Adenokarsinom
Adenokarsinom, farklı organları etkileyen bir kanser çeşidi olup, yayıldığı farklı organlara göre farklı tedavi yöntemleri kullanılarak tedavi edilmektedir.
Adenokarsinom Nedir?
Adenokarsinom, farklı organları etkileyen bir tip kanserdir. “Adeno” latince salgı yapan bez; ”karsinoma” ise kanser anlamına gelmektedir. Yani salgı yapan bezlerden gelişen kanser diye tanımlayabiliriz.
Adenokarsinom, adenokarsinoma vücutta salgı yapan bez dokudan köken alan kanserlere denir. Etkilenen doku epitel olarak bilinen büyük bir dokudur. Epitel doku cildi, bezleri ve organlar arasındaki boşlukları örter.
Hangi Organlar Adenokarsinomdan Etkilenir?
Salgı yapan bezler vücudun daha iyi çalışması ve nemli kalabilmesi için gereklidir. Salgı yapan bezlerin kontrolsüz büyümeye başlamasıyla adenokarsinom gelişir.
Adenokarsinom diğer organlara yayılıp onların fonksiyonlarını bozabilir. Buna adenokarsinom metastazı denir.
Müsinöz ve asiner adenokarsinom, histolojik alt tipler olup nadir görülürler.
Adenokarsinom şu organlarda başlayabilir:
- Kolon ve rektum: Kolon (kalın bağırsak) sindirim sisteminin bir parçasıdır. Yenilen yemeklerdeki besinlerin ve suyun emilmesine yardımcı olan bir organdır. Adenokarsinomlar, kolon kanserinin en yaygın görülen tipidir. Başlangıçta zararsız olan polip veya bir büyüme şeklinde olurlar ancak daha sonra kanserleşebilirler. Adenokarsinom ayrıca gaitanın vücudu terk ettiği yer olan rektum organında da gelişebilir.
- Meme: Meme kanserlerinin çoğunluğu adenokarsinomalardır. Memede süt üreten bezlerden gelişirler.
- Yemek borusu: Bu tüp ağızdan alınan besinleri mideye ileten organdır. Adenokarsinomlar genellikle yemek borusunun alt kısmında bulunan mukus salgılayan bezlerden gelişirler.
- Akciğerler: Adenokarsinomlar akciğer kanserlerinin yaklaşık %40’ını oluştururlar. Genellikle akciğerin dış kısımlarında gelişir ve diğer tip akciğer kanserlerinden daha yavaş büyürler. Sigara içicilerinin bu tip kansere yakalanma ihtimali daha yüksektir.
- Pankreas: Midenin arkasında yerleşmiş bir organdır. Hormon ve enzim üreterek besinlerin sindirimine yardımcı olur. Pankreas kanserlerinin yaklaşık %85’i adenokarsinomdur. Bu tümör pankreas kanalında gelişir.
- Prostat: Erkeklerde idrar kesesinin hemen arkasında bulunan bir organdır. Sperm hücrelerini koruyan bir sıvı salgılar. Adenokarsinom bu sıvıyı salgılayan hücrelerden gelişir.
- Mide: Adenokarsinomlar, mide kanserlerinin büyük çoğunluğunu (%90-95) oluştururlar. Mide adenokarsinomu, mide iç yüzeyini oluşturan tabakadan gelişirler.
- Endometriyum: Rahmi (uterus) oluşturan tabakalardan biridir. Adenokarsinom burada da gelişebilir. Endometriyal adenokarsinom oldukça tehlikelidir.
Adenokarsinom Risk Faktörleri
Adenokarsinom farklı nedenlerden ötürü gelişir. Neden bazı insanlarda adenokarsinom gelişip diğerlerinde gelişmediği ile ilgili çalışmalar halen sürmektedir.
Yine de hastalıkla ilişkili olduğu tespit edilen bazı risk faktörleri vardır:
Akciğer Kanserinde
Tütün ürünleri kullanmak veya maruz kalmak akciğer adenokarsinomu için en önemli risk faktörüdür.
