Hipotermi

Hipotermi hastalığı olan hastalarda vücut sıcaklığı bazı etkenlere bağlı olarak 35 derecenin altına düşmekte olup, tedavi esnasında soğuk ortamdan uzaklaştırılmalı ve üstünde ıslak eşya varsa kurutulmalıdır.

Hipotermi Nedir?

Hipotermi, en genel anlamıyla vücut sıcaklığının azalmasıdır. Daha ayrıntılı açıklamak gerekirse, yaklaşık 37 derece olan vücut sıcaklığının bazı etkenlere bağlı olarak 35 derecenin altına düşmesidir. Bu düşüşün miktarı, hastalığın şiddetinde büyük öneme sahiptir.

Sıcaklık düşüşüne bağlı olarak hipotermiyi 3 alt dala ayırabiliriz:

  • Hafif hipotermi: Vücut sıcaklığı 32 ile 35 derece arasındaysa hafif hipotermi olarak adlandırılır. Bu tipte vücut, stres durumuna karşı kendini korumaya alır ve fizyolojik bir yanıt (normal, doğal olarak işleyen) verir. Bu süreçte metabolizmayı, kalp hızını, kan basıncını arttırarak homeostazı (vücut iç dengesini) sabit tutmaya çalışır.
  • Orta hipotermi: Vücut sıcaklığı 30 ile 32 derece arasındaysa buna orta hipotermi denir. Fizyolojik ayarlamalar yerine vücutta genel bir yavaşlama hali görülür. Kan basıncı düşer, kalp yavaşlar, oksijenin kullanımı ve karbondioksitin üretimi azalır.
  • Şiddetli hipotermi: Vücut sıcaklığı 30 derecenin altındadır. Fizyolojik ayarlamalar durmuştur. Titreme olmaz. Senkop (bayılma) ve kalpte ritim bozuklukları görülür. Çok düşük vücut sıcaklıklarında hareket edemez, solunum yavaşlar ve nabzı çok yavaşladığı için kişiyi ölüden ayırmak çok güç hale gelir.

Vücutta ısı kaybettiren 4 esas mekanizma vardır. Bunlar:

  • Kondüksiyon: Temasla olan kayıp,
  • Konveksiyon: Soğuk havanın vücutta dolaşarak yaptığı kayıp,
  • Terleme ile kayıp ve
  • Radyasyon(ışıma) ile kayıptır.

Hipotermi Belirtileri

Hipotermiye girmiş bir kişide, el ve ayak uyuşmasından ölüme kadar değişen birçok belirti görülür. Bu klinik farklılıklarda en çok vücut sıcaklığının ne kadar düştüğü önemlidir.

Hafif hipotermide genel olarak:

  • Kalp ve beyin gibi esas organlarda görülür.
  • Hipoterminin ilk belirtisi kuşkusuz üşümedir. Bu üşüme özellikle eller ve ayaklar gibi vücut merkezinden uzak, yani periferik uzuvlarda olur. El ve ayakların buz kesmesi olarak kendini gösterir.
  • Vücut sıcaklığı düştükçe kas kütlesinde koordineli hareket işlemi de sekteye uğrar. Kişi yürümede zorlanır, hatta tek başına yürüyemez.
  • Beynin etkilenmesine bağlı olarak şuur bulanıklığı ve kaybı, konuşma hızının yavaşlaması, hafızanın sekteye uğraması ve hatırlayamama görülür.
  • El ve ayaklarda katılaşmalar görülür.

Orta ve ağır hipotermide:

  • Postürün korunamaması, vücut duruşunun bozulması, ayakta kalma durumları etkilenir.
  • Kişi çok yüzeysel bir biçimde nefes alıp verir.
  • Kalp durması, kalpte tehlikeli aritmiler, myokard (kalp kası tabakası) hassasiyeti görülür. Nabız çok yavaşlamıştır.

Ayrıca soğuğa maruziyet ile soğuk yaralanmaları da oluşur. Bunlar:

  • Siper ayağı: Islak olan ayağın soğuğa maruz kalmasıyla oluşur. Ayakta solukluk, soğukluk ve hissizlik oluşur. Birkaç gün içinde ödem ve bül oluşumu gösterir.
  • Soğuk şişliği: Dondurucu olmayan ortam ısısına maruz kalmakla oluşur. Üst deri katmanı normalken, alt deri katmanı etkilenir.
  • Pannikülit : Donma sıcağına yakın ortam ısısına uzun süreli maruz kalma sonucu oluşur.
  • Soğuk ürtikeri: Soğuğa karşı alerji oluşumudur. Birçok vakanın nedeni bilinmez. Soğuk su testi ile doğrulanır.

