HELLP Sendromu
HELLP sendromu çoğunlukla preeklampsi rahatsızlığı yüksek tansiyon ve başka bir organ sistemine verilen hasarla karakterize olan bir gebelik rahatsızlığıdır.
Hellp Sendromu Nedir?
Bu hastalık ilk olarak Dr. Louis Weinstein tarafından 1982 yılında tanımlanmış olup hastalığın karakteristik özellikleri göz önünde bulundurarak yine Dr. Louis Weinstein tarafından HELLP sendromu olarak adlandırılmıştır.
HELLP sendromu çoğunlukla preeklampsi rahatsızlığı yüksek tansiyon ve başka bir organ sistemine verilen hasarla karakterize olan bir gebelik rahatsızlığıdır.Preeklamps irahatsızlığı genellikle 20. Hamilelik haftasından sonra başlar.) ile ilişkili olan ve hamileliğin 20. haftasından itibaren laboratuvar analizleri aracılığıyla tespit edilebilen üç major anomalinin baş harflerinden oluşan sendromun kısaltmasıdır.Bu kısaltmalar şunlardır:
–Hemolysis: Hemoliz
–EL: Elevated Liver Enzmymes: Yüksek Karaciğer Enzimleri
–LP: Low Platelet: Düşük Trombosit Sayısı
Hemoliz: Kırmızı kan hücrelerinin parçalanması anlamına gelir. Bu durum düşük alyuvar (kırmızı kan hücresi) düzeylerine yol açar ve düşük düzeyler sonucunda kan aracılığıyla vücudumuza yeterli oksijen taşınamayabilir.
Yüksek Karaciğer Enzimleri: Karaciğerin düzgün çalışıp çalışmadığını gösteren bir göstergedir.
Düşük Trombosit Sayısı: Trombositler kanın pıhtılaşmasını sağlayan kan hücreleridir, trombositseviyeleri düşük olan kişilerde pıhtılaşma mekanizmalarındaki problemden dolayı kanama riski çok yüksek orandadır.
HELLP Sendromu klinik olarak 3 kategoride incelenir;
Sınıf 1-HELLP : En ciddi formudur ve trombosit sayısı 50.000’den azdır
Sınıf 2-HELLP: Trombosit sayısı 50.000-100.000 arasındadır.
Sınıf 3-HELLP: Trombosit sayısı 100.000’den fazladır.
HELLP Sendromu Belirtileri Nelerdir? (nasıl anlaşılır)
HELLP sendromu semptomları mide gribine çok benzemektedir.
En yaygın olanlar şunları içerir:
–Mide bulantısı( en sık görülen şikayettir.) (%65)
– Karnın sağ üst – orta kısmında (epigastrik bölge de denir ve midenin içinde bulunduğu bölgedir.) hassasiyet ve ağrı/acı/sancı :
Epigastrik bölgedeki ağrının sebebi karaciğerin aşırı derecede şişmesi ve gerilmesidir. Bir acil olan karaciğer kapsülünün (Glisson Kapsülü) altında kanamanın belirtisi de olabilir. Bu durum oluşmuşsa ve en hızlı şekilde müdahale sağlanamaz ise karaciğer yırtılabilir ve anne adayı kanamaya bağlı hayatını dahi kaybedilebilir.
– Baş ağrısı (%31)
– Kusma (%30)
– Yorgunluk
– Yemeklerden sonra ağrıya neden olan hazımsızlık
– Derin nefes alırken hissedilen ağrı
– Giderek artan şiddette baş ağrısı
– Kanama
Bu belirtiler gebeliğin ikinci trimesterinde görülüyorsa akla HELLP sendromu gelmelidir.
Bu belirtiler haricinde anne adayı aşağıdaki bazı belirtileri de nadir de olsa yaşayabilir:
– Özellikle eller ya da yüzlerde şişlik
– Baş ağrısı
– Aşırı ve ani kilo alımı
– Omuz ağrısı
– Derin nefes alırken ağrı
– Bulanık görme, görmede kayıp ve/veya görme ile ilgili diğer bozukluklar
Çok çok nadir durumlarda ise anne adayı nöbetler geçirebilir.
HELLP Sendromu Nedenleri Nelerdir?