Diğer risk faktörleri şunlardır:
- Ev ve iş ortamında zararlı toksinlere maruz kalmak.
- Önceden alınan radyoterapi
Meme Kanserinde
Memedeki adenokarsinom için risk faktörleri şunlardır:
- Cinsiyet, çoğunlukla kadınlarda görülür.
- Yaş, ileri yaştaki kadınlara risk artar.
- Aile öyküsü ve genetik
- Hormon replasman tedavisi
Prostat Kanserinde
Prostat adenokarsinomu için tespit edilmiş birkaç tane risk faktörü vardır:
- Yaş, 50 yaş üstü erkeklerde
- Irk ve etnisite
- Coğrafya
- Aile öyküsü
Pankreas Kanseri
Risk faktörleri şunlardır:
- Sigara
- Aşırı kilo alma ve obezite
- Kuru temizleme ve kimyasallara maruziyet
- Yaş
- Cinsiyet, erkeklerde daha sık
Kolon Kanseri
Kolon ve rektum kanseri gelişimi için risk teşkil eden faktörler şunlardır:
- Aşırı kilo ve obezite
- Hareketsiz yaşam
- Yüksek protein içerikli diyetler
- Sigara
- Aşırı alkol tüketimi
- Tip 2 diyabet
Adenokarsinom Belirtileri Nelerdir?
Adenokarsinom vücutta salgı yapan bezlerde gelişir. Salgı yapan bezler vücudun farklı bölgelerinde ve organlarında bulunur. Bu nedenle belirti ve bulgular adenokarsinomun geliştiği organa değişir.
Meme Kanserinde
Meme kanseri genellikle mamogram taraması ile belirtiler henüz gözükmeden tespit edilmektedir. Bazen de kişinin kendi kendine kontrolü esnasında memede veya koltuk altında ele gelen bir kitle olarak tesadüfen tespit edilebilmektedir. Meme kanseri kitlesi genellikle sert ve ağrısız olur.
Meme kanserine ait diğer belirtiler şunlardır:
- Memede şişkinlik
- Memenin biçim ve boyutunda değişiklik
- Meme yüzeyinde çukurluklar
- Sadece bir meme başından aniden kanlı akıntı gelmesi
- Meme başının içe çökmesi
- Meme cildinde veya başında kırmızılık veya kabuklanma
Kolorektal Kanserde
Kolorektal kanserde kitle büyümeyene kadar veya erken evrelerde herhangi bir belirti gözlenmez. Kolorektal kanser genellikle gaitada kan bulunmasına sebep olur. Ancak kanama miktarı az ise çıplak gözle görülmez. Sonuç olarak kan kaybına bağlı demir eksikliği anemisi gelişebilir.
Diğer kolorektal kanser belirtileri şunlardır:
- Karın ağrısı ve kramplar
- İshal, kabızlık
- Gaz, şişkinlik, sürekli doygunluk hissi
- Gaitanın incelmesi
- Açıklanamayan kilo kaybı
Akciğer Kanserinde
İlk belirti genellikle sürekli kanlı öksürüktür. Zamanla kanser diğer organlara yayılır ve diğer belirtilere neden olur.
- Göğüs ağrısı
- Zorlu nefes alma
- Horlama
- İştah ve kilo kaybı
- Hırıltı
Pankreas Kanseri
Pankreas kanseri de ilerlemeyene kadar belirti vermeyen kanserlerden biridir. Karın ağrısı ve kilo kaybı genellikle ilk belirtilerdendir. Kaşıntı ile birlikte sarılık ve açık renkli gaita ilk belirtilerdir.
