda dizartri sorunu yaşayan kişilerin sosyal hayatlarının ve eğitimlerinin özel olarak desteklenmesi gerekmektedir.
Dizartriye Ne İyi Gelmez?
Dizartri, kişinin istemli olarak konuşmaması anlamına gelmemektedir. Dizartri, sinir sistemi hastalık ve bozukluklarından kaynaklanan bir sağlık sorunudur. Durumun psikolojik olduğunun düşünülmesi, kişinin uzman desteği almasını önleyebilir. Dizartri, kendiliğinden veya yaşın ilerlemesi ile ortadan kaybolmamakta, genellikle kötüleşmektedir. Bu sebeple dizartri sorunu yaşandığında beklenmeden destek aranmalıdır. Dizartri sorunu yaşayan çocukların destek almaması, gelişimleri açısından önemli deneyimleri yaşayamamalarına sebep olarak çocukta iz bırakabilmektedir.
Dizartri İlaçları
Dizartrinin temel tedavisi, dil ve konuşma terapisidir; ancak dizartriye sebep olan sağlık sorunu ilaçla tedavi edilebilmektedir.
Hipokinetik Dizartri : Sıklıkla Parkinson hastalığına bağlı olarak ortaya çıkan hipokinetik dizartrinin tedavisinde levodopa kullanılabilmektedir. Levodopa, kişinin beyninde salgılanması gereken dopaminin dışarıdan takviye edilmesini sağlar. Sadece dizartriyi değil, Parkinson hastalığında görülen diğer hareket bozukluklarını da düzeltir. Ancak vücudun bu ilaca alışması, tolerans geliştirmesi hızlı gerçekleşmektedir ve ilaç bir süre sonra etkisiz kalabilmektedir.
Spastik Dizartri: Ani başlangıçlı dizartri durumları sıklıkla kafa travmaları ve inmelerden kaynaklanır. Beyindeki damarların pıhtılarla tıkanması ile görülen iskemik inmenin tedavisinde kan sulandırıcı olarak bilinen antiagregan ilaçlar kullanılabilir. Acil müdahalede pıhtıların çözülmesini sağlayan ilaçların kullanımı, kan damarının beslediği beyin bölgesinin işlevlerinin düzelmesini sağlayabilir. Böylece acil müdahalede antiagreganların kullanımı kişide ani başlayan dizartrinin düzeltilmesini sağlayabilir.
Dizartri İçin Hangi Doktora Gidilmelidir?
Ani başlayan konuşma bozukluklarının gerçekleşmesi durumunda kişi hızla acil kliniklerine başvurmalı ve mutlaka ambulans çağırmalıdır. Bu durumun inmeden kaynaklanma ihtimali yüksektir ve inme hızla kötüye gidebilen, kişinin bilinç kaybı yaşamasına sebep olabilecek ve hayatını tehdit eden bir durumdur.
Bir süredir ara sıra ortaya çıkan, dizartri belirtileri ile uyumlu konuşma bozukluklarının görüldüğü kişiler, dil ve konuşma terapisti (dil ve konuşma patologu) ile görüşmelidir. Dizartri, klinik bir tanıdır, durumun sebebine göre farklı uzmanlıkların sorunu yaşayan kişi ile ilgilenmesi gerekebilir. Dizartri sorunu yaşayanların yardım alması gerekebilecek uzmanlıklar: klinik nöroloji, fizik tedavi ve rehabilitasyon, nöropsikoloji ve eğer kişi psikolojik yardıma ihtiyaç duyuyorsa psikoloji ve psikiyatridir. Kişi dizartri belirtilerini alkol ve madde kullanımından bağımsız olarak birden çok kez yaşamışsa, vakit kaybedilmeden değerlendirilmesi gerekir.
Dizartri ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular
Dizartri sorunu yaşayan kişiler hangi uzmanlıklara başvurmalıdır?
Dizartri sorunu yaşayan kişilerin aile hekimlerine başvurmaları, özellikle ilaca bağlı görülen durumlarda fayda sağlayabilir. Kişinin kullandığı ilaçların arasında dizartriye sebep olduğu bilinen ilaçların olması halinde aile hekimi tedavinin değişmesini sağlayarak sorunu çözebilir. Sorunun bu şekilde çözülememesi halinde dil ve konuşma terapistlerine başvurulabilir. Ancak dil ve konuşma terapisi uzmanları ülkemizde yeterli sayıda bulunmamaktadır. Dil ve konuşma terapistine ulaşılamadığı durumlarda nöroloji kliniklerine başvurulması durumun değerlendirilmesi ve kişilerin uygun kliniklere yönlendirilmeleri için yeterli olmaktadır.
Dizartrinin ortaya çıkmasına sebep olabilen ilaçlar nelerdir?
Sakinleştiriciler ve nöbet önleyici ilaçlar dizartriye sebep olabildiği bilinen ilaçlardır. Sakinleştiriciler; benzodiazepin, barbitürat, hipnotik ve opiod grubu ilaçlardır ve herhangi birinin kullanımında dizartrinin ortaya çıkma ihtimali vardır. Uyuşturucu maddelerin kullanımı da dizartri gelişimine sebep olabilmektedir.