Hipotermi Nedenleri

Vücut sıcaklığında düşmeler pek çok sebebe bağlı olarak gelişebilir. Bunların bir kısmı değiştirilebilir (önlenebilir) faktörlerken, bir kısmı da değiştirilemez (önlenemez) faktörlerdendir.

Bunlara bakacak olursak;

  • Kaza sonucu(çevresel faktörler): Bunlar özellikle çevre koşullarına bağlı olarak oluşan sebeplerdir. Soğuk havada uzun süre dışarıda kalma, barınma koşulları, soğuk için uyumsuz kıyafet seçimi, özellikle ıslak giysilerle soğuk maruziyeti gibi durumlar sonucunda meydana gelir.
  • Metabolik hastalıklar: Hipoglisemi (düşük kan şekeri), hipoadrenalizm (kan basıncının düşüklüğü, adrenal bezlerde fonksiyon eksikliği, metabolizmanın düşüklüğü ile görülen hastalık), hipotiroidi (tiroid bezinde hormon üretim azlığı) ve hipopituitarzm (hipofiz bezinin hormon üretiminde azalma).
  • Kafa travması, inme ve beyin tümörü gibi beyindeki ısı üretim mekanizmalarını etkileyecek durumların oluşması.
  • Deri hastalıkları: Vücudun koruma bariyeri olan derini çeşitli nedenlerle bütünlüğünü kaybetmesi sonucu kişi hipotermiye meyilli olabilir. Bu bütünlük bozulma mekanizmaları vücutta büyük miktarda cilt kısmını kapsayan yanıklar olabileceği gibi cilt hastalıkları da olabilir.
  • Yaşlılık ve çocukluk gibi düşkünlük yaratıcı sebeplere bağlı oluşabilir.
  • Büyük boyutta kan transfüzyonu (eksilen kan ve kan ürünlerinin yerine konması işlemi) esnasında verilecek kan ürünlerinin veya sıvı desteğine ihtiyaç duyan kişiye verilecek damardan sıvı tedavisinde kullanılacak sıvıların ısıtılmadan kişiye verilmesi
  • Bazı ilaçlar: Sedasyon (kontrollü uyku işlemi) yapan bazı ilaçlar, etanol gibi maddeler içeren ilaçlar.

Hipotermi Teşhisi

  • Teşhisi basittir. Rektal veya oral bir termometre ile yapılan vücut sıcaklığı ölçümü ile tanınabilir. Vücut sıcaklığının 35 dereceden düşük olması ile tanınır. Bu kişilerde genellikle çenede kilitlenme görülür. O yüzden oral termometredense rektal termometreler daha kullanışlı olacaktır.
  • Kan gazı çalışmaları genellikle gerçeği yansıtmaz. Kan gazı ölçen analizatörler genellikle vücut sıcaklığına (yaklaşık 37 derece) uygun cihazlardır. Ve ölçüm yapılacak kanı bu sıcaklığa getirip ölçer. Bu yüzden oksijen veya karbondioksit basınçları olduğundan daha yüksek ölçerken kan pH’sını olduğundan düşük ölçer.
  • Oksijenin dokulara geçişi engellenir ve hipoksi (düşük oksijen değerleri) görülür. 
  • Kanın yoğunluğundaki artış sonucu tromboz ve emboliler görülebilir. (kanın damarları tıkayıp o bölgeyi besleyememesi)
  • Kan değerlerinde düşme görülür. Lökopeni (lökosit azalması), trombositopeni (trombosit azalması), elektrolit anormallikleri ve pıhtılaşma bozuklukları gözlenir.
  • Kişinin çekilen EKG’sinde (elektrokardiyografi= kalp kası aktivitesi ölçen cihaz) ritim bozuklukları ve Osborn dalgası oluşumu görülür.
  • Kişide ciddi hipotermi varsa monitöre bağlamak gereklidir.