Pankreas kanserine ait diğer belirtiler şunlardır:
- İştah kaybı
- Bel ağrısı
- Şişkinlik hissi
- Kalpte yanma hissi
- Bulantı ve kusma
- Aşırı kötü kokulu gaita
Prostat Kanseri
Hastalık ilerlemeyene kadar erkeklerde herhangi bir belirti vermez ancak ileri evrelerde şu belirtiler görülebilir:
- Kanlı idrar
- Sık idrara çıkma, özellikle geceleri
- Ereksiyon bozukluğu
- Zayıf idrar akışı
Adenokarsinom Teşhisi
Doktor tarafından tıbbi öykü alındıktan ve fizik muayene yapıldıktan sonra hangi testin yapılacağı belirlenir. Hangi testlerin uygulanacağı tümörün konumuna göre değişmektedir.
Ancak en sık şu testler kullanılmaktadır:
- Biyopsi: tümör kitlesinden alınan örneklerin mikroskop altında incelenmesidir. Biyopsi ile hangi tip kanser olduğu ve kanserin başka bir organdan mı yayıldığı öğrenilebilir.
- Bilgisayarlı tomografi: BT ile vücudun 3 boyutlu görüntüleri çıkarılabilir. Anormal büyüyen dokular tespit edilebilir.
- Manyetik rezonans görüntüleme: MRI, vücuttaki organların detaylı görüntülerini elde etmede kullanılır.
Doktorlar genellikle kesin kanser tanısı koymak için biyopsiyi tercih eder. Kan testleri tanıyı koymada yararlı olmayabilir, ancak hastanın tedavi takibinde ve kanserin diğer organlara yayılmasında kullanılabilir.
Laparoskopi de tanıyı doğrulamak için kullanılabilir. Bu yöntemde ince, esnek, ucunda kamera olan bir tüp vücudun içine bakmak için kullanılır.
Vücuttaki spesifik organlar için geliştirilen tarama ve tanı testleri şunlardır:
Meme Kanseri
- Mamogram taraması: X-ray ışınları meme kanserini tespit etmek için kullanılabilir.
- Ultrason ve manyetik alan: Bu tarama yöntemleri memedeki anormal bir büyümeyi ve yerini iyi bir şekilde gösterir.
Kolorektal Kanser
- Kolonoskopi: Kalın bağırsağa endoskop yardımıyla girilerek herhangi bir polip, kitle olup olmadığına bakılır. Ayrıca kolonoskopi ile bu anormal kitleler çıkarılabilir ve biyopsi alınabilir.
Akciğer Kanseri
- Bronkoskopi: Doktor tarafından bir tüp ağızdan akciğere indirilir. Akciğerdeki herhangi bir büyüme tespit edilebilir ve biyopsi alınabilir.
- Sitoloji: Balgamdan veya akciğer etrafındaki sıvıdan alınan örnekler mikroskop altında kanser hücrelerinin bulunup bulunmadığını öğrenmek amacıyla incelenir.
- Mediastinoskopi: İki akciğer arası boşluktan cilt altında iğne vasıtasıyla örnek alınır. Bu prosedür bu bölgede lenf bezlerine yayılmış kanser olup olmadığına bakmak amacıyla yapılır.
- Torasentez: Akciğer etrafında hastalığa bağlı biriken sıvıdan, kanser hücrelerinin olup olmadığını görmek için iğne yardımıyla cilt delinerek örnek alınır,
Pankreatik Kanser
- ERCP: Bu yöntemde doktor tarafından ucunda kamera olan bir tüp ağızdan mideye oradan da ince bağırsağa ve pankreasa geçilir. Pankreasın fonksiyonu değerlendirilir ve gerekli görülür ise biyopsi alınır.
- Endoskopik ultrason: ERCP’ye benzer şekilde ucunda ultrason başlığı olan bir tüp pankreası inceler ve gerektiğinde biyopsi alır.
- Parasentez: Doktor tarafından ince uçlu bir iğne karından geçirilerek iç organların etrafındaki sıvıdan örnek alınır. Bu sıvıda kanser hücrelerinin olup olmadığına bakılır.