HELLP sendromunun nedeni tam olarak bilinememektedir. Ancak gebelik döneminde anne damarlarında meydana gelen anormal yapıdeğişiklikleri sonucu kaynaklandığına dair bulgu ve çalışmalar bulunmaktadır.
Kesin olarak bilinen durum ise HELLP Sendromunun tansiyonun yükselmesine bağlı olarak gelişebildiğidir fakat yapılan araştırmalara göre hastalığı yapan tek sebep tansiyon değildir.
Hellp sendromu aynı zamanda gebelik zehirlenmesinin en ciddi formu olarak da düşünülebilir. Her bin gebeden 2 ila 6 arası gebede görüldüğü tespit edilmiştir. HELLP Sendromuhem anneyi hem de bebeği ciddi, kalıcı ve kötü şekilde etkileyebilir.Bu sebeple en kısa sürede tanı konularak tedavisine başlanması gerekmektedir.
HELLP Sendromu Teşhisi
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı tarafından Hellp Sendromu’ndan şüphelenildiğinde, bazı idrar tahlilleri ve kan tahlilleri yaptırılması gerekir. HELLP Sendromunun ismini oluşturan 3 major kriteri sağlayan her anneye HELLP Sendromu tanısı konur ;
– Hemolysis: Hemoliz : İdrarda protein görülürse
– EL: Elevated Liver Enzmymes: Yüksek Karaciğer Enzimleri kanda saptanırsa
– LP: Low Platelet: Düşük Trombosit Sayısı kanda saptanırsa
Bu hastalığa Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı tarafından HELLP Sendromu tanısı konulur ve hızlı bir şekilde tedavi basamaklarına geçilir.
HELLP Sendromu Tedavisi
HELLP Sendromlu anne adayları için çoğu durumda tedavi yatarak dinlenme ve bol sıvı tüketimini içerir ama bazı ilerlemiş durumlardakadın hastalıkları ve doğum doktorlarının kararıyla sezeryan ile hamileliği bitirerek hem anne hem bebeğidaha fazla riske atmamak en akıllıca karar olacaktır.
Dolayısıyla; HELLP Sendromunun tedavisindeki en kesin çözüm annenin doğum yapmasıdır. Bebeğin doğumunu takiben 2-3 gün içerisinde tüm belirtilerin sonlanması beklenir. Bebek 34 gebelik haftasından küçükse henüz akciğerleri yeterince gelişmemiş olabilir bu durumu önlemek için bebeğe sürfaktan/kortikosteroid tedavisi yapılmalıdır.
Doğum itibariyle de anne adayına belli bir müddet daha yatak istirahati önerilir. Eğer bebek 34. Gebelik haftasından büyükse hiçbir şey beklenmeden (tercihen sezeryan) doğuma alınmalıdır. Normal doğum yapmak isteyen anne adaylarının 12 saatten fazla süren doğumlarının ciddi hasar ve yan etkilerle sonuçlandığına dair araştırmalar bulunmaktadır. Bu sendroma sahip gebelerin %60'ı sezaryen doğum ile bebeklerini hayata getirdiği de yapılan araştırmalar neticesinde bilinmektedir.
Maalesef günümüz koşullarında HELLP sendromunun tamamen önüne geçmek mümkün değildir. Daha önce HELLP Sendromunugeçirmiş anneler ve baş ağrısı, kusma, halsizlik, yorgunluk, hazımsızlık, kanamabelirtilerinden bir veya birden fazlasını yaşayan anne adaylarının çok dikkatli olması gerekir. Teşhis ve tedavide geç kalınırsa annenin karaciğerinde hızlı bir yıkım olur veorgan hızla işlevini yitirir.
Toparlamak gerekirse HELLP Sendromlu her hastaya rutin olarak yapılan tedaviler şu şekilde sıralanabilir;
1-Yatarak dinlenme
2-Doğum
3-Bebeğin akciğer gelişimine yardımcı bir tedavi olankortikosteroid tedavisi
4-Düşen trombosit (kan hücresidir.) oranını normal değerlere getirebilmek için kan nakli
5-Yüksek tansiyonu düşüren ilaçlar (annede)
6-HELLP Sendromlu hastalarda olası bir nöbet durumunu engellemek için magnezyum sülfat tedavisi/takviyesi
Hem sezaryen sırasında hem de sezaryen ameliyatından sonra hastanın kan değerleri gerek süspansiyonlarla gerekse tam kan takviyeleriyle normal değer aralıklarına getirilmeye çalışılır. Bu amaçla hastaya taze kan, taze donmuş plazma ve/veya trombosit solüsyonları verilir. Hastanın hem ameliyat hemde hastanın durumuna göre destekleyici tedavi uygulanır.