Hipotermi Tedavisi

  • Tedavi esasında hasta soğuk ortamdan uzaklaştırılmalıdır.
  • Üzerinde ıslak elbiseleri varsa onlar çıkarılmalıdır ve kişinin vücudu ıslaksa kurutulmalıdır.
  • Myokard bu kişilerde çok hassaslaşmıştır. O yüzden kaba bir hareket veya sert bir hareket ile kişi aritmiye girebilir. Bu kişiler taşınırken daha nazik hareket edilmelidir.
  • Bu kişilerde vücut kendini korumaya almıştır ve nabız çok yavaşlamıştır. O yüzden nabzını ölçmek için en az 30 saniye ölçüm yapılmalıdır. Kişide nabız yoksa CPR (kardiyopulmoner resusitasyon = kalp masajı) yapılmalıdır.
  • Hastanın vücut sıcaklığı düzenli olarak takip edilmelidir. Damar yolundan verilecek sıvılar ve kan ısıtılıp verilmelidir.
  • Kişide genellikle ilk yapılacak şey ısıtma ile vücut sıcaklığını düzeltmek olmalıdır. Sıcaklık yerine getirilirse aritmiler kendiliğinden düzelebilir.
  • Belli bir sıcaklık altındayken çoğu ilaç etkinliğini göstermez. O yüzden ilaç tedavisine, kalbe şok vermeye karşı direnç vardır.
  • Kişide enfeksiyon ihtimali varsa antibiyotik tedavisine başlanabilir.

Hipotermide uygulanacak en etkin tedavi kişiyi yeniden ısıtmaktır. Bu iki şekilde yapılabilir; Aktif yeniden ısıtma ve Pasif yeniden ısıtma.

Aktif Yeniden Isıtma Yöntemleri:

  • Yüksek sıcaklığa ayarlı ısıtma battaniyeleri kullanımı; genellikle battaniye ısısı 40 derece kadar olur.
  • Ilık bir suya kişiyi daldırıp ısı alışını sağlama,
  • Damar içine ısıtılmış sıvı veya kan verilmesi,
  • Nazogastrik (burundan mideye giden tüp) sonda ile mide ve bağırsağa ısıtılmış sıvı verilip geri alınması.

Pasif Yeniden Isıtma Yöntemleri:

  • Kişiyi soğuk olan ortamdan uzaklaştırma,
  • Kişinin ısı kaybetmesini yalıtım yolu ile engelleme.

Tüm bu tedaviler yapılırken asla unutulmaması gereken şey kişi direkt kuru ısıdan muhafaza edilmelidir.

Hipotermi Tedavi Edilmezse

Vücut ısısındaki ciddi düşüşler acil tedavi gerektiren durumlardandır. Tedavi edilmezse soğuk yaralanmalarından aritmiye bağlı ölüme kadar çok geniş yelpazede sorunlar yaratabilir.

Genellikle bu hastalıkta çok düşük yaşam ihtimalli durumlarda bile hasarsız iyileşme rapor edilmiştir. Hipotermide ölüm sadece yeniden ısıtmanın başarısız olması ile ilişkilidir. Yeniden ısıtma işlemi yapılırsa aritmiler dahi kendiliğinden düzelebilir.

Hipotermiye Ne İyi Gelir?

Özellikle korunma yöntemleri olarak soğukta uygun kıyafetlerin giyilmesi, kışın uzun süre açık havada kalmaktan kaçınılması faydalı olabilir.

Isı kaybı ve kazanımı daha çok vücudun merkezini etkileyeceğinden gövdeyi soğuktan korumak yine iyi gelebilecek yöntemlerden biridir. Özellikle alkol alımı fazla bireylerde soğuk hissizliği gibi durumlar oluşabileceği unutulmamalıdır.

Hipotermiye Ne İyi Gelmez?

Soğuk havada vücudu hareketsiz bırakmak vücudun daha hızlı ısı kaybetmesine neden olur.

Soğuk havada fazlaca sedatif ilaç alımı da zararlı olabilir. En önemlisi de vücut yalıtımını sağlayamamaktır. Islak giysiler kişiyi hipotermiye sokabilir.

Bazı toplumlarda geçerli olan buzlu suya girme yöntemi aslında ani olarak kişiyi hipotermiye sokar. Bu sürenin (buzlu su içinde kalma süresinin) uzun tutulması soğuk yaralanmalarına neden olabilir.

