Hormonal Hastalıklar

Hormonal hastalıklar, hormonların işleyişindeki bozukluklar sonucu ortaya çıkan ve vücutta birçok şikayete neden olan hastalıklar grubudur. Tedavide yaşam tarzı değişiklikleri, medikal ve cerrahi yöntemler uygulanır.

Hormonal Hastalıklar Nedir?

Vücudumuzdaki birçok sistemden olan endokrin sistem hormonlar salgılayarak vücudun dengesini sağlamakla görevlidir. Hormonal hastalıklar; hormonların işleyişindeki bozukluklar sonucu ortaya çıkan ve vücutta birçok şikayete neden olan hastalıklar grubudur. 

Hormonal Hastalıklar Nelerdir?

Vücudumuzda birçok organ ve bezden hormonlar salgılanmaktadır. Hormonal hastalıklar kaynaklandığı organ ya da beze göre gruplandırılabilmektedir: 

  • Hipofiz bezi hastalıkları: Beynimizin içinde yer alan hipofiz bezi; tüm yaşamsal faaliyetlerin düzenlenmesinde görevli olan hormonları salgılayan endokrin organların yönetilmesinde görevlidir. Birçok hormonun salgılanmasında görevli organ ve bezlerin düzenlenmesinde görevli hipofiz bezindeki herhangi bir bozukluk sonucu farklı tablolar ortaya çıkmaktadır. Hipofiz bezindeki bozukluklar beyin hormon bozukluğu olarak da adlandırılabilmektedir.
  1. Hipopitüiatarizm (Hipofiz bezi yetersizliği): Hipofiz bezi yetersizliği tablosu; bezden salgılanan bir ya da birden fazla hormonun yetersiz salgılanması veya hiç salgılanmaması sonucu ortaya çıkmaktadır.
  2. Hiperprolaktinemi (Prolaktin hormonu fazlalığı): Prolaktin hormonu süt hormonu olarak da bilinmektedir. Prolaktin hormonunun yüksekliği kadınlarda gebelik ve emzirme dönemlerinde normal kabul edilirken, bu dönemler dışındaki kadınlarda ve erkeklerde yüksek seyretmesi çeşitli şikayetlere neden olmaktadır.
  3. Büyüme hormonu fazlalığı: Fazla salgılanan büyüme hormonunun neden olduğu tablolar ortaya çıkış dönemine göre değişmektedir. Büyüme ve gelişme dönemindeki kişilerde fazla salgılanan büyüme hormonu devliğe neden olurken, büyüme dönemi sonrasında fazla salgılanan hormon ise el, ayak, burun gibi organlarda anormal büyüme ile kendini gösteren akromegali tablosunun ortaya çıkmasına neden olmaktadır.
  4. Cücelik (Büyüme hormonu eksikliği): Cücelik ise büyüme ve gelişme dönemindeki kişilerde az salgılanan büyüme hormonu sonucu ortaya çıkan tablodur.
  5. Diabetes insipidus (Şekersiz şeker hastalığı): Halk arasında bilinen klasik şeker hastalığının aksine idrarda şeker görülmeyen diabetes insipidus hastalığı hipofiz bezinden hormonun yetersiz sentezlenmesi ve dolayısı ile böbrek üstü bezinin uyarılamaması sonucu ortaya çıkmaktadır. Klasik şeker hastalığında olduğu gibi sık idrara çıkma ve çok susama gibi şikayetlerin görülmesi sebebi ile yalancı şeker hastalığı adı da verilmektedir. 