Yeni doğmuş HELLP Sendromlu bebekler ise ‘standart prematüre tedavisine’ alınır. Yüksek tansiyon problemi yaşayan anne adaylarının karınlarındaki bebekleri uzun sürestrese maruz kaldıklarından dolayı solunum sistemleri ve akciğerleri sağlıklı şekilde doğmuş bebeklere göre erken olgunlaşır. Hatta bazı yenidoğanlarda solunum desteğine bile gerek kalmayabilir.
HELLP Sendromu Tedavi Edilmezse
Hellp Sendromu tedavi edilmezse hayatı tehdit eden durumlar ortaya çıkabilir. Bu sendrom hem anne hem bebeği etkiler. Bebeğin fiziksel ve zihinsel gelişimi önemli ölçüde etkilendiği gibi bebeğin anne karnında dahi ölümüne neden olabilir. Bebek doğar doğmaz, anneye de tanı konur konmaz tedaviye başlanması gerekmektedir.
Acil olarak müdahale edilmezse bu sendromun neden olabileceği diğer komplikasyonlar ise şunlardır;
– Bebekte solunum sorunları (akciğer yetmezliği)
– Plasentanın erken ayrılması
– Kanama ile sonuçlanan pıhtılaşma sorunları
– Akut böbrek yetmezliği
– Annede akciğer yetmezliği
– Karaciğer sorunları
– Akciğer ödemi (akciğerde sıvı birikmesi)
– Kan kaybı
HELLP Sendromuna Ne İyi Gelir?
HELLP Sendromunun nedeni bilinmediğinden dolayı, alınacak önlemler de pek bilinememektedir ama tedavisiz kalırsa hayati risk taşıdığından dolayı dikkat gerektirilmektedir. Yapılabilecek en güzel önlemler ;
1-Düzenli bir şekilde Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı tarafından anne ve bebek doğum öncesi muayenelerini eksiksiz tamamlamalılardır.
2-Daha öncesinde birinci dereceden akrabalar arasında HELLP Sendromu, preeklampsi hastalığı, hipertansiyon ve obezite rahatsızlıkları geçirmiş bir aile üyesi bulunuyorsa bu durum mutlaka gebeye bakan kadın hastalıkları ve doğum uzmanınabildirilmelidir.
3-Mide bulantısı, karnın sağ üst – orta kısmında hassasiyet, karnın sağ üst – orta kısmında ağrı, karnın sağ üst – orta kısmında acı, karnın sağ üst – orta kısmında sancı, epigastrik bölgede ağrı, epigastrik bölgede acı, epigastrik bölgede sancı, baş ağrısı, kusma, halsizlik, yorgunluk belirtilerinden bir veya birkaçını kendinde fark eden gebenin hemen bir doktora başvurması en önemli önlemlerdendir.
4-Korunma: Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı tarafınca yapılan her kontrolde annenin kan basıncı ve hem anne hem bebeğin kilo artışı rutin olarak ölçülmeli ve anneye 20. Gebelik haftasından sonra idrar tetkikleri yapılmalıdır. Hekim tarafından gerekli görüldüğü durumlarda kan biyokimyası tetkikleri ve annenin özellikle karaciğer enzimleri kontrol edilmelidir. Bu sayede anneye çok erken dönemde HELLP Sendromu tanısı konarak vaka yakalanabilir;anne ve bebek hastalıktan etkilenmeden en az hasarla kurtarılabilir.
5-Protein ve kalsiyum alımıylapreeklempsihastalığının riskinin azalmasının da HELLP Sendromunun oluşmasında azalma yarattığına dair ileri sürülmüş belgeler vardır.
6-Düşük dozdasalisilik asit (asprin) kullanımıyla preeklempsi rahatsızlığının dolayısıyla da HELLP Sendromunun da alakalı olduğuna dair çalışmalar vardır.
HELLP Sendromuna Ne İyi Gelmez?