Hipotermide Kullanılabilecek İlaçlar

Çoğu ilaç düşük sıcaklıklarda etkisini gösteremez. Bu yüzden hipotermide kullanılabilecek ilaç yelpazesi oldukça düşüktür. Yara oluşmuşsa topikal kremler bölgesel olarak kullanılabilir. Yara bölgelerine gerekliyse tetanoz aşısı uygulanmalıdır. Yarada kabarcık oluştuysa yara bakımı yapılmalıdır.

Enfeksiyon oluşmuşsa doktorunuzun da tavsiyesi ile antibiyotik kullanılabilir. Acil serviste hekiminiz uygun görürse antikolinerjik (atropin) kullanılabilir.

Eğer ek hastalıklarınız varsa o hastalıklarınız için tedaviye ek ilaçlar eklenebilir.

Hipotermide Ameliyat

Hipoterminin esas tedavisini ısıtma yöntemleri oluşturur. Ancak uzuvlarda herhangi bir ısıtma ve ek tedaviye karşın düzelmeler olmuyorsa; nekroz, enfeksiyon, sinir hasarı oluşmuşsa, hekimin de uygun görmesi ile uzuvda ampütasyon (kesme) işlemi ile hasarın daha kötüye gitmesi engellenebilir.

Gebelikte Hipotermi

Gebelerde hemodinamik mekanizmalarda değişiklikler görülür. Vücudun yapım ihtiyaçları ve dolayısıyla yıkım ihtiyaçları artar (metabolizmal değişiklikler olur).

Bu sebeple vücut çok minimal değişiklikleri bile tolere edemez. O yüzden anne adaylarının özellikle soğuğa karşı daha temkinli olmaları gerekir.

Uzun süre soğuk maruziyeti ve ıslak kıyafetlerle uzun süreli soğukta kalma gebeleri diğer kişilerden daha fazla etkiler. Soğuk havaya uyumlu kıyafetlerde dışarı çıkmaları gerekir.

Bebeklerde Hipotermi

Bebeklerde vücut ısısını ayarlayan kontrol merkezi, diğer insanlardaki gibi beynin hipotalamus kısmıdır.  Bebekler için optimal vücut ısısı 37 derecedir.  Tıpkı gebelerde olduğu gibi bebeklerde de vücut ısıl değişimlerine çok duyarlıdır. Hipotermik bebekte bulgu olarak zayıf ağlama ve emme güçlükleri görülür. Genellikle beslenmesi düşük bebeklerde daha sık olabilir. Bu konuda özellikle anne ve babaların daha dikkatli olması gerekmektedir.

Ancak şu da unutulmamalıdır ki bebeklik döneminde yüksek vücut ısısına bağlı ateşli nöbetler de sık görülmektedir.  Bu sebeple en uygun olan yöntem; bebeğe normal insanlardan bir kat daha fazla kıyafet giydirmektir.

Çocuklarda Hipotermi

Çocukluk döneminde özellikle soğuğa maruziyet sonrasında görülen uzuvlarda uyuşma, katılık, hissizlik, soluk vermenin önce hızlanması sonrasında yavaşlaması, titreme mekanizmasını görülmesi ve nabzın çok yavaşlamış olması gibi belirtiler görülürse çok dikkatli ve aceleci davranmak gerekir.  Bu durumda anne ve babanın yapabileceği bazı yöntemler vardır.

Bunlar:

  • Kesinlikle böylesi bir durumda kuru sıcaktan uzak durulması gerekir. Vücudu direkt herhangi bir ısıtıcıya maruz bırakmamak gereklidir.
  • Çocukta susuzluk belirtileri varsa ve hafif hipotermide olduğunu fark ettiysek vücuda soğuk olmayan (sıcağa yakın), sıvı takviyesi gerekir.
  • Islak kıyafetleri varsa onları çıkarıp, özellikle vücudun merkezi kısımlarını (kalp ve yakın organları) battaniye ve benzeri bir örtüye sararak derhal en yakın hastanenin çocuk acil servisine başvurmak gereklidir.
  • Böylesi bir durumda anne ve babanın özellikle sakinliğini koruması gerekir. Hastaneye uzak bir yerleşim yerindeyseniz, panik yapmadan 112 acil servisini arayıp gerekli ısı yöntemlerini kullanarak, ambulans gelene kadar geçen sürede çocuğu yeniden riskli olmayan, uygun vücut sıcaklığına getirmeye çalışmalısınız.

Hipotermi için Hangi Doktora Gidilir?