Prostat Kanseri
- Prostat-spesifik antijen (PSA) testi: Bu test kanda yüksek miktardaki PSA seviyelerini ölçer. PSA prostat kanseri için belirteç olabilir. Tanın yanında tedaviyi takip için de kullanılabilir.
- Transrektal ultrason: Makattan ultrason başlığı sokularak prostat bezi gözlemlenir ve biyopsi alınabilir.
Adenokarsinom Tedavisi
Spesifik tedavi tümörün tipine, boyutuna ve diğer organlara yayılıp yayılmadığına göre yapılır.
Sadece bir bölgede gelişmiş tümörlerde cerrahi ve radyasyon tedavisi yeterli olmaktadır. Eğer kanser diğer organlara yayılmış ise kemoterapi gerekli olabilir.
- Cerrahi: Adenokarsinom genellikle kanserin geliştiği bezin ve bir miktar sağlıklı dokunun çıkarılması ile tedavi edilebilir. En az girişim gerektiren cerrahi yöntem hastanın iyileşme süresinde ve enfeksiyon kapma riskinde azalma sağlar.
- Radyoterapi: Radyoterapide yüksek enerjili X-Ray ışınları kullanılarak kanser hücreleri yok edilmeye çalışılır. Tedavi seçenekleri genellikle cerrahi ile birlikte radyoterapi ve/veya kemoterapinin kullanılmasıdır. Gelişmiş radyoterapi seçeneklerinde sağlıklı dokunun en az hasarı alabilmesi için görüntüleme yöntemleri kullanır.
- Kemoterapi: Kemoterapi kanserin ilaçlar kullanılarak tedavi edilmesidir. Ağızdan hap veya damardan enjeksiyon şeklinde verilen ilaç tüm kan dolaşımını gezerek kanser hücrelerini yok eder. Kemoterapi, diğer organlara yayılmış adenokarsinom tedavisinde iyi bir seçenektir.
Adenokarsinom Prognozu (Yaşam Süresi)
Hastalığın yaşam süresi birçok faktöre bağlıdır. Kanserin evresi, hangi tip kanser olduğu, diğer organlara yayılım olup olmadığı ve hastanın genel sağlık durumu bu faktörlerdendir.
Her hastanın kanser deneyimi birbirinden farklıdır. Aynı evredeki iki kanser hastası farklı deneyimlere sahip olabilir.
Adenokarsinom kötü huyludur, iyi diferansiye adenokarsinom yoktur.
5 yıllık yaşam oranı, kanserin tanısı konulduktan sonraki 5 yıllık hayatta kalma oranları hakkında bilgi verir.
Adenokarsinomalar için 5 yıllık hayatta kalma oranları şunlardır:
- Meme kanseri: %90
- Kolorektal kanser: %65
- Yemek borusu kanseri: %19
- Akciğer kanseri: %18
- Pankreas kanseri: %8
- Prostat kanseri: neredeyse %100
Adenokarsinom için Hangi Doktora Gidilir?
Adenokarsinoma vücutta salgı yapan bezlerden gelişen kanserlere verilen genel isimdir. Salgı yapan bezler vücutta farklı organlara dağılmıştır. Adenokarsinom ile ilgilenen branş “Dahiliye-Onkoloji” ve “Onkolog” doktorlarıdır.
Adenokarsinomaya ait belirtiler diğer hastalıklarla karışabilmektedir. Bu belirtiler bir kanserden ziyade diğer sık görülen hastalıklara aittir. Yine de açıklanamayan kilo kaybı, karın ağrısı, bulantı kusma gibi belirtilerin uzun süre geçmemesi üzerine doktora başvurmakta fayda vardır.
Adenokarsinom ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular
Adenokarsinom İyi Huylu Mudur?
Adenokarsinom iyi huylu değildir. Vücutta salgı yapan bezlerden gelişen, kötü huylu (malign) tümörlerdir. Kötü huylu tümörler diğer organlara yayılıp onların fonksiyonlarını bozabilirler. İyi huylu tümörlerin ise böyle bir özelliği yoktur.