  • Tiroid bezi hastalıkları: Nefes borusunun önünde kelebeğe benzeyen bir bez olan tiroid bezi halk arasında adem elması olarak da bilinmektedir. Tiroid bezinden metabolizmayı etkileyen birden çok hormon salgılanmakta ve bu hormonların az ya da çok salgılanması çeşitli hastalık tablolarına neden olmaktadır. 
  1. Hipotiroidi (Tiroid hormonlarının az salgılanması): Saç tellerinin uzama hızından bağırsakların çalışmasına kadar tüm vücudun yavaşlamasına sebep olan tiroid hormonlarının azaldığı tablolara hipotiroidi adı verilmektedir. 
  2. Hipertiroidi (Tiroid hormonlarının fazla salgılanması): Tiroid bezi hormonlarının az salgılanması kadar çok salgılanması da sorunlara neden olmaktadır. Aşırı terleme, hızlı kilo verme ve saç dökülmesi gibi birçok şikayetin altında hipertiroidi yatabilmektedir. 
  3. Guatr (Tiroid bezinin büyümesi): Tiroid bezinin normalden fazla büyüyerek ele gelmesi hatta bazı durumlarda dışardan gözle bile görülebilir hale gelmesi durumuna guatr adı verilmektedir. Genellikle tiroid bezi içerisinde bir ya da birden fazla nodül oluşması sonucu ortaya çıkmaktadır. 
  4. Tiroidit (Tiroid bezinin iltihaplanması): Tiroid bezinin bakteriler ya da virüslerle iltihaplanması sonucu tiroid hormonlarının dengesinin bozulması durumudur.
  • Paratiroid bezi hastalıkları: Esas görevi vücuttaki kalsiyum dengesinin ayarlanması olan paratiroid bezleri çoğunlukla tiroid bezinin sağı ve solunda ikişer adetten 4 tane bez şeklindedir. 
  1. HiperparatiroidizmParatiroid bezlerinden biri ya da birden fazlasının normalin üstünde parathormon salgılanması sonucu kandaki kalsiyum düzeyi artarken kemiklerde azalır ve bu durumda kemik kitlesi azalır. 
  2. Hipoparatiroidizm: Sıklıkla tiroid bezinin cerrahisi esnasında paratiroid bezinin de çıkarılması sebebi ile gelişen hipoparatiroidizm tablosunda kandaki kalsiyum miktarı azalmaktadır. 
  • Adrenal bez hastalıkları (Böbrek üstü bezi hastalıkları): Böbrek üstü bezlerinden çok sayıda hormon salgılanmaktadır. Bu hormonlardaki düzensizlik farklı şikayetlere neden olmaktadır. 
  1. Cushing sendromu (Kortizol hormonu fazlalığı): Hastalık, travma gibi durumlarda üretimi ve salgılanması artan kortizol hormonu stres hormonu olarak da adlandırılmaktadır. Kortizol hormonunun fazla salgılanması vücuttaki yağ dokusu, kemik, deri başta olmak üzere çok sayıda organ ve sistemi etkilemektedir. 
  2. Addison hastalığı (Adrenal yetmezlik): Böbrek üstü bezinden salgılanan kortizol ve aldosteronun az salgılanması halsizlik, kilo kaybı, nöbet geçirme gibi birçok şikayete neden olmaktadır. 
  3.  Hiperaldosteronizm (Aldosteron hormonu fazlalığı): Aldosteron hormonunun fazla salgılanması başta vücutta aşırı tuz ve su birikimi olmak üzere çok sayıda şikayete neden olmaktadır. 