Uzun süreli soğuğa maruz kalan kişide yukarıda sayılan belirtilerden biri veya birkaçı görülüyorsa acil bir vaka olarak değerlendirilir. Öncelikle hastane acil servislerine başvurulmalı. Kişinin durumu kontrol altına alındığında hipoterminin altında yatan sebebe göre ilgili bölümlere yönlendirilmesi yapılır.

Makaleyi faydalı buldun mu?
1
0
Makeleyi Paylaşın

Hipotermi ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular

Hipotermi Anında Ne Yapılmalı?

Hipotermi sınırlarına girebilecek vücut sıcaklığına sahip bir kişiye yaklaşırken, yeniden ısıtma yöntemlerini uygulamak gereklidir.

Bu yöntemlere öncelikle kişiyi soğuk ortamdan uzaklaştırmak ile başlanmalıdır. Üzerinde ıslak kıyafetleri varsa bunlar çıkarılmalı ve yerine kalın kuru giysiler giydirilmeli ya da kişi battaniyeye sarılmalıdır. Vücudunun ısı yalıtımı sağlamak burada oldukça önemlidir.

Beslenme ile ilgili komplikasyonları oluşmadıysa ılık sıvılar verilmelidir. En kısa sürede acil servise götürülmeli ve kalp kası çok hassaslaştığı için kişiye oldukça nazik hareketlerle yaklaşılmalıdır.

Dr. Gülen Bozyiğit

Hipotermi Nasıl Önlenir?

Soğuk havalarda ısı yalıtımını sağlayacak ölçüde kalın giyinilmesi gerekir. Ayrıca alkol kullananlarda ve alkol bağımlılığı olanlarda hipoterminin daha sık olduğu unutulmamalıdır. Bu kişilerin özellikle gerekli tedbirleri alması gerekir.

Özellikle çocukluk ve yaşlılık gibi başka kişilere bağımlılığın arttığı durumlarda, bu bireylerin çevresindeki kişiler tedbirli ve hassas olmalıdır.

Kış döneminde soğuk suya girmek ve düşmek gibi durumlardan kaçınılmalıdır.

Dr. Gülen Bozyiğit

Hipotermi Felç Yapar Mı?

Hipotermiye girmiş vücut uzuvlarında, vücut iç dengesi ciddi anlamda sekteye uğrar. Damarlarda daralmalar oluşur ve bu daralma belli vücut bölgelerine kan akımını engeller. Beynin ısı merkezi etkilenir ve kişide soğukluk katılığı oluşur. Zamanında ve uygun/ etkin ısıtma yöntemleri ile bu katılık geri döndürülebilir.

Dr. Gülen Bozyiğit

Hipotermi Komplikasyonları Nelerdir?

Kalp kasının etkilenmesine bağlı aritmiler, kalp hızının azalması ile hipotansiyon, akciğer ödemi, akciğer enfeksiyonu, oksijen azlığı, kan pH sında değişmeler, pankreatit (pankreas enfeksiyonu), peritonit, mide-barsak kanamaları, böbrek rahatsızlıkları, tromboz, metabolik asidoz, kangren, uzuv amputasyonu, kompartman sendromu görülebilecek komplikasyonlar arasında yer alır.

Dr. Gülen Bozyiğit

Hipotermiye Yatkın Kişiler Kimlerdir?

  • Vücut savunması azalmış, hareket yeteneği yeterince oluşmamış veya azalmış kişiler (yaşlılık, çocukluk, bebeklik),
  • Alkolikler, ek hastalığı olanlar, hipoglisemiye yatkın kişiler, kafa travması geçirmiş kişiler,
  • Soğuğa uyumu iyi olmayan kişiler, soğuk iklimde yaşamaya alışkın olmayanlar, kadınlar, 
  • Sigara kullananlar, vücut kütlesi az olan kişiler, uzun süreli hareketsiz kalan kişiler hipotermiye yatkındır.
Dr. Gülen Bozyiğit

Hipotermi Tedavisinin Etkinliği Nasıldır?

Gerekli ve yeterli tedavi uygulanmış, uygun ısıtmalarla tedavi edilmiş kişilerde tedavi başarısı oldukça yüksektir. Uygun tedavi ile kalp aritmileri dahi kendiliğinden düzelebilir. Hareket kabiliyeti sekteye uğramadan düzelebilir.

Dr. Gülen Bozyiğit