-Tuzlu yiyecek tüketimi
-Yağlı yiyecek tüketimi ve kızartmalar
-Alkol
-Sigara
-Az pişmiş besinler: çiğ et, sushi, yumurta
-Kabuklu besin ürünleri
-Sakatatlar
-Kafeinli içecekler
-Gazlı içecekler
-Hazır gıdalar ve işlenmiş gıdalar
-Obezite
-Stres
-Meyan Kökü
-Aloevera, sedef otu, ginseng, kekik, fesleğen ve adaçayı gibi bitkiler ( rahim kasılmalarına ve hamilelikte anomilere sebep olabilen çaylardır.)
-Yeterli beslenememe
-Karaciğer gibi A vitaminince yüksek olan besinler
-Ağır ve tansiyonu yükseltecek egzersizler
-Vitamin eksiklikleri
-Doktor kontrolüne düzenli gitmeme
-Doktorun reçetelendirdiği ilaçların kullanımını aksatma/kullanamama.
HELLP Sendromunun İlaçları
1-Kortikosteroidler:
Kortizon, prednizon, deksametazongibi etken maddeler grubu olan kortikosteroidler böbrek üstü bezlerinden salgılanan bir hormon olan kortizol hormonuna benzer steroid yapılı ilaçlardır. İlk geliştirilen ve en bilinen preparat kortizondur. Kortikosterodlerin çalışma mekanizmaları genellikle şu şekildedir :
• İnflamasyon (enfeksiyon) bölgesine kan hücrelerinden olan lökositlerin akışını baskılar.
• Lökositler, fibroblastlar ve endotel hücrelerinin fonksiyonunu negatif yönde etkiler.
• İnflamatuar karakterli olaylarda etkili olan humoral faktörleribaskılar.
2- Antihipertansif İlaçlar:
-ACE İnhibitörleri:
Bu ilaç grubu kalp kasının güçlenmesini ve kalp tarafından kanın vücuda daha iyi pompalamasını sağlar. Özellikle kalp kası zayıflamış hastalarda uygun bir tedavi seçeneğidir.
Captopril, Ramipril, Enalapril, Trandolapril, Benazepril, Alacepril, Cilazapril, Delapril, Fosinopril, Spirapril, Lisinopril, Zofinopril,Perindopril, Quinapr kullanılan etken maddelerdendir.
-ARB :
Bu ilaçlar da ACE inhibitörü grubu ilaçlara benzer etkili , tansiyon düşürücü ilaç grubunda bulunan bir ilaç grubudur. ACE inhibitörü ilaç reçetelendirilmiş ama yan etki olarak öksürük rahatsızlığı yaşayan hastalarda ikinci tercih olarak reçetelendirilmektedir.
Losartan, Valsartan, Irbesartan, Candesartancilexetil, Telmisartan, Eprosartan kullanılan etken maddelerdendir.
-Beta Blokörler:
Beta Blokör grubu ilaçlar kalp hızını temkinli bir şekilde düşürerek ve damarların genişlemesini sağlayarak kalbin daha iyi beslenmesine ve kalbin daha güçlü çalışmasına yardımcı olur. Ani ritim bozukluklarının önlenmesinde de etkili olan bir ilaç grubudur.
Propanolol, Asebutolol, Pindolol, Metaprolol, Atenolol, Bisoprolol kullanılan etken maddelerdir.
-Glikozidler:
Kalp kasılma gücünü arttıran ve genellikle ritim bozukluklarında kullanılan ilaç grubudur. Digoksin gibi ilaçları kullanılabilir.
Böbreklerden sıvı atımını arttırabilmek için ise diüretik grup ilaçlar tercih edilir: Klorotiazid, İndapamid, Furasemid, Bumetanid, Torasemide, Spironolakton, Eplerenone, Tolvaptan, Conivaptan kullanılan etken maddelerdendir.
3- Magnezyum Sülfat Tedavisi:
Magnezyum sülfat kas-iskelet sistemi ve sinir sistemi başta olmak üzere bir çok sistemin çalışmasında önemli rol oynayan bir mineral/ilaçtır. HELLP Sendromunda annenin nöbet geçirmesini önlemek amaçlı kullanılır. Etki mekanizması şu şekildedir;
Direk etki ile Ca kanallarını ve Na/K ATP’az pompasını inhibe eder.
Nöronal transmisyonu azaltır.
Membran potansiyelini artırır.
Trombositagregasyonunu azaltır.