Toplumda sık gözüken hormonal Hastalıklar şu şekilde sıralanabilir:

  • Obezite (şişmanlık): Hem Dünya’ da hem Türkiye’de oldukça sık görülen bir hastalık olan obezite, tiroid bezinden böbrek üstü bezine kadar tüm endokrin sistemdeki herhangi bir bozukluk sonucu ortaya çıkmaktadır.
  • Hipertansiyon (yüksek tansiyon): Ülkemizdeki en sık kronik sağlık sorunlarından olan hipertansiyon da vücuttaki hormonal bozukluklar zemininde ortaya çıkmaktadır.
  • Diyabet (şeker hastalığı): pankreastan salgılanan insülin ve glukagon hormonları kan şekeri dengesini sağlamaktadır. Temel olarak insülin hormonu tarafından düzenlenen kan şekeri dengesi, insülinin yetersiz salgılanması ya da işlev görememesi sonucu ortaya çıkan yüksek kan şekeri ile seyreden oldukça ciddi sonuçlara neden olabilen hormonal bir hastalıktır. 

Hormonal Hastalıklarının Belirtileri

Hormonal hastalıklar tüm vücudu etkileyen şikayetlere neden olmaktadır. Cinsiyet farkı olmaksızın hormon bozukluğu belirtileri: 

  • Kalp hızında yavaşlama / hızlanma ve kalp ritminde bozukluklar 
  • Nefes almada zorlanma ve nefes alıp verme hızında bozukluklar
  • Normal sınırların dışında kalan kısa ya da uzun boy 
  • Hipertansiyon (yüksek tansiyon) ya da hipotansiyon (düşük tansiyon)
  • Aşırı zayıflık veya normal yeme düzenine rağmen kilo alamama ya da obezlik 
  • Vücutta ödem varlığı 
  • Sürekli uyku halinde olma ya da uykuya dalma zorluğu gibi uyku bozuklukları 
  • Erken yaşlarda gelişen hormonal hastalıklarda zeka geriliği

Şeklinde sıralanabilirken; bazı durumlarda kadınlarda hormon bozukluğu ve erkeklerde hormon bozukluğu farklı şikayetlere sebep olabilmektedir.

Erkeklerde hormon bozukluğu belirtileri;

  • Kas kaybı
  • Saç dökülmesi
  • Libido kaybı (cinsel istek azalması)
  • Erektil disfonksiyon (sertleşme sorunu)
  • Jinekomasti (meme dokusunun büyümesi) 

Kadınlarda hormon bozukluğu belirtileri;

  • Kemik erimesi
  • Saç dökülmesi 
  • Sıcak basmaları 
  • Düzensiz ve ağrılı adet dönemleri ya da adet görememe 
  • Tüylenme artışı
  • Kısırlık 

Olarak sıralanabilir.

Hormonal Hastalıkların Nedenleri (Risk Faktörleri) Nelerdir?

Hormonal hastalıklar hem genetik hem çevresel faktörlere bağlı olarak ortaya çıkan hastalıklar grubundandır. Hormonal hastalıkların ortaya çıkmasında bazı risk faktörleri sıralanabilir. 

  • Genetik 
  • Aşırı stres altında kalma 
  • Sağlıksız beslenme alışkanlıkları
  • Hareketsiz yaşam tarzının benimsenmesi
  • Bazı ilaçların kullanılması ya da aniden kesilmesi

Hormon dengesizliğine neden olabilmektedir.

Hormonal Hastalıklar Teşhisi

Hormonal hastalıkların tespiti için başlangıçta detaylı bir hasta öyküsü alınarak hastanın şikayetleri sorgulanır ve hormon dengesizliği belirtileri olup olmadığı tespit edilir. Sonraki aşamada doktor fizik muayene yaparak hastanın vücudunda hormonal hastalıktan kaynaklanan herhangi bir belirti olup olmadığının tespit edilmesi sağlanır.

Hormon bozukluğu şüphesi olan hastalarda en değerli testler laboratuvar testleridir. Hormon bozukluğu testi olarak da bilinen testler ile hastalardaki hormon bozukluğu olup olmadığı tespit edilebilir. Kan ve idrar örneklerinden hormonların değerleri ölçülerek hormonal hastalık olup olmadığı araştırılır.

Radyolojik görüntüleme yöntemleri ise hormonal hastalığın altında herhangi bir kitle ya da tümörün varlığının araştırılması açısından oldukça faydalıdır. Hipofiz bezinde herhangi bir kitle varlığı araştırılması için bilgisayarlı tomografi (BT) ya da manyetik rezonans görüntüleme (MRG) tercih edilirken, tiroid ve adrenal bez Hastalıklarının altındaki kitlenin tespiti için ise ultrasonografi (USG) daha faydalı olacaktır.

Hormonal Hastalıkların Tedavisi

Hormonal hastalıkların tedavi planlaması hormon bozukluğuna sebep olan duruma göre yapılmaktadır. 

  • Yaşam tarzı değişikliği: Hormonal hastalıkların gelişimi ve şiddeti kişilerin yaşam tarzı ile ilişkili olabilir. Tuz ve şeker kısıtlaması yapılarak beslenme alışkanlığında değişikliğe gidilmesi, egzersiz yapılması kişilerin hormon dengesinin düzenlenmesinde faydalı olacaktır. 
  • Medikal tedavi (ilaçla tedavi): Hormonun eksikliği durumunda dışarıdan hormon takviyesi verilebileceği gibi fazla hormon salgısının ortaya çıkardığı tablolarda ise hormonun baskılanmasına yönelik ilaçlar reçete edilebilir.
  • Cerrahi tedavi: Hormonal bozukluğun altında yatan neden kitle ya da tümör olabilmektedir. Bu durumlarda kitlenin çıkarılması hormonal dengenin düzelmesine yardımcı olacaktır. Bazı hastalarda sadece kitlenin çıkarılması yeterli olmamaktadır. Özellikle paratiroid ve tiroid bezi hastalıklarında bezlerin çıkarıldığı paratiroidektomi ve tiroidektomi ameliyatları uygulanabilir.

Bu hastalarda hormonal bozukluğun düzeltilmesinin yanı sıra hormonal bozukluğun neden olduğu şikayetlerin azaltılması amacı ile de tedaviler uygulamalıdır. Hormon bozukluğu sivilce sorununa neden olabileceği için bazı hastalarda ciddi ve aşırı sivilce tedavisi prosedürleri uygulanmaktadır. Özellikle kadın hastalarda hormon bozukluğu kıllanmaya neden olmaktadır. Hormon bozukluğunda lazer epilasyon sıklıkla başvurulan yöntemlerden biridir. Ancak bilinmesi gereken önemli noktalardan biri hormonal bozukluğunun lazer epilasyon süresinin uzamasına neden olmasıdır. Kadında hormon bozukluğunun getirdiği sorunlardan biri de adet düzensizliği ve ağrılı adet görme olup bu durum da özel tedavi gerektirmektedir. Hormon bozukluğunda adet düzensizliği Tedavisi için doğum kontrol hapları reçete edilebilmektedir.

Hastalar hormon bozukluğu için bitkisel çözümler arayabilmektedir. Ancak bilinmesi gereken önemli bir nokta hormon bozukluğunun bitkisel tedavisinin olmadığı, uygulanan yöntemlerin sadece şikayetlerin üstünü kapatmasına neden olarak hastaların doktora başvurusunu geciktirdiğidir. 

Hormonal Hastalıklar Tedavi Edilmezse Ne Gibi Komplikasyonlara Yol Açar?

Hormonlar doğumdan ölüme kadar hayatın tüm sürecindeki meydana gelen değişimlerin temelinde rol oynamaktadır. Hormonlardaki bozukluklar düzeltilmediği sürece birçok sorunun ortaya çıkması kaçınılmaz olacaktır. 

Büyüme ve gelişme dönemindeki kişilerdeki hormonal bozuklukların tedavisiz kalması durumunda aşırı uzun ya da kısa boy, zeka geriliği gibi kişilerin hayatını ciddi anlamda etkileyecek sorunlara neden olabilir.

Yetişkinlik dönemindeki hormonal bozukluklar ise aşırı halsizlik / hiperaktivite sorunu gibi sadece gündelik hayatı etkileyecek sorunlara neden olabileceği gibi adet bozulması, erkek üreme hücresi olan sperm sayısında azalma gibi etkiler sonucunda kısırlık kadar ciddi sorunların gelişmesine de sebep olabilmektedir. Bu sebeple hormonal hastalığın tespit edilerek tedavi edilmesi gerekmektedir.

Bebekler ve Çocuklarda Hormonal Hastalıklar

Bebeklik ve çocukluk döneminde gelişen hormonal bozuklukların etkileri yetişkinlik dönemine göre farklı olmaktadır. 

Beyin gelişimi yaşamın ilk 3 yılında büyük orandan tamamlanmakta olup bebeklerde hormon bozukluğu zeka geriliğine neden olması açısından oldukça önemlidir. Bebeklik dönemindeki hormonal hastalıklarından biri konjenital (doğuştan) hipotiroidi hastalığı olup bu bebeklerde hormon bozukluğu belirtileri arasında; emme güçlüğü, halsizlik, kalın sesle ağlama, kabızlık sayılabilir. Bu bebeklerde erken tespit ve müdahale sağlanmazsa beyin gelişiminde aksamalar olarak ciddi anlamda zeka gerilikleri ortaya çıkmaktadır. Günümüzde bu durumun önlenmesi amacı ile konjenital hipotiroidi yönünden her yeni doğan bebek taranmaktadır. Bebeklik döneminde korkulan hormonal hastalıklardan birisi de konjenital andrenal hiperplazi (KAH) olup bu hastalık hem erkek hem de kız çocuklarda başlıca cinsel gelişim bozuklukları ile kendini göstermektedir. Kız bebeklerde yüksek erkeklik hormonları sebebi ile dış genital organların kısmi ya da tam bozukluğuna kadar farklı tablolara neden olmaktadır. Erkek bebeklerde ise sadece penisin normalden büyük olmasına ve bu bölgede renk değişikliğine neden olduğu için hastalık tespit edilemeyebilir ve bu bebeklerde ciddi enfeksiyonlar ve ishal sebebi ile ölümler görülebilmektedir.