Hekim kontrolü ve reçetelendirilmesi olmadan bu ilaçlar asla alınıp kullanılmamalıdır. Yanlış kullanıldığında hem anneye hem bebeğe çok büyük ve geri dönüşsüz rahatsızlıklar verebilir.
Hamilelikte HELLP Sendromu
Hellp Sendromu hamileliğin 3. Trimesterı denilen 6.-9. Aylarında genellikle de 26. Gebelik haftasından sonra görülür.
Hamileliğinde preeklampsihastalığı teşhisi konmuş kadınlarda bu hastalığın görülme riski oldukça artar. Daha önce preeklampsi veya HELLP Sendromu geçirmiş olan anne/anne adaylarında ikinci veya üçüncü bebeklerine hamile kaldıklarında da risk vardır; böyle anneler, anne adayları ve doğacak olan risk altındaki bebekleri hekimlerce titizlikle takip edilmelidir.
HELLP Sendromlu Anne ve Bebekte Olabilecek Riskler:
Hamileliği süresince yüksek tansiyon rahatsızlığı olan anneler ve anne adayları böbrek rahatsızlıkları ve hasarı açısından çok yüksek risk altındadırlar.
Yine hamileliği süresince HELLP Sendromu rahatsızlığı geçirmiş olan olan anneler ve anne adayları doğumlarından sonra kan basınçlarının normale dönmemesi ve HELLP Sendromuna bağlı kronik hipertansiyon rahatsızlığı oluşması durumuyla karşı karşıya kalabilirler.
Bu annelerde ek olarak şu bulgular da gözlenebilir;
-Karaciğer yırtılması
-DİK
-Plasentanın erken ayrılması ve buna bağlı gelişen komplikasyonlar
-Akut böbrek yetmezliği
-Herhangi bir dokuda oksijen yetmezliğine bağlı enfarktüs
-Hipoglisemi
-Nörolojik yakınmalar
-İnme
-Akciğer ödemi
-Solunum problemleri
-Ölüm gibi durumlar görülebilir.
Bebeklerde HELLP Sendromu
Annenin yaşadığı hipertansiyon rahatsızlığı ve hem annenin hem bebeğin geçirdiği bir rahatsızlık olan HELLP sendromu sadece anneyi değil bebeği de kötü yönde etkileyerek risk altına sokar. Annenin rahmine ve bebeğin plasentasına giden kan akımında belirgin bir azalma olduğu için bebeğin hem fiziksel hem zihinsel gelişme gerilikleri olabilir ve hatta bu gelişme geriliklerine bağlı olarak bebek daha fazla maruz kaldığı strese dayanamazsa bebeğin ölümü dahi gerçekleşebilir. HELLP Sendromuna bağlı bebek ölümlerinin en sık sebebi ise bebeğin prematür doğumuna bağlı gelişen komplikasyonlardır. Bebeğin plasentasında meydana gelen damar tıkanıkları (enfarktüsler) ve bebeğin plasentasının erken ayrılması durumundaysa anne karnında bebeğin ölümüne yol açabilir.
HELLP Sendromlu annelerin bebeklerinde görülen diğer sorunlar ise şunlardır:
-Gelişme geriliği
-Doğum sonrası solunum desteği ihtiyacı
-Düşük kan şekeri
-Düşük trombosit sayısı
-Yüksek alyuvar sayısı
-Düşük akyuvar sayısı
-Kalp ve dolaşım siteminde anomaliler
-Kas tonusundaazalma
-Düşük kalsiyum seviyesi
-Düşük kan basıncı
HELLP Sendromu İçin Hangi Doktora Gidilmelidir?
Özellikle mide bulantısı, karnın sağ üst – orta kısmında hassasiyet, kanama, halsizlik, yorgunluk şikayeti olan ve yaklaşık olarak 20. Gebelik haftasına ulaşmak üzere veya ulaşmış olan anne adaylarının bu şikayetleri fark eder etmez kullandıkları ilaçların kutularını ve önceki kontrollerindeki tahlil sonuçlarını yanlarına alarak en kısa süre içerisinde mümkünse sürekli gittikleri ve rutin kontrollerini yaparak anne adayı ve bebeği ile daha önceden ilgilenmiş olan Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı’na; mümkün değilse bünyesinde Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı bulunduran en yakın hastaneye başvurmaları gerekmektedir.