Bu hastalıklara ek olarak genetik olarak ortaya çıkan bazı hastalıklar da yenidoğan ve erken bebeklik döneminde sorunlara sebep olmaktadır. Bu hastalıklardan sık görülenleri erkeklerde görülen Kleinfelter sendromu ve kızlarda görülen Turner sendromudur. Kleinfelter sendromu ile doğan erkek beneklerde zeka geriliği ve kısırlık öne çıkan sorunlardır. Davranış bozuklukları ve psikolojik sorunlar erken dönemlerde ortaya çıkmaktadır. Kleinfelter sendromlu çocuklar tipik olarak uzun boylu, uzun bacaklı ve zayıf çocuklardır. Turner sendromu ile doğan kızlarda ise tipik bir vücut tipi mevcuttur; kısa boylu, kalın enseli, düşük ense saç çizgisi olan bu kızlarda tiroid hastalıklarına ve diyabete yatkınlık gelişir.

Çocukluk dönemindeki hormonal bozukluklar özellikle büyüme gelişme üzerine etki etmektedir. Büyüme hormonundaki bozuklukların etkileri büyüme ve gelişme döneminde farklı iken, yetişkinlik döneminde ise daha farklı olmaktadır. Bu çocuklarda hormon bozukluğu sonucu büyüme hormonunun az salgılanması durumunda cücelik ortaya çıkarken, fazla salgılanması durumunda ise devlik gelişmektedir.

Gebelikte Hormonal Hastalıklar

Hormonal hastalıkların diğer hastalıklardan farklarından birisi de hem hamilelik sürecini hem de hamilelik öncesi hamile kalma sürecini etkilemesidir. Kadında hormon bozukluğu adet düzensizliğine neden olarak hamile kalma sürecinin zorlu geçmesine neden olabilmektedir. Ancak bilinmelidir ki hormon bozukluğu olup hamile kalanların sayısı da oldukça fazla olup hormon bozukluğunun bu süreci sadece zorlaştırdığıdır.

Hamilelik döneminde de yaşanan hormonal hastalıklar anne adaylarında şikayetlere neden olabilmektedir. Bu dönemde hipofiz bezleri hormonların değişikliği sebebi ile yaklaşık %30 oranında büyümektedir. Nadiren de olsa bu büyüme bazı anne adaylarında görme kaybı şikayetlerine neden olabilir.

Gebelik döneminde tiroid bezi hastalıkları da görülebilmektedir. Genellikle doğum öncesi tespit edilmiş olsa da hipotiroidizm (tiroid hormonunun az salgılanması) anne adaylarında ciddi şikayetlerin gelişmesine neden olabilmektedir. Kontrol altına alınmayan hipotiroidi hem gebelik döneminde anne adayında aşırı yorgunluk, vücutta ödem, kalp hızında yavaşlama, doğum sonrası anormal kanama gibi şikayetlere neden olabilirken hem de bebekte anne karnında kötüleşmeye veya düşük risklerine neden olabilmektedir. Gebelik döneminde hipotiroididen daha yaygın olarak hipertiroidi (tiroid hormonlarının fazla salgılanması) görülmektedir. Hipertiroidi gelişen anne adaylarında sıcak basmaları, nefes darlığı, kilo alımında azalma gibi şikayetler ortaya çıkmaktadır. Hamile hipertansiyonu olarak bilinen preeklampsi, bebekte büyüme ve gelişme geriliği, bebekte anne karnında ya da sonradan meydana gelebilecek tiroid hormonu Bozukluklarının önüne geçebilmek amacı ile bu hastaların sıkı takip ve kontrol altında tutulması önemlidir.

Gebelik döneminde paratiroid bezi hastalıkları da görülebilmektedir. Paratiroid bezinin fazla salgılandığı hiperparatiroidizm tablolarında gebeliğin normal sürecinde görülen bulantı ve kusmalar daha şiddetli olabilmektedir. Aynı zamanda hiperparatirodizm gelişen anne adaylarında iştahsızlık ve kabızlık da görülmektedir. Hiperparatirodizm gelişen hamilelerde uygun tedavinin başlanmaması durumunda bebeklerde düşük kalsiyum seviyeleri ve buna bağlı olarak şiddetli kasılmalar görülebilir. Parathormonun az salgılandığı hipoparatiroidizm ise gebelik döneminde kalsiyum ihtiyacının artmasına bağlı olarak şikayetlere sebep olabilmektedir. Anne adaylarında yorgunluk, güçsüzlük, kas krampları gibi hamilelik sürecini zorlaştıracak şikayetlere neden olabilir.

Hormon Bozukluğu için Hangi Doktora Gidilir?

Hormonal hastalıklarda başvuru yapılan doktorlar genellikle etkilenen sistemlere ve ortaya çıkan şikayetlere göre değişmektedir. Hormon bozukluğu belirtileri kadın hastalarda aşırı kıllanma, adet düzensizlikleri ya da ağrılı adet görme ile kendini gösterebileceği için ilk başvuru kadın hastalıkları doğum bölümünde kadın hastalıkları ve doğum uzmanına başvuru yapılabilirken, erkekte hormon bozukluğu belirtileri ise libido azalması, sertleşme sorunu olabileceği için bu hastalar ise üroloji bölümünde üroloji uzmanına başvuru yapabilmektedir. Ancak vücutta hormonal bir bozukluğu işaret eden herhangi bir şikayet varlığında en iyi tanıyı koyabilecek doktorlar endokrinoloji bölümünde endokrinoloji uzmanlarıdır. 

Makaleyi faydalı buldun mu?
2
0
Makeleyi Paylaşın

Hormonal Hastalıklar ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular

Hormon bozukluğu nasıl anlaşılır?

Hormon bozukluğu şüphesi oluşturan şikayetleri olan kişilerde hormon bozukluğu testleri yapılabilir. Hormon testleri sıklıkla kan örneklerinden ve idrar örneklerinden uygulanan testler olup ilgili hormonun düzeyi ölçülür.

Dr. Gizem Şimşek

Hormon bozukluğu nelere yol açar?

Hormon bozukluğu bulunan kişilerde ortaya çıkan sorunlar hangi hormonda bozukluk oluştuğuna göre değişmekle birlikte genel olarak metabolizmada bozukluklar ile kendini gösterir. Nefes alma hızında artma ya da nefes darlığı, kilo ve boy sorunları, tansiyon ve şeker dengesindeki bozukluklar ve kısırlık hormon hastalıklarında görülebilen şikayetlerdir.

Dr. Gizem Şimşek

Hormon bozukluğu neden olur?

Hormon bozukluğunun gelişiminin altında genetik faktörler, aşırı stres, beslenme alışkanlıkları, yaşam tarzındaki yanlış alışkanlıklar ve kullanılan ilaçlar yatmaktadır. Genellikle tek bir nedene bağlı olarak değil birden fazla faktörün etkisi ile ortaya çıkan hastalıklar grubundadır.

Dr. Gizem Şimşek

Erkeklerde hormon bozukluğu nasıl anlaşılır?

Erkeklerde hormon hastalıkları farklı şikayetlere neden olabilmektedir. Hormon bozukluğu gelişen erkeklerde; kas kitlesinde kayıp, saç dökülmesi, cinsel istekte azalma, sertleşme sorunu ve meme dokusunda anormal büyüme gibi sorunlar ortaya çıkmaktadır.

Dr. Gizem Şimşek

Hormon bozukluğu adet düzensizliği yapar mı?

Hormon bozukluğu gelişen kadınlarda ortaya çıkabilen şikayetler arasında kıllanma artışı, sivilce, adet düzensizliği ve ağrılı adet görme sayılabilir. Meydana gelen adet düzensizlikleri adet sürelerinde uzama, normal süreye göre daha uzun veya kısa sürelerde adet olma şeklinde kendini gösterebilir.

Dr. Gizem Şimşek

Hormon bozukluğu olan hamile kalabilir mi?

Toplumdaki yaygın olan yanlış inanışlardan birisi de hormonal bozukluğu olan kadınların hamile kalamayacağıdır. Hormonal bozukluklar adet düzensizliğine neden olduğu için hamile kalma sürecinin daha zorlu geçmesine neden olmakla birlikte uygun tedavi ve planlama ile hamile kalan kadın sayısı günümüzde oldukça fazladır.

Dr. Gizem Şimşek